SİYASİ ARENA

Siyasi ortama bakıldığında çok farklı, değişik bir argüman görünmüyor. Yıllar boyu fazla değil 23 yıldır iktidarda olan bir Ak Parti var. Diğer Ana muhalefet partisinde iktidar olmayı amaçlayan ne bir proje, ne yeni bir söylem var. Müzmin muhalefet.

Ana muhalefetin bu açığını kapatmak kitlelere yeni bir alternatif yeni bir soluk getirmek adına diğer yavru muhalefetin durumu daha bir yürekler acısı. Özellikle yerel seçimlerde toplumun bir kesiminin iktidara karşı tepki oylarını alan muhalefet partileri erimekte ve erimeye de devam etmektedir. Bu erime de küresel ısınmanın etkisi var mı yok mu bilinmez.

Yapılan kamuoyu anketlerinde%5’in üzerinde alan partiler belli. AK Parti, CHP, MHP ve DEM. Varsa birileri söylesin. MHP’ye alternatif olarak kurulan milliyetçi partilerin durumu ortada. Yeni kurulan bir Anahtar Parti dahi erime aşamasına girdiyse düşünmek lazım. İktidar olmak için içeri ile tanışmak gerekir algısını da Zafer Partisi boşa çıkardı. Yerelde 3,5 belediye başkanlığı alma ile iktidar olacağını sanan Yeniden Refah Partisi dahi bırakın iktidar olmayı doğrulamanın arefesinde gibi.

Bu arada yetki verildiğinde sonuna kadar kullanan eski başbakan ve eski bakanların partilerinin durumları yürekler acısı. Koltukta iken konuşmayacaksınız, koltuk gidince de güya yatak odasına ortaya dökmeye çalışacaksınız. Olmaz kardeşim, tutmaz kardeşim.

Bizim siyasetçi abilerimize şunu biri izah etse muhteşem olacak. Bu devlet seçim sistemini değiştirdi. Parlamenter sistemden yarı başkanlık sistemine geçildi. Türkiye 2 kutuplu siyasi bir arenada şu anda. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hoyratça dağıttığı CHP’nin milletvekillerini bundan sonra bulamazlar sanırım.

Meşhur partimiz CHP’ye gelelim. Partinin en üst düzeydeki Başkanı Sayın Özgür Özel ve incilerinden bahsedelim. Mahalle Temsilcisi birinin dahi kullanmayacağı bir cümle, bir inci. “Füze testi yapmayalım. Balıklar korkuyor.” Biz cevap verirsek yanlış anlaşılır. The Economist’ten Türkiye Analizi ile cevap verelim. “Küresel savunmanın yeni lideri” Türkiye.

CHP’de zihniyet değişmiyor. Aynı yerdeler, değişiklik zinhar yok. Köprüyü yaptırmam falanca tesisi sattırmam zihniyeti. Bu parti üst düzey yetkilileri Boğaz Köprüsüne de, Marmaraya da karşılardı. Bir genelleme yaparsak memleket lehine, ülke kalkınmasına yönelik hangi değerli yatırım varsa hepsine karşılar.

AK Parti savunma ve silah sanayide destanlar yazarken CHP ne ile uğraşıyor. Meşhur sandalyelerin havada uçtu Kurultayların yargı tarafından iptali neticesinde İstanbul İl Başkanlığına kayyum olarak atanan Gürsel Tekin’i CHP’den ihraç ediyor. O da partinin hoşuna gitmeyen söylemleri sıralıyor.

Turpun büyüğü heybede Sayın Özgür Özel. Kayyum olarak CHP genel Başkanlığına Kemal Kılıçdaroğlu atandığında O zaman onu partiden ihraç etme yetkinde kalmayacak. Şu kesinleşti galiba. CHP’li kardeşlerimiz de anlamışlardır muhtemelen. CHP kurultayları ve büyük kurultayın da şaibeli durumları vardır. Hukuk olaya el koymuştur. Bunun arkası da gelecektir.

Dahası Ekrem İmamoğlu listeleri ile oluşan yeni Parti Meclisi ve Parti Üst Yönetimi 2024’de yapılan Yerel Seçimde belediye başkanları adaylarını belirlemişlerdir. Her tarafta illegal bir yapıdır gidiyor bakalım.

AK Parti’nin çok büyük avantajları var. En azından kendi içindeki problemlerden dolayı siyaset arenasına tam giremeyen bir CHP var. Sözde en çok okuyan, en demokratik yapı, en kültürlü yapı, Cumhuriyetin temellerini atan bir CHP var. Peki yanlışlık nerede efendim. Bu CHP’de ya lider yetiştiremiyorlar, ya da proje üretemiyorlar. Halkı ikna edemiyorlar.

Olası bir erken genel seçim ve erken yerel seçimde AK Parti’nin işi kolay. Belli mi olur. Ana muhalefetin dağıldığı şu dönemde, yapılacak olan anayasal bir değişiklik ile erken genel ve erken yerel seçim aynı zamanda yapılamaz mı?

Ortamda bir sakinlik hüküm sürüyor arkasından bir aksiyon gelmesin. Gürsel’li Kılıçdaroğlu’lu cephe ile Recep Tayyip Erdoğan cephesi seçilmek için yarışırlarsa ne olur! Son sözü vatandaş söyler bunu biliyoruz. Birkaç kişiden duyduk.

“Başka da desteklenecek adam mı var”