Konya AÇIK 33°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

GÜNÜMÜZÜN KAZMALARINA!…

Mehmet Barış Manço bir diğer adı ise Barış Çelebi, ya da geçmişten geleceğe köprü kuran sanatçı da denebilir. Aslında onu anlatmaya gerçekten kelimeler yeter mi bilmem ama kültür elçisinden tutun da halk ozanlığına kadar ne ararsanız bulursunuz Rahmetli Barış Manço’da.
Şimdi rahmetlinin hayatını, yaptıklarını, kazandırdıklarını anlatmakla bu köşenin yeteceğini de düşünmüyorum.
O nedenle asıl konuma, dahası bu yazıyı yazmama sebep olan gerekçeye geleyim.
Öncelikle belirtmek isterim ki Barış Manço zamanının jenerasyonundan olmak gerçekten büyük bir şanstı benim için, onun müziklerinden tutun da TV programlarına kadar siyah beyaz Saba marka televizyonda nefessiz izlediğim günleri asla unutmam.
1943 -1999 yılları arasında yaşayıp yaklaşık 40 yıllık sanat hayatında 200 besteye imza atan, ulusal ve uluslararası alanda pek çok ödüle layık görülen sanatçının söz ve besteleri bugün bile dinlenildiğinde ders niteliğinde mesajlar içeriyor.
Geçtiğimiz gün nostaljiden çıkan bir eser yine beni o günlere götürdü. Barış Manço’nun 1983 yılına ait bir şarkısı günümüzde bile sanki dün yaşanmışta yazılmış gibiydi.
1983 “Estağfurullah… Ne Haddimize” albümünün içinde yer alan ‘KAZMA’ şarkısından bahsediyorum. Ancak onun öncesinde, bugüne dair birkaç kelam etmek istiyorum.
Günümüzde (istisnalar hariç) sözüm ona sanatçı diye kendini piyasaya süren ve ne sözlerinde ne müziklerinde kuru gürültüden başka mesaj olmayanlara inat geçmişteki sanatçıların her şeyiyle topluma örnek olması bugünün vahim durumunu da bizlere gösteriyor.
Bugün yaptıkları kuru gürültü ile topluma ahlaki ve kültürel çöküntü yaşatıp yaşatmaya da devam edenler kendini sanatçı gibi lanse etseler de benim için TINGIR-MINGIRCI ekiptir. Her ne kadar zaman zaman bu varlıklara müdahale edilse de saman alevi gibi çıkıp yok olmaları topluma zehirlerini zerk edip çukurlarına girmeleri savsaklanacak bir durum değil diye düşünüyorum.
İşte tam da böyle bir zamanda rahmetli Barış Manço’nun Kazma şarkısı 1983’den günümüze füze gibi yetişmiş bir eser bence. Edindiğim bilgilere göre aslında Rahmetli Barış Manço bu ‘KAZMA’ şarkısını Eurovision yarışması için hazırlamış. Ama o dönemin yöneticileri yarışma için seçim yaparken bu şarkıyı değerlendirmemiş bile. “Barış bizimle dalga mı geçiyor?” demişler. Bu olaydan sonra Barış abi bu şarkıyı piyasaya çıkarınca 300 bin satmış ve o güne kadar en çok satılan albüm olup rekor kırmış.
Sizlerden özellikle rica ediyorum; Bu şarkıyı açın ailenizle, çocuklarınızla dinleyin. Her ne kadar ben aşağıda sözlerini paylaşacak olsam da şiddetle dinlemenizi öneririm. Bu vesile ile 1999 yılında aramızdan ayrılan değerli sanatçımız, kültür elçimiz Mehmet Barış Manço’ya Allahtan rahmet diliyor, onun gibi bilinçli ve ülkesini düşünen, sözlerinde dersler veren sanatçılarımızın sayısının artmasını temenni ediyorum.
Buyurun ‘KAZMA’ şarkısının sözlerini naçizane aziz hatırasıyla paylaşıyorum.

 

 

KAZMA

Selam büyükler, merhaba çocuklar
Bu akşam size yeni bir öyküm var
Dilim sürçerse kusura bakmayın
Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var

 

 

Diyeceğim o ki kişi yetinmeli
Yaşam dediğin kısacık bir çizgi
Namus, şeref, onur hepsi güzel ama
En önemlisi helal alın teri

 

 

Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür dersen
Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
Gün gelir sapın ucuna olursun kazma (kazma, kazma)

 

 

En güzel pilav Dimyat’ta pişer
Yanında hoşaf ne güzel gider
Sen yan gelip yatar, karnın guruldarken
Evdeki bulgur herkese yeter

 

 

Şam ipeğinden urba giysen bile
Zemzem suyuyla yıkansan bile
Dünya ahret bir keyif sürmek için
Mutlak dökmeli helal alın teri

 

 

Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür dersen
Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
Gün gelir sapın ucuna olursun kazma (kazma, kazma)

 

 

İnsanın bir kez ters gitmesin işi
Muhallebi yerken kırılır dişi
Kazma olmaya özenmeyin dostlar
Alın teriyle kazanan en mutlu kişi

 

 

Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür dersen
Kaz gelen yerden tavuğu esirgemezsen
Bu kafayla bir baltaya sap olamazsın ama
Gün gelir sapın ucuna olursun kazma (kazma, kazma)

Kaynak: Muhammet Gümüş

0 1 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli
Tüm Yorumlar (1)
  • Hasan.Y.
    2 saat önce
    1 0

    Kültürel miraslarımızdan biri sayılabilecek,yaşantısı duruşu ve sanatıyla nesillere ışık olan Barış Manço’yu bizlere tekrardan hatırlattığınız için çok minnettarım Muhammet bey.Yazılarınızı severek okuyoruz.Mürekkebiniz kurumasın sağlıcakla kalın..

Sıradaki haber:

Yerel Yönetimde Sessiz Bir Devrim, Konya modeli belediyecilik…

HIZLI YORUM YAP

0 1 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.