Tarihimizin en acı mağlubiyetlerinden birine daha şahit olduk. Milli takım sahada ne taktiksel disiplin gösterdi ne de futbolun temel gereklerini. Yenilginin adı “tarihi”, sahadaki görüntü ise tam anlamıyla sefaletti. Bu sonuç sürpriz değil. Aylardır alarm zilleri çalıyor ama duymazdan geliyoruz. Peki sorumluluk kimde? Montella’da, federasyonda. En tepede, karar mekanizmasının başında oturanlarda.
Montella’nın sınırları belli…
Vincenzo Montella, göreve geldiği ilk andan itibaren kafalarda soru işaretleri yaratıyor, onu göklere çıkaranların aksine sürekli eleştiriyorum. Elimizde Avrupa’nın en yetenekli oyuncu gruplarından biri var. Ancak bu kadronun potansiyelini açığa çıkaracak, onları maçlara doğru hazırlayacak, sahada özgüvenle oynatacak bir teknik direktör göremiyoruz. Montella’nın teknik kapasitesi, kriz yönetimi, oyuncularla iletişimi ve maç içi dokunuşları yetersiz. Ama ne diyor kendisi, bazen daha iyi olmanız için ufak tefek kazalar geçirmeniz gerekiyor. Buradan çok daha güçlü bir şekilde kalkacağımızı biliyorum.
Takım PERT olmuş beyefendinin dediğini bakın…
Gürcistan karşısında alınan galibiyet sonrası yapılan açıklamalar ise tam bir trajediydi.
“Montella Türk vatandaşı olacak, ömür boyu devam edeceğiz…” Hacıosmanoğlu’na ait bu sözler, tam anlamıyla ayağa sıkılan kurşundur.
Sorumluluk Sadece Montella’da Değil…
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’na da sormak lazım. Hacıosmanoğlu: “Tarihin en karakterli ve en kaliteli Milli Takım kadrosu diye hep söylüyorum. Çok güzel bir kolej havası var.” Diyor. Kadroya katılırım, AMMMA Montella gibi bir beceriksizin ellerinde heba oluyor… Bu teknik direktör de bu kadar ısrar siye? Turnuva ortasında bu kadar net bir taahhüt verilmesi hangi akla hizmet.
Türk futbolu, teknik direktörler için deneme tahtası değildir. Hele ki böylesine değerli bir jenerasyonu barındırıyorken… Bugün elimizde Arda Güler gibi, Kenan Yıldız gibi, Ferdi, Hakan, Barış, Salih gibi Avrupa seviyesinde futbol oynayan pırlanta gibi isimler var. Bu çocuklar kendilerini sahaya veremiyor. Neden? Çünkü başlarında onları inandıracak bir lider yok. Liderlik, sadece taktik bilmekle olmaz. Oyuncuyu inandırmakla, ona güven aşılamakla, adaletle yönetmekle olur.
Montella, bu sınavların hiçbirini geçemedi. Gecikmeden ama panik yapmadan bir karar alınmalı. Montella ile derhal yollar ayrılmalı.
Milli takımın başına, oyuncuları tanıyan, dilini bilen, onlara ilham verecek bir yerli teknik direktör getirilmeli.
Zira bu şekilde devam edersek en iyi ikincilik bile hayal olur.
Ve asıl önemlisi: Bu altın jenerasyon, vizyonsuz kararlarla heba edilir.
Türk futbolu bir kez daha yol ayrımında.
Ya gereğini yapacağız, ya da bir nesli daha ellerimizle yok edeceğiz.
Kaynak: Abdullah Leblebici
Onsuz (sav) Her Mevsim Hazan