Sana Bana Bize Dair

Vaktiyle kendini sosyal projelere adamış bir ağabeyimle sohbetimde, bana şu ifadeleri kullandı; “Z kuşağı ile ilgili bir proje hazırladım ve bir profesör hocamıza taktim ettim. Profesör hocamın tepkisi ise aynen şöyle oldu; “Z Kuşağı için yapılan her şey boş, her şey safsata çünkü biz o kuşağı kaybettik, geri çevirmemiz neredeyse imkansız. Bizim hedefimizin geriden gelen şu an ortaokul ilkokul çağında olan, robotik kodlama yazılım dersleri ile yetişmiş nesil olması gerekiyor.” dedi.” Bu sohbet sonrasında şöyle bir düşündüm ve tahlil ettim de hocamız çokta haksız sayılmaz bence. Z kuşağı dediğimiz nesli belki de çoktan kaybettik ve çabamız tamamıyla boşa…
Sosyal Medya üzerinden yapılan siyasi tartışma programını hepiniz biliyorsunuzdur. Siyasilerin konuk edildiği ve belirli kriterler göz önüne alınarak davet edilen gençlerin, “zor” sorular sorduğu kıymetli bir program.
Programın şimdiye kadar neredeyse tüm bölümlerini izledim ve fark ettiğim birkaç detayı sizlerle paylaşmak isterim. Siyasetinde devlet yönetimin de bir adabı vardır derler ya, bu kültür ve saygı çerçevesi her ne kadar program yapımcısı ve modetartörü tarafında korunmaya çalışılsa da davetli gençlerin bu kültürden çok uzak olduğunu dile getirmek istiyorum.
Kısaca bu program bizim bizi görmemizi de sağlıyor. Soru sorduktan sonra karşı tarafı dinlemekte sorun yaşayan, öfke kontrolü olan, karşı tarafından ne dediğinden çok kendinin ne söyleyeceğini düşünen, devlet adabına ve kültürüne uzak, kendi fikrini ve görüşünü kendi içinde putlaştırmış ve yeniliğe değişikliğe kapalı olan bir nesil görüyoruz.
Daha önce de defaatle yazdığım gibi, sen ne yapıyorsun? Ülkeyi, ülkenin derdini, sorununu çözebilmek adına sen ne yapıyorsun? Programın yapımcısı ve modetartörü’nü seviyorsun ya bak o bu dertle dertlenmiş ve böyle bir program çıkarmış, sen sorduğun o sorular hakkında ne çalışma yaptın? Kocaman bir soru işareti… “Yok abi yaptırmadılar, yok abi imkan yok” gibi sözlerin arkasına sığınıp kaçtın mı, yoksa mücadelemi ettin. Ya bu deveyi güdeceğiz ya bu diyardan gideceğiz mi dedin? Yoksa hem bu deveyi güdeceğiz hem de bu diyardan gitmeyeceğiz mi dedin? Yurt dışı hayalleri mi kuruyorsun, yoksa ülkeni, kendi vatanını yurt dışında ulaştığın imkanlara ulaştırmak gayretinde misin?
Birde naçizane soru soran gençler; “Geçmişte şöyle yaptın, bunu dedin, şunu dedin” demekten çok, sen bu ülkeye ne kazandıracaksın sorusunu, siyasilerin hazırladığı ki şayet varsa projeleri dile getirmeleri sanki seçmen için daha açıklayıcı olacaktır. Kısaca; İnsanları tartışmaktan, fikirleri tartışmaya ne zaman evrileceğiz…
Bu ve benzeri siyasi programların hele ki tarafsız siyasi programların varlığı çok kıymetli ve çok önemli ama keşke biz biraz daha karşı tarafı dinleme yetisine sahip olsak, keşke ön yargılarımızı bir tarafa bırakabilsek, değilmi…?
Kalın Selametle…
Fatih ARSLANPINAR