Konya KAPALI 16°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

LAİKLER ZİNA HUTBESİNİ KIYASIYA ELEŞTİRİYOR

1909’da iktidara gelen İttihat ve Terakki Partisi 1911’de Trablus, 1912’de Balkan, 1914’te de 1. Dünya Savaşına Osmanlı devletini -Padişah Mehmet Reşat’ın hiç onayı olmadığı halde- sokmuştur. Anadolu insanı Müslümanlar bu savaşlarda kırdırılmıştır. 1915 Çanakkale Cephesinde 250 bin, 150 binde hastanelerde olmak üzere 400 bin Müslüman vatan evladı şehit olmuştur. Rahmet diliyorum.
O zaman Müslüman olmayan Osmanlı vatandaşları askere alınmadığı için ölenler hep Müslümanlardı. Resmi tarihe göre 1918’de başlayıp 1922 Ağustos’una kadar süren Kurtuluş Savaşını da sayarsak devlet yaklaşık 12 yıl savaş içinde olmuştur. Bu sürede Müslüman Anadolu gençleri cephelerde kırılmış öyle ki devlet asker olacak gençler bulamayınca liseli gençler gönüllü askere alınmıştır. Birkaç sene liseler mezun verememiştir. Askere alınmayan gayrimüslim gençler okumuş, okumayan sanat öğrenmiş, ailesi zengin olanlar ticaret yaparak zengin olmuşlardır.
1923’te Cumhuriyet kurulmuş, devlet memur yapacak insan dahi bulamamıştır. Bu arada 1600’lü yılların sonlarına doğru özellikle Yahudiler (sebataylar) içlerinde kendi dinlerini yaşadıkları halde sahte olarak Müslüman olduk, deyip Müslüman kimliği almışlardır. Yani dışı Müslüman, içi gavur… Devletin eleman sıkıntısı çektiği dönemde bunlar devlet kadrolarına alınmışlar ve devleti adeta ele geçirmişlerdir. Zaten Cumhuriyeti kuran kadronun büyük çoğunluğu da bunlardan oluşmaktaydı. Bu çeşit kurucuların kendilerinden olan kişilerin devlete girmesine de yardımı olmaktaydı. Ayrıca 1927’de 210 bin Yahudi, 899 bin Ermeni ülkeye getirilerek aynı şekilde vatandaş yapılmış, bunların tahsilli olanları da yine devlet kadrolarına alınmıştır.
Cumhuriyetin kuruluşunda anayasada devletin dini İslam’dır ifadesi yer almıştı. Daha sonraları yine bu kadrolar devletin dini İslam’dır ifadesini anayasadan çıkartarak devlete laik sıfatını getirmişlerdir. Bu harekette İsmet İnönü’nün katkısı büyüktür. Esasen devletin laikliği vatandaşlarına hangi inançta olursa olsun eşit davranmaktır. Hangi inançta olursa olsun vatandaşlar kendi dinini yaşamalıdır anlamı taşır. Ne yazık ki bize getirilen laiklik başından beri İslam karşıtlığı üzerine bina edilmiştir. O yüzden de yaklaşık yüz yıldır Müslümanlar özelikle hanımlar bu anlayış dolaysıyla, bahanesiyle zulüm görmüşlerdir.
Geçen haftaki cuma hutbesinde İslam’a göre zina eyleminin yasak ve haram olduğu ifade edilmiştir. Bu durum Kuran-ı Kerim de açıkça belirtilir. Laik çevreler hutbenin laikliğe aykırı olduğunu ifade ederek diyanetin haddini aştığını söylemektedirler. Esasında diyanetin görevi vatandaşlara İslam’ı anlatmak değil mi? Diyanet bu hutbeyle görevini yapmış olmuyor mu? Bu gürültü niye? Diyanet mi haddini aşıyor laik çevreler mi haddini aşıyor? Beyler bayanlar sizler haddiniz aşmayınız.

0 0 0 0 0 1
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

İSLAM’DA HIDIRELLEZ KUTLAMALARI VAR MIDIR?

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 1

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.