Konya HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

İSLAM’DA HIDIRELLEZ KUTLAMALARI VAR MIDIR?

Ah benim güzel Anadolu’m! Toprağın kokusu burnumuzda tüterken, içimizi bir kıpırtı sarar. İşte o gün gelmiştir yine: Hıdırellez! Sadece takvimlerde bir tarih değil, yüreğimizde yeşeren bir umut, damarlarımızda dolaşan coşkun bir nefestir bu.
Peki nedir bu Hıdırellez’in sırrı? Neden içimiz içimize sığmaz, neden dualarımız göğe yükselir o gün? Hikayesi kadim zamanlara uzanır. Hızır ve İlyas peygamberlerin buluştuğu, darda kalanların imdadına yetiştikleri o mübarek gün olarak bilinir. Biri karaların, diğeri denizlerin piri… Onların buluşması, kışın kasvetinden sonra baharın müjdesi, bereketin, bolluğun, yeniden doğuşun simgesidir.
Müslüman’ın hayatında Hıdırellez, sadece bir bahar bayramı olmanın ötesine geçer. Tevekkülün, umudun, yardımlaşmanın en güzel ifadesidir. Hızır’ın darda kalanlara yardım etmesi inancı, bizleri de çevremize karşı daha duyarlı olmaya, ihtiyaç sahiplerine el uzatmaya teşvik eder. Yapılan dualar, sadece kişisel dilekler değil, aynı zamanda tüm insanlık için barış, sağlık ve huzur temennisidir.
Tarihin tozlu sayfalarına baktığımızda görürüz ki, Hıdırellez sadece bizim coğrafyamızda değil, Balkanlar’dan Orta Asya’ya kadar geniş bir alanda farklı ritüellerle kutlanmıştır. Bu da gösterir ki, baharın gelişi ve yeniden doğuş teması, insanlığın ortak arzusudur. Farklı inançlar ve kültürler bu ortak duyguyu kendi renkleriyle yoğurmuş, Hıdırellez de bu zenginliğin bir parçası olmuştur.
Psikolojik açıdan baktığımızda Hıdırellez, kışın getirdiği ağırlıktan sonra içimizdeki umut tohumlarının yeniden filizlenmesine vesile olur. Doğanın canlanmasıyla birlikte biz de tazelenir, geleceğe daha umutla bakarız. Yapılan dilekler, aslında içsel arzularımızın, hayallerimizin bir yansımasıdır. Bu dilekleri yüksek sesle söylemek, onlara inanmak, psikolojik olarak bizi hedeflerimize daha sıkı bağlar.
Sosyolojik olarak ise Hıdırellez, birleştirici ve kaynaştırıcı bir güce sahiptir. Köylerde, kasabalarda insanlar bir araya gelir, şenlikler düzenler, ortak sofralarda buluşur. Birlikte yakılan ateşin etrafında dönülür, maniler söylenir, oyunlar oynanır. Bu ritüeller, toplumsal bağları güçlendirir, dayanışma duygusunu pekiştirir. Farklı yaş ve kesimden insanlar bir araya gelerek ortak bir sevinci paylaşır.
Hıdırellez’deki günlük ritüellerin her biri, aslında derin sembolik anlamlar taşır. Sabah erkenden kalkıp evi temizlemek, kışın getirdiği ağırlıktan arınmayı ve yeni başlangıçlara ferah bir zihinle adım atmayı simgeler. En güzel kıyafetlerin giyilmesi, baharın canlılığına uyum sağlamak ve özel bir günü kutlamak anlamına gelirken, toplanan ilk bahar çiçekleri doğanın yeniden doğuşunun ve bereketin işaretidir. Dileklerin kâğıtlara yazılıp gül ağacına asılması, umutların yeşermesi ve evrenle bir bağ kurulması arzusunu yansıtır. Yoğurt mayalamak bolluk ve bereket dileğini, keseye para koymak ise maddi sıkıntıların sona ermesi ve refahın artması isteğini simgeler. Tüm bu ritüeller, sadece geleneksel davranışlar olmanın ötesinde, insanların içsel arzularını ve umutlarını somutlaştırma, onlara görsel ve fiziksel bir form verme çabasıdır.
Velhasıl, Hıdırellez, İslam’ın emrettiği bir bayram olmamakla birlikte, Hızır ve İlyas peygamberlere duyulan saygı ve yardım inancı sebebiyle Müslüman topluluklarda kültürel bir gelenek olarak yaşatılır. Diyanet’e göre, İslam’a uygun içerikte ve hurafelerden uzak kutlamalarda sakınca yoktur. Doğayla iç içe olmak ve güzel dileklerde bulunmak gibi birçok Hıdırellez ritüeli İslami değerlerle uyumludur. Hıdırellez, Anadolu insanının ruhunda yeşeren, nesilden nesile aktarılan bir sevda türküsüdür. Bırakın bu türkü hep yankılansın, yüreklerimizdeki bahar hiç solmasın!

0 0 0 0 0 1
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Konya Ovası kuruyor! Çare dış havzalardan su mu?

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 1

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.