Konya
°C
Yeni Meram

İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI VE CUHHURİYET HALK PARTİSİ’NİN YENİ VİZYONU ETKİNLİĞİ-1

İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI VE CUHHURİYET HALK PARTİSİ’NİN YENİ VİZYONU ETKİNLİĞİ-1- Adem ESEN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
09.12.2022 01:05
08.12.2022 14:06
0
1652
ABONE OL

03.12.2022 Cumartesi günü boyunca Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Lütfi Kırdar Spor ve Sergi Sarayında Vizyon tanıtımı yaptı. Bu toplantının büyük bir kısmı bazı TV kanallarında canlı yayınladı. Biz de buradan takip ettiğimiz notları aşağıda değerlendiriyoruz. CHP, ana muhalefet partisi olmanın yanında kamu bürokrasisinde ve sermaye çevrelerinde etkisini sürdürmektedir. Her ne kadar 1950 yılından sonra tek başına hiç iktidara gelmemiş olsa da Cumhuriyetin kuruluşu ve tek partili yılların ardından 1960 ihtilali ve yeni 1961 Anayasasının düzenlemelerinde etkisini devam ettirmiştir. Şimdi de Cumhuriyetin ikinci yüzyılına geçişte yeni bir cumhurbaşkanlığı ve genel seçim öncesinde muhakkak ki evvelki hafta CHP’nin önderliğinde oluşturulan altılı masa tarafından kamuya duyurulan anayasa taslağından sonra Vizyon programı değerlendirilmelidir.
Online konuşma yapan CHP Genel Başkanı baş danışmanı ABD’li iktisatçı Jeremy Rifkin, aynı zamanda Alman A. Merkel’in de danışmanlığını yapmıştır. Kendisi Almanya’nın altyapı sorunlarına hakim olduğunu söylemiş, Avrupa’daki fiyat artışlarının arkasındaki nedenleri; salgın hastalık dönemi ve sonrası, Ukrayna-Rusya savaşının doğurduğu kıtlıklar üzerinde durmuştur. En fazla vurguladığı konu, iklim değişikliğidir. İnsanın ekosistemin bir parçası olduğu üzerinde durmuş ve “İnsan dünyaya adapte oldu, hatta dünyaya en iyi adapte olanlar insanlardır” cümlesinden sonra iklim değişikliklerine de “sağ kalmayı becerebilecek miyiz?” sorusuyla da dikkatleri yine iklim değişikliğine çekmiştir. Rifkin, genel iktisadi konular üzerinde durmuş, üçüncü sanayi devrimi (belki evrimi de denebilir) geçiş konularında genel bilgiler vermiştir. Türkiye hakkında özel bilgiler vermemekle beraber, “Akdeniz Havzası ülkelerine” liderlik konusuna yer vermiştir. Yani Türkiye’nin Akdeniz havzasını harekete geçirici liderlik rolüne sahip olabileceğini de iklim değişikliği bağlamında ele almıştır. (Belki burada küresel iklim değişikliğinde yüksek teknolojilere geçiş yolları üzerinde durulabilirdi.)
Bu konuşmadan sonra DPT kökenli CHP’li siyasetçi Faik Öztırak 4. Endüstri devriminin özelliklerini esas alan konuşmasında daha ziyade mevcut iktidar icraatlarını eleştiri kapsamında konuşma yapmıştır. Bu konuşma salonda yapılmıştır.
Hacer Foggo, CHP Yoksulluk ve Dayanışma Ofisi koordinatörü olarak sosyal politika konularını ele almıştır. Bu konuşma da yüz yüze olmuştur.
TCMB eski baş ekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, konuşmasını para politikası ve Merkez Bankası eleştirileri üzerine online olarak yapmıştır.
Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Refet Gürkaynak online olarak yaptığı sunumunda mevcut ekonomik sorunlar üzerine yoğunlaşmıştır.
Yine yurtdışından Chicago Üniversitesinden Prof. Dr. Ufuk Akyiğit ekonomik analizleri özellikle etki analizlerini çizelgelerle ele almıştır. Türkiye ekonomisinde en önemli etkinin orta ölçekli işletmelerde olduğunu belirtmiştir. Hatta onun tercihi, Batının sanayileşme politikaları yerine orta ölçekli firmalara destek olmayı tercih etmektedir. Hangi alanların güçlü hangilerinin ise güçsüz olduklarının belirlenmesi önemlidir. Yine ekonomimizin yazılımcı bilgisayar mühendisliği alanında Avrupa’da en sonuncu olmasının verdiği zararları belirtmiştir. Kendisinin Danimarka’da da danışmanlık yaptığını söyleyerek, beşeri sermayedeki düzenlemelerin gereği ile Türkiye’deki üniversiteler üzerinde durmuştur. Ona göre 2006 yılı sonrası açılan üniversitelerin verimliliği çok düşüktür. (Acaba bu durum siyasi olarak bu üniversitelerin kapatılması gerekir şeklinde siyasi bir talebe dönüşecek midir?) Kendilerinin Türkiye Bilim Raporu-2006 yılı Raporuna atıf yapmıştır. Ayrıca tarım alanındaki eğitim kurularındaki sıralamanın düşüklüğü, tıp dışındaki alanlarda üniversite tercihlerini ele almıştır. Bir başka vurguladığı husus, üniversitelerde öğretim üyelerinin performanslarıdır: yardımcı doçentlik aşamasında performans yüksek, doçentlik döneminde durgunlaşıyor ve profesörlükle beraber azalıyor (Tabii ki bu tespitler ışığında ana muhalefetin YÖK’ün kaldırılması ve üniversitelerde akademik özgürlük konularını herhalde yeniden gözden geçirmesi gerekebilir. Performansta kadro garantisinin etkisi herhalde gözetilir.) Yurtdışına gidenlerin performanslarının doğal olarak yüksek olduğunu belirtmiştir.
Bu konuşmadan sonra CHP’li aktif siyasetçi Prof. Dr. Selin Sayık Böke (genel sekreter) emek ve hak temelli kalkınma bağlamında sunumunu yüz yüze yapmıştır. “Yeni kamu” yönetimi bağlamında yeşil teknoloji ve bazı sektörlerde yeniden kamunun üretim yapması üzerinde durmuştur. Kamunun desteklerinin devam edeceği alanları da sıralamıştır. Emek dostu teknoloji enstitüleri kurulmasını önermiştir. YÖK'ün kaldırılması, Boğaziçi Üniversitesinin özgürleştirilmesi, barış akademisyenlerinin geri dönmelerini de dile getirmiştir.
Bu arada salondan en fazla alkış alan söylemler içinde cinsiyet eşitliği ve İstanbul sözleşmesinin tekrar yürürlüğe konulacağı vurgusu olmuştur.

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.