Nasreddin Hoca sadece Türkiye’nin değil, birçok ülkede ve kıtada sözün marifet olduğunu, gülerken düşündürdüğünü, kıssadan hisse alınması gerektiğini, erdemin, insanlığın, hoşgörünün, yardımlaşmanın, komşu hakkının ne demek olduğunu nüktedan, ince, zarif cümlelerle iletir karşı tarafa.
Her söz ayrı bir derstir anlayana…
Bizim yanlışımız Nasreddin Hocaya sadece gülüp geçmektir. Bunun adına ağlanacak halimize gülüp geçmek de diyebilirsiniz!
Onu gerçekten anlamak gibi bir düşüncemizin olmaması, sahip çıkma konusunda yaşadığımız aşırı güven yada vurdumduymazlık, en büyük handikabımız.
Konya Akşehir’in kültür değerlerine de sahip çıkmayı kendisine vazife edinmelidir.
Akşehir’e sahip çıkmanın, Nasreddin Hocaya sahip çıkmak anlamını da taşıdığı göz önüne alınmalıdır!.
Yıllardan beri misafireten gidilen Akşehir’den tören biter bitmez adeta koşarcasına Konya’ya dönme manzaraları, bana hep Yahya Kemal’i hatırlatır.
Rahmetli Yahya Kemal’e Ankara’nın nesini seviyorsunuz diye sormuşlar! O da İstanbul’a dönüşünü demiş ya…
Bizim ileri gelenlerimiz ve büyüklerimizde Akşehir’in Konya’ya dönüşünü seviyorlar!
Böyle dönüşleri severseniz Eskişehir’in Nasreddin Hoca’ya sahip çıkmasına şaşırmayacaksınız!
Her sahip çıkma girişimiyle sahip çıkılmış olmaz elbet!
Olmaz amma, aşırı güven duyulan yaklaşımlar, Nasreddin Hocanın Akşehir’le özdeşleştiğini dünya alem biliyor demek, rahat olacağız anlamına gelmiyor.
Bir tarihte, Yunanlılar, Hacivat ve Karagöz bizim demişler, Yunan Televizyonları Hacivatis-Karagözis gösterileriyle kendilerine mal etmeye çalışmışlardı.
Kültür Bakanlığımız az uğraşmadı o yıllarda…
Bugün Nasreddin Hoca gibi bir kültür değerinin Eskişehirle Konya arasında mesele yapılması oldukça manidardır.
Bu çekişmeye Konya Basını, Konya Valiliği, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, STK’lar, Konya Vekilleri engel olmalı, Kültür ve Turizm Bakanlığı nezdinde girişimler yapmalıdır.
Yapmalıdırlar, lakin!…
Anlaşılan o ki…
Konya’da ileri gelenler, söz sahibi olanlar, Nasreddin Hoca ile ilgili bütün konuyu Akşehir’e yıkmış gibi gözüküyorlar.
El ele verilmediğinden, Birlikte Konya’yız denilmediğinden, Hoca Nasreddine Akşehir gölüne maya çaldırmaya neredeyse hasret gideceğiz!
Kanallara maya çala, çala bir hal oldu temsili Nasreddin Hocalar.
Hocamızın Konya’daki Medreselerde tahsil gördüğü, hatta Pirebi Sultan’la da medreseden arkadaş olduğu rivayet edilir.
O devirde ilim tahsil etmeye nereye gideceksiniz?
Ya Konya’ya, ya da Şam’a…
Nasreddin Hoca festivallerinin yapıldığı Akşehir, Hoca’nın türbesinin olduğu, hayatının büyük bir bölümünü geçirdiği şehir.
Hocamızı bir türlü Konya’ya davet edemeyen, getiremeyen, Konya cadde ve sokaklarında gezdiremeyen; Konya’nın da, bu işin içinde olduğunu gösteremeyen ve bu işi bir türlü programa alamayan Konya ileri gelenleri, programları Akşehir yapıyor, bizde katılıyoruz babında kelamlar etmeye devam ediyorlar.
Eskişehir Nasreddin Hocaya sahip çıkınca Konya ne yapacak?
Ben bilmem Akşehir bilir mi diyecek?
Akşehir nereye bağlı?
Hangi şehrin İlçesi!
Mevlana konusunda alternatif Şeb-i Aruslara mani olamayan, Sema’nın düğünlerde-derneklerde, sünnet törenlerinde, şarkıcıların kliplerinde yer almasını büyük suskunlukla karşılayan Konya, Nasreddin Hocaya sahip çıkma noktasında ne yapabilecek, doğrusu merak içindeyiz!
Bir ilin mücavir alanı içerisine giren, yeni Büyükşehir yasası ile tamamen Büyükşehrin sorumluluğu altına dahil olan Akşehir’in meselesinin aynı zamanda Konya’nın meselesi olduğunu henüz kabullenemedik galiba!
Hoca Nasreddin’i Eskişehir ister duydun mu, Konya! Yok ben duymadım, henüz bana kadar gelmedi, kulağıma çalındı da ihtimal vermedim demenin derdine düşmez, zaten, Alternatif Şeb-i Arusları halledemedik birde başımıza Nasreddin Hoca çıkardılar demezsin inşallah!
Dünyadaki Soykırımlar ve Almanya’ya Hodri Meydan!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.