Son haftalarda amatör liglerde oynanan karşılaşmalarda yaşanan hakem hataları, artık “insani hata” sınırlarını çoktan aşmış durumda.
“Sorun sadece futbolla sınırlı mı? Ne yazık ki hayır… Basketbolda da tablo farklı değil. Buyurun Büyükşehir Belediyesi Basketbol Takımı; Bandırma karşısında adeta katledildi.
Sahada mücadele değil, kararların gölgesinde bir maç vardı”
Öyle kararlar izliyoruz ki, insan ister istemez “Bu kadar da olmaz” demekten kendini alamıyor.
Kulüp yöneticileri, teknik ekipler ve hatta futbolcular, yaşanan bariz hataları kamuoyuyla paylaşmaya başladı.
Sosyal medya adeta bir hakem hataları arşivine dönüştü.
Ancak asıl düşündürücü olan, bu hataların kendisinden çok aynı hakemlerin, ısrarla iki hatta üç maç üst üste aynı takımların karşılaşmalarına atanması.
İşte bu nokta, meselenin sadece hata değil, ciddi bir yönetim sorunu olduğunu gösteriyor.
Eğer bir hakem bariz şekilde yanlış kararlar veriyorsa, yapılması gereken bellidir: Dinlendirilir, gözden geçirilir, eğitime alınır.
Ama tam tersi yapılıyor. Hata yapan ödüllendiriliyor adeta…
Bu da ister istemez şu soruyu sorduruyor:
BU ISRAR NEDEN ?
Son günlerde futbol kamuoyu zaten fazlasıyla gergin.
Bahis ve şike iddiaları, Türk futbolunun üzerinde kara bir bulut gibi dolaşıyor.
Henüz netleşmiş yargılar olmasa bile, ortaya atılan iddialar bile başlı başına bir itibar kaybına yol açmış durumda.
Böyle bir ortamda, hakemlerin verdiği her tartışmalı karar artık sadece “yanlış” olarak değil, “şaibeli” olarak da okunuyor.
İşte asıl tehlike de burada başlıyor.
Çünkü futbolun temel direği güvendir.
Hakeme, federasyona, sisteme güven kalmadığında; sahada ne oynandığının, kimin kazandığının da bir anlamı kalmaz.
Amatör ligler bu ülke futbolunun mutfağıdır.
Genç futbolcuların hayal kurduğu, ailelerin umut bağladığı, emek veren insanların alın terinin karşılığını aradığı yerlerdir.
Bu liglerde yapılan her hata, sadece bir maçın sonucunu değil; bir futbolcunun geleceğini, bir kulübün emeğini, bir şehrin heyecanını da etkiler.
Buradan yetkililere açıkça sesleniyorum: Hakem atamalarındaki bu ısrarcı yanlışlardan vazgeçin…
Şeffaflık sağlayın, performans kriterleri ile kamuoyuna açık olun.
Aksi halde “hakem hatası” diye geçiştirilen her karar, futbolun güven duvarından bir tuğla daha sökecektir. ZATEN SÖKÜYOR da…
UNUTULMASIN GÜVEN “İnsanın gözünden düşen damla gibidir. Düştü mi bir daha geri gelmez.”
Güven kayboldu mu, geri kazanmak çok zordur.
Futbolu kurtaracak olan şey, yeni sloganlar değil; adil yönetim, net duruş ve cesur kararlardır.
Kaynak: Abdullah LEBLEBİCİ
SURİYE İLE SGD ARASINDAKİ 10 MART MUTABAKATI
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.