Konya AÇIK 33°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

Önce Kendime soruyorum… Çocuk Haklarına Duyarlı Medya Mümkün mü?

Gazetecilik… Kimi zaman bir fotoğraf karesinde, kimi zaman bir cümlenin içinde vicdanla sınanır.
Ankara’da, UNICEF ve İzmir Ekonomi Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen “Çocuk Hakları ve Medyada
Temsil” çalıştayına Değerli dostum Olay TV. Sahibi Kemal Soylu ile birlikte katıldığımda, mesleğimizin
aslında ne kadar hassas bir terazide durduğunu bir kez daha hissettim.
Üç gün süren programda; gazeteciler, dijital içerik üreticileri ve akademisyenler, “çocuğu haberin
nesnesi değil, öznesi olarak görmenin” ne anlama geldiğini tartıştı.
Öncelikle belirteyim. Basit gibi görünen bu fark, aslında gazeteciliğin en derin kırılma noktalarından
biri.
Çünkü bir haber yazarken seçtiğimiz kelime, kullandığımız fotoğraf, ya da kurduğumuz cümle; bir
çocuğun hayatında kalıcı bir iz bırakabiliyor.
UNICEF’in küresel deneyimiyle, İzmir Ekonomi Üniversitesi’nin akademik katkısı birleştiğinde ortaya
çıkan tablo çok netti:
Artık medyada etik dönüşüm kaçınılmaz.
“Çocuğun yüksek yararı” kavramı, sadece hukuk kitaplarının satırlarında değil, haber merkezlerinin
vicdanında da yer bulmalı.
Bir çocuğun kimliğini açık eden, mağduriyetini istismar eden veya onu reyting aracı haline getiren her
içerik, aslında gazeteciliğin onuruna vurulan bir darbe.
Çalıştayın “Dijital Medya ve Çocuk” oturumlarında, algoritmaların önyargıları, sosyal medyada
“performatif empati” gibi kavramlar konuşuldu.
Kısacası, mesele sadece haber bültenleri değil; YouTube’da, Instagram’da, hatta bir “hikâye”
paylaşımında bile sorumluluk bilinci taşımak gerektiği vurgulandı.
Aslında bu, sadece bir medya meselesi değil, insanlık meselesi.
Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Yılmaz Karaca nın da katıldığı ve çok önemli bir kapanış konuşması yaptığı,
Olay TV sahibi Kemal Soylu ile birlikte katıldığımız bu programda, şunu çok net gördüm.
Gazetecilik, sadece gerçeği aktarmak değil, doğruyu korumaktır.
Ve bu doğruların en masum hâli, çocukların haklarının korunması ile başlıyor.
Bugün hâlâ çocukları haberlerde “kurban”, “mağdur” ya da “sistem hatasının sonucu” olarak
görmekle yetiniyoruz.
Oysa onların sesi olmak, duygularını korumak, yarınlarını savunmak da bu mesleğin en onurlu
görevlerinden biri.
Belki de artık kendimize şu soruyu sormanın vakti geldi:
Bir haberi ilk veren değil, en vicdanlısını yazan gazeteci olmayı başarabilecek miyiz?
İŞTE TAMDA BU NOKTADA..
Önce Kendime soruyorum.
En azından bundan sonra…
“Çocuk Haklarına Duyarlı Medya Mümkün mü?”

Kaynak: Abdullah LEBLEBİCİ

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

SAVUNMA SANAYİSİNDE GELİŞMELER KONFERANSI

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.