KONYALI ONLAR: HATIRALARLA MEHMET SAVAŞ

İnsanların doğdukları ve yetiştikleri yerlerle bağlarını koparmamaları büyük önem taşır. Bu kişiler, ulusal ve uluslararası alanlarda çeşitli sahalarda hizmetlerini sürdürürken, yerel bağlarını da korumaya özen göstermişlerdir. Ancak zaman zaman, doğup büyüdükleri mekanlarla uzun süre irtibat kurmayarak bağlarını koparanlar da olabilmektedir.
Bu gerçekten yola çıkan Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi, Konya doğumlu ilim, fikir ve siyaset insanlarıyla “Konyalı Onlar” adı altında periyodik programlar düzenlemektedir. Bu programlardan biri de, hocamız adına kurulan Mehmet Savaş Hoca Eğitim ve İlmi Araştırmalar Vakfı desteğiyle düzenlenmiştir. Geçtiğimiz Perşembe günü yapılan bu özel programın adı “Hatıralarla Mehmet Savaş” idi. Fıkıh âlimi Mehmet Savaş Hoca, 1938 yılında Konya Meram’ın Kızılören köyünde doğmuş, hafızlığını Konya’da tamamlamıştır. Tahsilini ilerletmek amacıyla 1954 yılında Suriye’ye gitmiş, türlü zorluklar içinde orta ve lise öğrenimini tamamladıktan sonra Şam Üniversitesi İlahiyat ve Eğitim Fakültelerinden mezun olmuştur. Kendisine “günümüzün Sibeveyh’i” denilmiştir.
Uzun yıllar yurtdışındaki eğitiminden sonra, 1970 yılında Türkiye’ye dönmüş; Konya ve Bolvadin İmam Hatip Okulları’nda görev yaptıktan sonra, 1975 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı İstanbul Haseki Eğitim Merkezi’ne hoca olarak atanmıştır. 2003 yılında emekli olana dek resmi görevine devam etmiştir. Ancak, hocalarından aldığı tavsiyeye uyarak emekliliğinden sonra da aktif olarak fıkıh ve diğer dini ilimlerin öğretimini sürdürmektedir. Kendi ifadesiyle, kapısını çalan hiçbir ilim talebesini geri çevirmemiştir. Özellikle Hidaye ve fıkıh usulü derslerinde öğreticiliğini sürdürmektedir.
Tek parti döneminde İmam Hatip Okulları yeni yeni açılmaya başlamışken, dini ilimleri okumak ve okutmak hâlâ suç sayılıyordu. Bu sebeple, dini tahsil amacıyla Suriye ve Mısır gibi ülkelere giden öğrenciler olmuştur. Hatta bu durum zaman zaman cezai yaptırımlarla karşılanmıştır. O dönemde dini ilimlere fazla rağbet olmasa da, zamanla İmam Hatip Okullarının sayısı artmıştır. Türkiye’de resmi olarak kabul edilmeyen medreselerde eğitim gören bazı kişiler imam-hatip kadrolarına atanabilmiş, bazıları ise üniversitelerde Arap Dili ve İlahiyat Fakültelerinde görev alabilmiştir. Bir dönem Ezher mezunlarının denklikleri iptal edilmiş, son yıllarda da Suudi Arabistan üniversitelerinde okuyan öğrenciler gündeme gelmiştir.
Yukarıda belirtilen programda Mehmet Savaş Hoca, Konya’daki çocukluk yılları ile Suriye’deki hatıralarını dinleyicilere canlı bir şekilde aktarmıştır.
🔗 Program videosu: YouTube bağlantısı
🔗 TYB Konya haberi: Haber linki
📘 Hayat hikâyesi kitabı: Bir Seyyahın Yol Hikâyeleri – İlme Adanan Bir Ömür: Mehmet Savaş
Bu hatıratta, dini konuların yanı sıra Suriye’nin Osmanlı sonrası sosyal, kültürel ve siyasi hayatına dair önemli bilgilere de yer verilmiştir. Örneğin; Golan (asıl adıyla Colan) Tepeleri’ne yerleşenlerin büyük bir kısmının Türkmen olduğu, Suriye yönetiminde İstanbul Darülfünun’da okuyan devlet adamlarının bulunduğu, Suriye’deki ilim ve fikir adamları ile 1960-70’lerdeki siyasi hareketler gibi pek çok konuya değinilmiştir. Bugün gelinen noktada, Suriye ve bölgedeki diğer ülkelerin sosyal ve kültürel yapılarının ne kadar önemli olduğu daha net anlaşılmaktadır.
Anne ve babalar dünyaya gelmemize vesile olurlar; hocalar ve üstadlar ise bizi terbiye eder, manevi gelişimimize katkıda bulunurlar. Bu sebeple hem ebeveynler hem de hocalar hürmete layıktırlar.

Bu anlamlı programı düzenleyen Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesini tebrik ediyor, muhterem hocamıza hürmetlerimi sunuyorum.