KOCATEPE İZLENİMLERİ

Büyük Taarruz 'un 101. yıldönümünde anlamlı bir toplantı icra etti İYİ Parti. 81 il teşkilatı, Afyon Kocatepe'de, açık havada, miting havasında bir parti programı icra edildi. Yemekte eski Türk geleneklerini temsilen kavurma ve pilav ikram edildi. Genel seçimden 90 gün sonra yapılan bu toplantıda genel seçim, parti propagandaları ve yerel seçimler için enikonu yapıldı. Bir bakıma bu toplantıda Sayın Akşener'in söylemleri hatta ileriye dönük ifadeleri önemliydi.
Geçmişe yönelik olarak “Siyaset, seçim kazanmak veya kaybetmekten ibaret değildir.” dedi. Geçmişe dair özellikle ekonomik alanda KKM dahil tüm eleştirilerini tek tek sıraladı Sayın Genel Başkan. Özellikle Suriyeli ve Afganlarla ilgili sığınmacı politikalarını yanlış bulan Akşener, “Sığınmacı sorunu, milli güvenlik sorunudur. Beka meselesidir.” dedi. Çok önemli ifadeler kullanan Akşener, “Biz, bu seçimin kaybedilmesi için çalışanlarla mücadele ettik.” dedi, ne anlamak lazım? İnsanın aklına CHP'nin 2018'deki Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce geliyor. O da partisiyle ilgili aynı serzenişte bulunmamış mıydı?
Gelelim en önemli söylemine: “Biz önce şahsım, önce ben, diyenlerle uğraştık. Biz milletimiz için şahsi şahsi çıkarlarımızdan vazgeçtik ama koltuğundan başka bir şey düşünmeyenlerle uğraştık.”
“Ben sustum ama yüzde 60 ile kazanırız, diyenler susmadı. Bilimsel verileri ortaya koyan ben sustum ama o verileri yırtıp atanlar susmadı.”
“Erdoğan karşısında rahat kazanacağımız iki arkadaşımız vardı. Ancak onlara engel olanlara ben engel olamadım.”
Yukarıdaki söylemlerin tamamı muhtemelen ittifakın büyük ortağına olsa gerektir. Küçük ortaklarda gözle görülen bir aksiyon yok. Yapılan pazarlıklar sonunda alınan etkisiz milletvekillerinden başka bir şey yoktur. Burada asıl huzursuzluk HDP'dedir. Destek verilmiştir, karşılığı alınamamıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimi alınsa idi, ganimet paylaşımında illa ki olacaklardı.
Sayın Akşener ile devam ediyoruz. “Bu yolda herkesi kabul etmiyoruz. Bu yolda Atatürk düşmanlarına 'hayır' diyoruz. Türk demeye korkanlara 'hayır diyoruz. Anayasa'mızın ilk 4 maddesi ile sorunu olanlara 'hayır' diyoruz.”
Sayın Akşener iyi güzel de bu söylediğiniz haklı söylemlerin tamamı HDP'de var mı? HDP, CHP'nin gizli ortağı değil mi? 2023 genel seçimlerinde herkesi kabul etmeyeceğiz dediğiniz HDP ile aynı cumhurbaşkanı adayı Sayın Kılıçdaroğlu'na destek vermediniz mi? Seçmen sizin tahmin ettiğiniz kadar balık hafızalı olmasa gerek. Siz ittifaka girmeyebilirsiniz ancak ittifak yaptıklarınızın gizli ortaklarını da irdelemelisiniz!
CHP, 2019 yerel seçimlerini İYİ Parti, HDP ve SP'nin desteğiyle almadı mı? Siz kabul etmeyedurun ancak ortağınızın baş tacı.
2024'ün mart ayında yapılacak olan yerel seçimleri direkt etkileyecek bir Meral Akşener söylemine gelirsek, “Tüm siyasi partilere açık ve net bir çağrıda bulunmak istiyorum. Hep birlikte vatandaşlarımızın siyasi tercihlerini ve yerel özelliklerini yansıtacağı bir rekabet ortamı oluşturalım. Gelin tüm siyasi partiler, hep birlikte ayrı ayrı seçimlere girelim.”
Bu son cümleyi 14 Mayıs'tan önce Millet İttifakı'nın küçük ortaklarından çokça duyduk, sıkça duyduk. “Kendi logomuzla ve adaylarımızla seçime gireceğiz.” Ne oldu? Sonra milletvekili pazarlıkları. Ne parti kaldı ne de logo. Umarız Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP, genel seçimlerdeki pazarlık ve yeteneksizliğini bu yerel seçimlerde de uygulamaz.
Cumhuriyet gazetesine söyleşi veren Sayın Kılıçdaroğlu'na bir soru soruldu. “Efendim, Sayın Akşener'in şahsınızla ve ve seçimlere ayrı ayrı girilmesi söylemleriyle ilgili düşünceniz nedir?” diye. “Yanıtlarsam Sayın Akşener'e saygısızlık, nezaketsizlik yapmış olurum.” diye cevap verdi. Yerle seçimlerle ilgili soruyu da 2019 yerel seçimlerindeki ittifakı dillendirerek geçiştirdi.
CHP ve Kılıçdaroğlu'nun işi zor. İstanbul ve Ankara'yı alması lazım. Bir taraftan HDP'yi, diğer taraftan İYİ Parti'yi kullanması ve küstürmemesi lazım. Sayın Akşener de zor durumda. İYİ Parti'nin tabanı HDP ile aynı gemide olmaktan rahatsız. Partinin milletçi ve muhafazakar tabanı cumhurbaşkanlığı seçiminde sanki Kılıçdaroğlu'na oy mu verdi? Sanmam!
Özellikle ABB Başkanı Sayın Mansur Yavaş'a İYİ Parti tarafından cumhurbaşkanlığı adaylığı için kayıtsız, şartsız destek verilmiş midir? Ancak Sayın Yavaş, medeni cesaret gösterip adaylığını dahi açıklayamamıştır. En kötü karar, kararsızlıktır. Bikarar insanlardan idareci olmaz diyor büyüklerimiz.
Sayın Akşener, taban sizden kararlı bir tutum bekliyor. Örf, adet, inanç ve milli değerler noktasında yapacağınız hayırlı ittifaklar bekliyor. Yoksa Anayasa'nın ilk 4 maddesine karşı olanlarla bir, beraber olursanız sonucuna katlanırsınız. 14 ve 28 Mayıs'tan ders almak lazım.
Tarih tekerrürden ibarettir.
Saygılar efendim.