Emeklinin belalısı kim?

Emeklilerin bir türlü aşamadıkları bir dönemeç var. Bu dönemeç ümitle ümitsizlik arasında gidip gelinen bir süreç!

Emekliye illallah dedirtti!

Dünyada hiç bir ülkenin emeklisi bu kadar avutulmamıştır.

Üç kuruş para için, toplanıp toplanıp dağılıyor heyetler…

Ramazan öncesi…Bayram öncesi.. Kurban bayramından önce..Yeni yıldan önce…

Emekli bekleye bekleye ağaç oldu!

Emeklinin başının belası kim? Belalısı kim?

Promosyon!

Ne zaman vereceksiniz promosyonu?

Bekleyin çok iyi şeyler olacak deniyor hep!

Aylar, mevsimler, bayramlar, yılbaşından önce ve sonra hikayeleriyle birlikte uzun bekleyişler dönemi bitmek bilmeden sürüyor!

Vekil emeklilerine jet hızıyla, sekiz bin küsür lira promosyonu hesaplarına yatıran bankalar, ülkemiz bankaları değil miydi?

Onlarca yıldır emekli kardeşlerimizin bankalarda yatan parası Papua Yeni Gine Bankalarında mı yatıyor?

Bunca yılın beklentisini, boşa çıkarmak, sonuca bağlamamak, bayramlara doğru tekrar hareketleniyormuş gibi gözükmek neyin nesi?

ATM’lere eli her uzandığında minik minik sorma ver ücretlendirmelerle az mı kesildi emeklinin parası…

Ey emekli sizinde bize hakkınız geçti, diyen mi oldu?

Sistem adeta, emeklinin yüzüne gülen, eli emeklinin cebinde gözü cüzdanında olan bir sistem.

Ayda üç yüz lira verecek, deveyi hendekten atlat öyle gel diyor, bin dereden su getirmesen yemin olsun sana zırnık koklatmam diyenlerin tavrını sürdürüyor.

Görüşmeler, görüşmeler, sonucu olmayan görüşmeler devam edip gidiyor.

Emeklilerle adeta dalga geçer gibi başlanan rakamlar, bugün 900 lira bandında

Bu rakamın üstüne geçme çalışmalarının da başlayacağı gündemde…

Malum, önümüz Ramazan, ardından bayram!

Bu fırsat kaçmasın, emeklilerin ağzına bir parmak bal daha çalalım, 900 lirayı da geçeceğiz diyelim ki, insanlar, az daha dayansınlar hesapları yapılıyor besbelli!

Bankalarla önümüzdeki günlerde yine masaya oturulması gündemde haberleri, gazete ve ekranlar tarafından dilendirildi.

Atalar, ateş olmayan yerden duman tütmez demişler!

Bankalar üç yılda üçyüz liradan, üç yılda 900 lira noktasına kadar geldiler.

Gelinceye kadar, pazarlık nedir, nasıl yapılır konusunu da, bütün emeklilere gösterdiler.

Üç yıl için verilecek para, bir emekli aylığına denk düşmese de, bir çok emekli için aylıklarına yakın bir rakam!

Üstelik yıllardan beri emeklilerin aylıkların yattığı bankalar, kendiliklerinden emeklilere bir jest yapamadılar!

Yapmadıkları gibi, emeklileri bu işlere mecburmuş konumuna getirdiler.

Emeklinin promosyonla imtihanı diyenler oldu!

Nedir bu promosyon çilesi denildi!

Emeklinin yüzü gülmeyecek mi diye yazıldı!

Bankalar neden bu kadar insafsız diye serzenişlerde bulunuldu.

Emekliye zam müjdesi, promosyon müjdesi diye, her fısıltıyı, her lafı, her duyumu manşete çeken, emeklileri bir yerde devamlı hayal kırıklığına uğratan basınımız yazıyor da yazıyor.

Emeklinin eline geçen belli, hayat şartları belli…

Şöyle ağız tadıyla hayal bile kuramıyor emekli…

Promosyon tamam gibi diye yazanlar, bir bakmışsınız, Promosyon, zorda, görüşmeler tıkandı babından haberlerde yapınca, kolaysa yazılanlara itimat edin.

Şimdi gelin de emekli gözüyle inanın bu haberlere…