Mevlana Çarşısı Kentsel Dönüşümü

Yıllardır konuştuğumuz bir çarşı, yüksek katlı bir iş merkezi var. Aziziye Camii ile Sultan Selim Camii ve Hz. Mevlana Türbesi'ni birbirinden ayıran bir beton yığını; bir ucube, gayri estetik bir bina, Mevlana Çarşısı. Kapu Camii, Aziziye Camii ve türbeye kadar o tarihi ve nostalji kokan manevi koridoru bir bıçak gibi kesen ne idüğü belirsiz bir bina. Bu bina için zamanın Konya Belediyesi ödenek ayırmış, harcama yapılmış, bugün de yıkılıyor. Betonarme binalarda ömür, ortalama 100 yıl hesaplanır. Ancak galiba zengin bir ülke olmamızdan dolayı, 30-40 yıl oldu mu, binaları yerle bir ediyoruz. Onun için ilk projelendirme aşamasında ince eleyip sık dokumamız gerekiyor. Burada şunu vurgulamakta fayda var, Büyükşehir Belediyesinin yıkım kararı son derece doğrudur ve bir an önce yıkılmalıdır. Bölgenin tamamında Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu yetkilidir, söz sahibidir. Yapılan bütün projeler kurulun onayına sunulur. Karatay Belediyesindeki görevimiz sürecinde Mevlana Çarşısı ile Yusuf Ağa Kütüphanesi arasında kalan Mevlana Çarşısı girişindeki(yine) ucube havuzun kaldırılıp yerine bir yer altı WC'si yapılmasını projelendirdik. Günün farklı saatlerinde müzeyi ziyarete gelen misafirlerin ihtiyaçlarını gidermesi için 30 erkek, 30 kadına aynı anda hitap edebilecek bir yer altı WC'si...Maalesef müsaade alamadık. Ziyaretçiler yıllarca lavabo sıkıntısını çekerken görseli bozuk yer üstü havuzu da çalıştı durdu...Halbuki yer altına yürüyen merdivenle inilecek, fotoselli musluklar ve son teknoloji kullanılarak bir yer altı WC'si yapılacaktı. Aslında bir işin karar merciindeki insanların kullanıcıların dertlerini ve isteklerini bilmeleri esas olmalıdır. Sabahın dördünde saygıdeğer kurulumuzun saygı değer üyeleri bunu bilmezler ki! Daha enteresanı, kurul üyelerinin en etkin isimleri Ankara'dan gelip Konya'yı tanımazlar, halkın içinde olmayı, halkın isteklerini önemsemezler ki! Sonra ülke genelinde bir serzeniş; Mevlana Türbesi'ne gittik, etrafında bir lavabo bile bulamadık, belediye çalışmıyor. Kurul mu? Kurul çalışır, her cuma toplanırlar. AK Parti iktidarının en önemli icraatlarından biri de tıkanan bürokrasinin kısmen de olsa önünü açmasıdır. Bir yeri sit alanı ilan ediyorsunuz ya da Bakanlar Kurulu kararı alarak işleri hızlandırıyorsunuz. Hafızalarımızı tazeleyelim: Hatırlarsınız, Karatay Belediyesinin hizmet binası önünde iki katlı bir lokanta binası vardı, kamulaştırma işlemi tam 9,5 yılda tamamlandı. Bürokrasi ve kanunlar hizmetin yapılmasına engel değil, hızlandırıcı olmalı. Gelelim Mevlana Çarşısı yıkım ve dönüşümüne. Büyükşehirde geçmiş dönem belediye başkanlarından Sayın Mustafa Özkafa döneminde Mevlana Çarşısı'nda zemin üstü çıkmaların(sundurmaların) yıkımını yapmak istedik, mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı geldi. Her gelen başkan ucubenin yıkılması için siyaset yaparken, çarşısının yıkım işi Sayın Uğur İbrahim Altay Başkanımıza nasip oldu. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Hayırlı bir iş için bir proje başlattı ve ilk kazmayı da vurmuş oldu. Mevlana alanının, özellikle Aziziye Caddesi- Mevlana Caddesi- Türbe Caddeleri arasında kalan bölümlerinde bir yenileme çalışmasına girdi. Bu güzergah içerisinde Mevlana Çarşısı ve Altın Çarşı da var. Mülk sahipleri ile anlaşma yapıldı, inşallah kısa süre içerisinde tamamlanır. Projeye katkı verenler başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Çevre ve Şehircilik Bakanımız, teşkilatıyla, belediyesiyle hemşehrilerimizden Allah razı olsun. Büyük dönüşüm projesiyle ilgili olarak ulaşım alanında bir sıkıntı yaşanmaz. Tramvay hattı ve dolmuş hattı yanından geçiyor. Ancak bugünkü Mevlana Çarşısı'nın olumsuzluklarının kulağımıza küpe olması açısından bazı uyarılar yapmakta fayda var. Hafta içerisinde Sayın Altay'ın Mevlana Çarşısı önünde yaptığı programda içerik fazla verilmedi. Projeyi tam manasıyla bilememekteyiz, hepsi düşünülmüş de olabilir. Biz yine de düşünülmesi gerekenleri arz edelim: O civarda en önemli problem otopark. Anıtlar Kurulunun müsaadesi ya da onayı doğrultusunda bu projenin bodrumunda yeterli miktarda katlı otopark yapılmalı. Yine Aziziye Camii ile Hz. Pir'in türbesinin birbirini görmeleri sağlanmalı. Daha da önemlisi, imkan olursa çarşının yıkım alanında sadece zemin katta halı kilim tamircisi, turistik eşya satıcıları ve kitapçıların da bulunduğu, kültür sokağı gibi bir yürüyüş alanı tasarlanmalı. Kesinlikle ve kesinlikle yeni projedeki toplam yapı alanı(emsal) eski yapı alanını geçmemeli. Yoğunluk artışı eskiyi de özler hale getirirse, vay halimize... Hem Alaattin Tepesi etrafındaki cephe düzenlemeleri hem de Mevlana civarı değişim projelerinde maddi ve manevi katkılarını esirgemeyen hemşehrimiz, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum beyefendiye teşekkür ediyoruz. Taş üstüne taş koyandan, vesile olandan Allah razı olsun. Bir de bu taş Mevlana civarındaysa, Rabbim bin kere razı olsun.