Konya
°C
Yeni Meram

STRESLE NASIL BAŞ EDEBİLİRİZ?

STRESLE NASIL BAŞ EDEBİLİRİZ?- Kudsi ÖNCÜ- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
08.12.2021 01:50
07.12.2021 16:51
0
1957
ABONE OL

Toplumun sosyal-ekonomik-değişim ve gelişimiyle birlikte stres çeşitliliği de artmıştır. Tatmin olma, mutlu olma ,doyuma ulaşma algıları da değişmiştir. Bu değişimler stresi hayatın gerçeği haline getirmiştir. Doğada var olan canlı cansız ne varsa hepsi birbirleriyle etkileşim hâlindedir. Aslında bu etkileşimleri stres olarak kabul edebiliriz. Doğanın kendi içindeki unsurları/olguları arasında bir denge, ahenk vardır. Bu dengeye ekoloji diyoruz. Ekolojik dengenin sağlanması ve sürdürülmesi için fiziksel, biyolojik ve kimyasal yasalar mevcuttur. Aslında bu yasalar birbirinin mütemmimi/tamamlayıcısı durumundadır. Gezegenimiz İnsanlığın huzuru, mutluluk içinde birlikte yaşamasına uygun biçimde dizayn edilmiştir. İnsan oğlunun doğaya saldırırcasına yüklediği stres büyük tahribatlara neden olmaktadır. Ancak doğanın yasaları içinde tamir/onarım yapmakla ilgili yasaları da vardır. Örneğin bir ürün hasadından sonra toprağın dinlenmeye/nadasa bırakılması bir bakıma toprağın ürünün oluşturduğu stres yükünden kurtulması için zaman tanınmasıdır. Doğanın insan eliyle maruz kaldığı stresin/tahribatını tamir eden bilmediğimiz binlerce yasalar mevcuttur. İnsanın özünün kaynağı doğadır/topraktır. Dolayısıyla doğaya ait yasaların tamamı insan için de geçerlidir.
İnsan beyni stresi yönetme, stresin oluşturduğu tahribatı repare/tamir etmeye uygun dizayn edilmiştir. Görsel, sözel, işitsel, zihinsel patolojik uyaranların oluşturduğu stresin/uyaranların ayrıştırıldığı, tasnif ve tanzim edildiği asosiyasyon/ayrıştırma alanına sevk edilir. Burası entelektüel merkez olarak bildiğimiz alın lobu/bölgesidir. Ham işlenmemiş uyaranlar burada değerlendirilir. Daha sonra muhakeme/son karar merkezine oradan da motor nöron olarak adlandırdığımız eylem merkezine sevk edilir. Stresin cevabı eylem olarak yansıtılmış olur.Bu fizyolojik bir işleyiştir. Bu işleyişin irade dahilinde ve dışında kalan boyutları vardır. İradenin kullanılmasına bilinç diyoruz. Eyleme dönüşen davranışın sonucunu kişi, yararlı-zararlı, iyi-kötü, çirkin-güzel gibi kavramları anlayabilecektir.
Bilinç; bilginin pratikte yaşama uygulama arzusu/isteğidir. Stresle baş etmenin ilk adımı kişinin bilinçlendirilmesidir. Stres tepkisi, bütünüyle engellenmesi ve yok edilmesi gereken bir durum değildir. Stres, belli bir ölçüye kadar kişinin başarma azmini ve mücadele gücünü artıran, zorluklarla baş etmesini kolaylaştıran ve kişiye direnme gücü sağlayan zihinsel, fiziksel ve duygusal bir tepkidir. Çoğu birey başarısını, yaşamlarındaki stresle desteklenen bir azim ile elde etmiştir. Çünkü stres, uygun düzeyde ve nitelikte olduğunda bireyi geliştiren, harekete geçiren, kuvvetlendiren ve kişiye deneyim kazandıran bir uyarıcıdır. STRESLE baş etme yöntemlerinin başında zihnin/muhakeme merkezinin etkin kullanılması gelir.
Stres yönetiminde gerekli unsurlar şöyle sıralanabilir:
1-Katılımcı/iştirakci olmak; Karşı karşıya kalınan bir stres olgusunda istişare, müzakere yöntemlerini kullanarak baş edilebilir. Farklı enstrümanlar devreye sokularak süreç uzatılabilir.
2-Girişim isteği/çözüm merkezli olmak; Bir bakıma kolay olan yöntemi seçmek. Hakkaniyetli olmayı ilke edinmek.
2-Kararlı olmak; Olumsuz tabloyu olumlu ya çevirme karalılığı içinde olmak. Çözüm sürecinde ayrışılan noktaları sona bırakmak, mutabık olunan konulardan başlamak. Bir başka ifadeyle sabırlı olmak.
3-Bilgili olmak; Stres kaynağı konu hakkında bilgi edinmek. Bilincin kaynağının bilgi olduğu unutulmamalıdır.
STRESLE baş etmede bedenin fiziksel kullanımı da oldukça yararlı bir yöntemdir.
1-Gevşeme egzersizleri; Sırt üstü uzanarak kasları rölaksa almak, sahilde dolaşarak denizi seyretme hayalleri kurmak, ormanda gezintilere dalmak vs.
2-Fiziksel egzersizler/spor yapmak; Dokuların fizyolojik işlevlerinin sağlıklı olmasının temel şartı dokuların oksijen perfüzyonu ile doğrudan ilişkilidir. Hareket çeşitliliği çok yönlü olan sporlar, dokuların tamamında kan dolaşımını kuvvetlendirir. Özellikle beynin beslenmesini/kan akışını kuvvetlendirir. Mutluluk/endorfin hormonlarını artırır. Dolayısıyla stresin psikotik etkilerini kırar.
3-Solunum egzersizler; Akciğer içerisinde alveol/hava keseciklerinin dinamik olması bakımından çok önemli bir eylemdir.
4-Dengeli beslenme; Tek düze karın doyurma merkezli beslenme yerine, besin çeşitliliği ve içeriği zengin besinlerin seçilmesi. Özellikle karbonhidrat/hamur işi ve tatlılardan uzak kalınmalıdır. Çünkü bu ürünler depresyon eğilimini artıran bağımlılık oluşturan ürünlerdir. Protein, tohumlu ürünler(ceviz, badem, fındık, nohut, fasulye vs.) meyve ve renkli ürünlerle beslenme tercih edilmelidir. Bu tür beslenme şeklinin endorfinleri artırdığı tespit edilmiştir.
5-Uyku; Beyinin limbik ve endokrin/hormon sistemi gece uykusunda en etkin işlevini yapar. Kişinin strese karşı direncini artırır.
Stresle baş etmede etkin bireysel stratejiler şunlardır: Kişilik özelliklerinin değiştirilmesi, hayatın kontrol altına alınması, gündelik hayatta şakaya ve mizaha yer verilmesi, kişinin kendisini başkasıyla kıyaslamaması, stres ve stres tepkisinin olumlu yanlarının kullanılması, stresin hayatın gerçeği olduğu bilincinin kazanılması. Stresten uzak sağlıklı yaşam temennisiyle...

HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.