Bulgaristan karşılaşmasından önce Alman basınında yer alan bir haber, A Millî Takımımızın iç yüzünü adeta gözler önüne serdi.
BILD Gazetesi’ne göre, genç yıldız Can Uzun’un kulübü Eintracht Frankfurt, Türkiye Futbol Federasyonu ile özel bir görüşme gerçekleştirmiş. Görüşmede, “Eğer Can milli takıma çağrılıyorsa, adil bir şans da verilmeli” mesajı net bir şekilde iletilmiş.
Yani genç oyuncunun yalnızca tribünde oturmak için değil, takımla antrenman yapıp maç kadrosuna girebilmesi için çağrılması istenmiş.
Eğer bu konu gündeme gelmeseydi, Can Uzun’u Bulgaristan maçında 69. dakikada bile oyuna alamayacak kadar tutuk, kararsız ve korkak bir teknik direktörle karşı karşıyayız.
BERKE OLAYINA GELİNCE…
Berke olayı ise tam anlamıyla Montella’nın beceriksizliği.
TFF’nin yaptığı açıklama ile Berke Özer’in sözleri yan yana konulduğunda, ortada çok net bir tablo var: yönetilemeyen bir süreç. Montella sadece saha içinde değil, saha dışında da krizi yönetemiyor.
Oyuncularla kurduğu iletişim kopuk, adalet duygusu zedelenmiş durumda.
Milli takım formasını gururla taşımak isteyen bir oyuncu, “adaletli bir düzen istiyorum” diyorsa, orada sorun futbolcuda değil, o düzeni kuramayan teknik adamdadır.
Montella artık sadece taktik değil, güven de kaybettiriyor.
Boşuna eleştirmiyorum. İşte Montella’nın teknik adamlık seviyesini gösteren tablo tam da bu.
Montella yönetiminde, kafamda ciddi soru işaretleri…
Birçok yorumcunun, “Bu maçtan bir puan bile başarı olur” görüşünü dile getirdiği bir ortamda, beklenilenin aksine tempolu ön alan baskısıyla oyuna başladık.
Buna karşılık Gürcistan, oyunu kendi yarı sahasında kabul ederek kontra ataklarla pozisyon aradı.
Yazımın girişinde Montella hakkındaki endişelerimi dile getirmiştim; maç ilerledikçe bu endişelerde ne kadar haklı olduğum ortaya çıktı.
Özellikle sağ kanadı etkili kullanan Gürcistan’ın ataklarını Montella da adeta bizim gibi seyretti.
Bereket versin bireysel yeteneklerimizden Kenan Yıldız çıktı sahneye. 14. Dakika 1-0
Çok yetenekli oyuncularımız var, Allah nazardan saklasın. 22. dakikada kullanılan köşe atışında Melih,
35. Dakikada Yunus ve skor bir anda 3-0
İkinci yarıya da golle başladık.
Şükür ki yetenekli oyuncularımız var,
Allah nazardan saklasın. Gerçekten öyle… Köşe vuruşunda Hakan’ın ortasında Melih, mükemmel bir kafa vuruşuyla topu ağlara gönderdi. 52. dakika: 4-0.
Montella bizim gibi seyretmeye devam etti. 60. dakikadan sonra rakip çok adamla üzerimize gelmeye başladı; golün geleceği belliydi ve nitekim 64. dakikada Koçoraşvili’nin golüyle skor 4-1’e geldi.
Son yarım saatte oyundan iyice düştük; Montella’nın yetersizliği de buna eklenince zor anlar yaşadık.
Şükür ki bireysel yeteneklerimiz devreye girdi; ilk yarıda ki oyunumuzla hem maçı kazandık hem de yeteneklerimiz Montella’nın eksiklerini telafi etti.
Şimdi yine Montella’yı yere göğe sığdıramayacaklar.
Oysa Millî Takımımızın önündeki en büyük engel Montella…
YANİ, Montella sahada yok, oyuncular kurtarıyor… desem yalan olmaz…
Kaynak: Abdullah Leblebici
EL ÖPTÜREN SİYASET
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.