Konya HAFİF YAĞMUR
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

Kılıçlar çekilmeden!

Kılıçlar çekilmeden!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

Kılıç, Türk milleti için asil bir silahtır. Kılıcı Türk Milleti kadar maharetle kullanan bir başka millete rastlayamazsınız.

Bakmayın Japonların Samuray felsefesine…Bakmayın Türk milletinin cengaverliğini bilmeden Japon savaşçılarına hayranlık besleyenlere…

Savaş sanatları ustası Çinli Sun Tzu, bütün öğretisini Türklerin Çin ‘e olan akınlarını durdurma üzerine kurgulamıştı. Yine de o meşhur Çin Seddinin aşılmasına engel olamadı.

Kılıçla nice zaferler kazanmış, nice savaşların önüne geçmiş atalarımız.

Kılıç tesirli bir kavram. Edebiyatta bile keskinlik ifade eder.

Kılıçları çekmek, inceldiği yerden kopsun demektir. Kılıcımızı çekeceğiz demek, her an herşeye hazırız, anında çekebiliriz anlamını taşır.

Kılıçları çekmek günümüzde siyasi bir argüman. Ancak, Kılıç rastgele çekilmez.

Her kızgınlıkta, her olayda, her tartışmada, her olumsuzlukta, kılıçların çekilmesinden bahsedilemez!

Kılıçları çekmek tabirini basınımızda çok kullanır.

Falanca siyasi partide kılıçlar çekiliyor diye atar bir başlık!

Yada kılıçlar çekildi der!

Kılıçlar çekilinceye kadar var olan süre, kalem ve kılıç’ın mücadelesidir.

İkna turları, konuşmalar, hatırlar, davalar, gönül bağları, uzun yıllara dayanan arkadaşlıklar, vefa, ahde vefa gibi kavramlar, kılıçlar çekilmeden masaya yatırılan bir çok argümandan akla ilk gelenlerdir.

Her ne olacaksa, ne yapılacaksa, ne söylenecekse, neye karar verilecekse kılıçlar çekilmeden yapılmalıdır.

Aklı zaten kılıçta olanların eline kılıç vermek, karşındakiler kılıcı çekti, sana bir hatırlatmak istedik demektir.

Yok biz ondan demedik, kılıç bir semboldür diye yan çizmek kimseyi kurtarmaz.

Kılıç, kılıcını çekti desinler diye çekilmez!

Kardeş dediğine çekilmez!

Dost diye bağrına bastığına çekilmez!

Tanıdıklara, bildiklere çekilmez!

Hele sevdiklerine hiç çekilmez!

Al bu kılıcı, sen bilirsin işini demek, bu işten prim sağlayacağını düşünmek, arkadaşları ve dostları arasında hava yaptığını zannetmek, hoş olmasa gerek!

Kılıç mesaj içerikli bir silahtır. Önemli olan kılıçlar çekilmeden, çekilmesine imkan tanınmadan nelerin yapılması gerektiğidir.

Atalarımız kol kırılır yen içinde kalır sözünü bu ve benzer olaylar için söylemişlerdir.

Kol kırılıp yen içinde kalmıyorsa, kalamıyorsa da, eski dost düşman olmaz diyerek yine kılıçların çekilmesine müsaade edilmemelidir.

Demokrasi uzlaşma demek, anlaşma demek, asgari müştereklerde birleşme demek dense de boştur diye düşünebilirsiniz!

Kılıçlar çekilmeden meseleler hale yola girebilseydi sözleri biraz hoş, biraz boş temenniler olarak söylenir geçer de diyebilirsiniz!

Keşke kavramının umutsuzca söylenmesi ve etrafında zevahiri dahi kurtarmaktan bir hayli uzak, söz kümeleri oluşturması da kimsenin  dikkatini çekmez babında bir şeylerde söyleyebilirsiniz.

Türk Milleti, kılıç çekeni de, çekmek isteyeni de, niyetleneni de , sorar, soruşturur, araştırır, kararını öyle verir.

Tahriklere kapılanları, tahrik etmek için fırsat kollayanları, nifakçıları, bozguncuları bilir, tanır ona göre davranır.

Yiğidi kılıç kesmez, bir acı söz öldürür deyişi  doğrudur. İnsanlar incinmiş olabilirler, Anadolu tabiri ile yakasına küsmüşte olabilirler.

Sevene sevme, gelene gelme, küsene küsme, kırılana kırılma, sözü olana konuşma, gidene gitme  diyebilmek için, ben nerede yanlış yaptım, neden böyle oldu diye bir iç muhasebe gerekir. Türk Milletinin bir önemli hasleti de, zorla güzellik olmaz konusudur. Bu millet zorlamaya da, hor davranılmaya da, dayatmaya da gelemez!

Geleceksiniz, mecbursunuz, bir başka yere gidemezsiniz dendi mi, nedenler, niçinler, neye göre, kime göre lafları uçuşur havalarda, cevap veremezseniz sözünüz havada kalır!

Lakin, uzlaşma, kaynaşma, barışma , bir araya gelme herşeyin ilacıdır. İş işten geçmeden,  Kılıçlar çekilmeden gerçekleşmesi ise toydur, düğündür, bayramdır!

 

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Aynanın sırrı…

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.