Bir Alem-i İslam var ki;
Kasım ayı solucanı sanki, kıvrılmış yatıyor
Zevk-ü sefa içinde şımarmış çıldırıyor
Kardeşleri var, sefalet içinde kıvranıyor
Cehalete kapılmış akıl-ahlak-ilim kalmıyor
İşte buna kahroluyorum
Bir gençlik var ki;
Çılgınca tüketiyor, sorumsuz mu sorumsuz!
Ne kadar versen mutsuz; doyumsuz mu doyumsuz
Halden anlamaz-isyan içinde, aileye uyumsuz
Vatan sevdası yok; diri mevta ve ruhsuz
İşte buna kahroluyorum
Bir kesim var ki;
On kulun hakkı; dokuz pulu alıyor
Lakin mutsuzdur doymuyor hala ağlıyor
Alsa da bir pul garibim Haktan ayrılmıyor
Mutludur; aşağı bakar yukarı bakmıyor
İşte buna kahroluyorum
Bir aile var ki;
İş beğenmez çalışmaz, zalim bir baba
Nezaketten yoksun döver kadını kaba mı kaba
Güven vermez hiçbir dosta ve muhataba
Eşten-evlattan bi haber lanet baba
İşte buna kahroluyorum
Öyle bir kavim var ki;
Zalim! zehrini saldı, âlemi aldı yanına
Kimliği terörist doymaz mazlum kanına
Kök saldı İslam’ın Müslüman toprağına
Lanet olsun şuursuz müslimin Müslümanlığına
Arz-ı mevutta kuracağım Siyonizmi diyor
Sınırları çiziyor Ortadoğu’yu tehdit ediyor
Dimdik ayakta Türkiye’m meydan okuyor
Belemiş bebeğini Türk bayrağına Filistin beni bekliyor
Zalime yaltak; mazluma kahroluyorum
Bir siyaset var ki;
İlkem var diyor, lakin ortada ilkesi yok
Öter cırcır böceği sanki; lakin yalanı çok
Bir nalına vurur-bir mıhına güveni yok
Verimsizdir meyvesi yok-lakin çiçeği çok
İşte buna kahroluyorum
Millet istiyor ki;
Özü-sözü-yüzü-gözü bir olsun siyasetin
Sahip çıksın devlete dert edinsin, derdini milletin
Sapmasın Haktan-adaletten kırsın belini zilletin
Zilletse siyaset; aynadır tarih, görünür lanetin
İşte buna kahroluyorum
MELİSA TIBBİ AROMATİK BİTKİ