COVİD 19

Hayırlı haftalar. Başlık ne ifade ediyor sorusunu sorsam bu haliyle doğru cevap veren sayısı az olabilir ama, Çin, Wuhan, Corona Virüs dediğimizde hepimiz mutlaka birçok şey hatırlarız. Bu hafta dünyada salgın yapan hastalık olan bu hastalıkla ilgili kısa bir bilgilendirme yapmak istiyorum. Öncelikle COVID-19 adının nereden geldiğini açıklayalım. İngilizce CORONA Virüs Hastalığı (CORONA VIRUS DISEASE) ilk harflerinin (COVID) birleşmesi ve ilk defa 2019 yılında görüldüğü için de bu kısaltma kelimeye 19’un eklenmesiyle oluşmuş bir isimlendirme. Çin’in Hubei eyaletinin Wuhan kentinde başlayan bu hastalıkla ilgili süreçler 3-4 aylık bir zaman diliminde tüm dünyayı ilgilendirir hale geldi. Nedeni de yayılması ve dünyanın birçok ülkesinde bu virüsün yol açtığı grip vakalarının görülmesi. Herkesi korkutan tablo da virüsün vücutta etkilediği organlar nedeniyle ölümcül olması. Mevcut globalleşme şartlarında uluslararası insan ve emtia transferinin çok yoğun olması da bu yayılmaya zemin hazırlamaktadır. Dünya Sağlık Örgütü bile bu tabloyu maalesef ilk zamanlar ciddiye almamakla beraber, belli bir aşamadan sonra, geçmişe dair itirafla beraber hızlı aksiyon almaya başladılar. İnternet sitelerinde yayınlanan durum raporları ile dünya kamuoyunu düzenli olarak bilgilendiriyorlar. Son durum raporu 17 Şubat tarihli ve 28. Rapor olarak kayıtlara geçmiş. Bu rapora göre aşağıdaki bilgileri söylemek mümkün: Son 24 saat içinde hiçbir yeni ülke COVID-19 vakası bildirmemiştir. COVID-19 hakkında şu anda mevcut olan kanıtlara dayanarak, DSÖ halk sağlığı olaylarını yönetmek için rehber belgeler geliştirmiştir. Bunlar DSÖ COVID-19 Giriş ve Toplu Buluşma Noktaları web sitesinde yayınlanmaktadır. Hastalıkla ilgili rakamlarda son durum: Tüm dünyada son 24 saat içinde toplam vaka sayısı 71.429 yeni vaka sayısı 2.162, Çin’de toplam vaka sayısı 70.635, yeni vaka sayısı 2.051, toplam ölüm 1.772, yeni ölüm sayısı 106 iken Çin dışında vaka sayısı 794, yeni vaka sayısı 111, 25 ülkede görülen toplam ölüm 3. DSÖ risk değerlendirmesi’ne göre, Çin çok yüksek risk seviyesinde, bölgesel risk düzeyi yüksek olarak rapor edilmiş, küresel risk düzeyi de yine yüksek olarak raporlanmıştır. Ülkemizde durum nedir sorusuna kısaca cevap vermek gerekirse, Sağlık Bakanlığımız süreci bu zamana kadar son derece başarılı yönetmiştir. Sosyokültürel yapımız gereği birçok insanımız “virüs bize bir şey yapmaz” modunda olsa da, Bakanlıkça oluşturulan bilim kurulu Sayın Bakanımız Fahrettin Koca başkanlığında düzenli olarak toplanmış ve kurulda yapılan bilimsel tartışmalarla oluşturulan yol haritası toplumla paylaşılıp panik oluşmaması sağlanmıştır. 45 civarında vatandaşımızın Çin’den tahliye edilme süreci de başarıyla yürütülüp tamamlanmıştır. Dünya ekonomisindeki ağırlığı nedeniyle dört bucağa dağılan veya dört bucaktan insan çeken ülkeden ülkemize gelişler de kontrol altına alınmış, hatta DSÖ tarafından bazı önlemlere gerek görülmediği ifade edilirken bile Bakanlığımız proaktif davranarak bazı önlemleri hayata geçirmiştir. Uluslararası ulaşım gibi konularda da gerekli koordinasyonlar sağlanarak gereken tedbirler alınmıştır. Korunmaya dair birkaç öneri ile bitirelim. En önemli bulaşma yolu temastır (dokunma). Solunum yoluyla bulaşma öngörülmemektedir. Bu nedenle hastalarla veya hastalıklı ortamlarla temasta dikkatli olunmalıdır. Maske kullanılmalıdır. Hapşırma ile ilgili en temel kuralı burada da hatırlatalım; ya tek kullanımlık mendiller ile ağız burun kapatılmalı, ya da yoksa ellerimizle değil kolumuzla ağzımız kapatılmalıdır. Sık hapşırma durumunda kıyafet değişiklikleri uygun olur. İstirahat her türlü gripte en iyi ilaçlardandır. Henüz bu gribe özgü tedavi edici ilaç veya önleyici aşılar geliştirilme aşamasındadır. Sağlıkla ve sağlıcakla… Haftanın Görgü Kuralı (Sırada yemek yeme adabına ilişkin kurallar…) “Sofra hazırlanırken yardımcı olmak, yemekten önce ve sonra elleri yıkamak, büyükler sofraya oturmadan sofraya oturmamak.”