Konya
°C
Yeni Meram

Bir paket yargıyla yapılabilecekler

Bir paket yargıyla yapılabilecekler- Hülya TOKLU- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
11.10.2019 01:47
10.10.2019 11:51
0
5630
ABONE OL
Af çıkacak mı? Yaklaşık 30 bine yakın mahkum ve mahkum yakını bu sorunun cevabını bekliyor. Dokuz ana başlıktan ve 256 faaliyetten oluşan yargı paketine bakıldığında şiddet dışı suçlardan hükümlü olan yaşlı, hamile ve çocukların cezalarının evde infazına imkan tanınması, bazı ağır suçlar hariç 15 yaşından küçük çocuklar için özel mekanizma getirilmesi, ceza mahkemelerinin 24 saat esasıyla hizmet vermesi öngörülüyor. Şunu da eklemekte fayda var, bunların yanında pasaport tahditleri kalkıyor ve 15 yıllı dolduran avukatlara da yeşil pasaport veriliyor. Avrupa Komisyonu’nun Türkiye raporunda da eleştirilen temel noktalarından biriydi: Cezaevlerinde henüz iddianamesi bulunmayan veya dava açılmasını bekleyen 57.000 kişi var. Uzun tutukluluk ve yargılama süreleri iç siyasette de hep eleştiri konusu. Yeni paket çok tartışılan ifade özgürlüğü alanını da genişletmeyi vaad ediyor. 3713 sayılı terörle mücadele kanununun terör propagandası suçunu düzenleyen 7. maddesinde değişikliğe gidilerek kanuna "Haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamalarının suç oluşturmayacağı vurgulanmaktadır" hükmü ekleniyor. Fakat aslına bakarsanız bizim yargımızın reform üstüne reform görmüş, deyim yerindeyse 'hayır dua almış hali' bu. 2002, 2006 ve 2015 yıllarında da yargı sistemi revize edilmiş, şu anki halini almıştı. Sokağa çıkıp herhangi bir alelade vatandaşa hukuk sistemimizdeki en büyük garabet nedir diye sorsanız, size İnfaz Yasası'nı söyleyecektir. Ve dahası 'cezasızlık' algısını... Şöyle ki, yakalanan hırsızlık şüphelisi adliyeye sevk ediliyor, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyor. 3 gün sonra yine suçüstü yakalanıyor, yine adliyeye sevk ediliyor, yine serbest bırakılıyor! Nasıl olabilir? Bununla ilgili olarak cezaların yeniden belirlenmesi öngörülürken, hırsızlık gibi suçlarda kısa süreli bile olsa hapis cezası getirilmesi hedefleniyor. İnfaz Yasası ile ilgili ayrıca çalışma yapılacağı söyleniyor. Şartlı ceza indirimi ve denetimli serbestliğin yeniden düzenlenmesi olarak adlandırılan teklif ise hükümlü ve tutuklu olanların kesinleşmiş hükümlerde, hükmolunan cezaların toplamından bir defaya mahsus olmak üzere 5 yıl indirim yapılmasını öngörüyor. Buna göre hükümlü ve tutuklunun indirim yapıldıktan sonra infazı gereken cezası kalmazsa salıverilecek. Düzenleme her ne kadar terör, tecavüz, kadın ve çocuğa şiddet kapsamasa da infaz rejimi uyarınca adli suçlarda cezanın yüzde 66'sının yatılması şartı yüzde 50'ye çekilecek! İşte bu noktada iki itirazım var! 1- Eğer cezaevlerinin 'ıslah' gibi bir maksadı varsa suçluyu ıslah etmek yerine onu 'bir defaya mahsus' affetmek yine bir 'cezasızlık' algısına yol açarsa, ya affetmek pişmanlık duygusu oluşturmak yerine ona yeni suçlar işlemek için kapı aralarsa? 2- Devlet nasıl olur da mağdurun mağduriyeti 'dağ gibi ortada durmaya devam ederken' 'hadi bu seferlik affettim' diyebilir? Suçlu, bu hareketin ardından (zannetmiyorum ama velev ki olsun) devlete olağanüstü bir bağlılık içine girebilir, örnek vatandaş da olabilir. Ama suçluya gösterilen bu 'tek seferlik' müsamaha mağdur tarafta 'devlet benim haklarımı korumuyor' algısına yol açarsa... Ya da diyelim ki çeşitli paketlerin içine konularak servis edilen 'aflar' suçluların ödüllendirildiği, günlük hayatın sorunları içinde kaybolan güçsüz, 'küçük' insanların ezildiği eleştirilerine sebep olursa... “Kötü bir adama iyilik etmek, iyi bir adama kötülük etmek kadar tehlikelidir.” der Plautus. Kişisel adalet anlayışım şunu söylüyor: Devlet benim mağdur olduğum bir hikayede suçluya ' senin cezanda 5 yıllık indirime gidiyorum' diyebilmek için o 5 yıllık sürede mağduriyetimin giderilmesi koşulunu koymak durumunda...
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.