Konya
°C
Yeni Meram

BİR BELA Kİ...

BİR BELA Kİ...-Behçet BÜYÜKGÖKMEN- Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
19.01.2021 01:40
18.01.2021 10:49
0
9718
ABONE OL
Arifler insanda altı farklı hassanın olduğunu söylerler. Bunların üçü insanın Rahmani yanını oluşturur. Diğer üçü ise insanın süfli/ şeytani yanını oluşturur. Akıl, vicdan ve ruh insanın Rahmani yanını oluştururken, zekâ, ego ve nefis süfli/ şeytani yanını meydana getirir. Aklı, vicdani ve ruhu öne çıkaranlar ile zekâyı, egoyu ve nefsi öne çıkaranlar yüz seksen derece farklı eylemler yaparlar. Bu oldukça önemlidir. Günlük hayattan birçok örneği tek tek ele alıp akıl/zekâ, ruh/nefis, vicdan/ego unsurlarının izini bulmak mümkün olacaktır. Bu aynı zamanda bireylerin ve topluca ahalinin rahmani veya süfli/şeytani yönlerinin toplam hayat içindeki oransal ağırlığı hakkında fikir verecektir. Bugün şişmiş egosu ile kendini çok zeki olarak gören kişiler hakkında bir iki kelam etmek istiyorum. Malumdur! İslam tarihinin en şedid kâfiri Ebu Cehil lakaplı kişinin asıl lakabı Ebul Hakem'dir. İslam’dan önce kendisine hikmetin babası denilen bu kişi nasıl olmuşta cehaletin babası olmuş. O okuma yazma bilmeyen herhangi bir bedevi değildir. Bilakis yönetici elitin reisi durumundadır. Şişmiş ego, azmış nefis ve bunları besleyen kıvrak bir zekâ. En önemli özelliği " kendini nasihatten müstağni" görmesidir. Nasihate ihtiyacı yoktur. Yani çok zeki bir adamdır hemen her şey hakkında malumat sahibidir, bu sayede şan şöhret, makam mevki ve büyük bir servete sahip olmuştur. Bir kısım yoksul zavallının ona nasihat etmeye kalkışması dehşetli bir hadsizlik ve cüretkârlık demektir, asla kabul edilemez. Ayak takımının nasihatine asla ihtiyaç duymaz. Müstağni olmak ihtiyaç duymamak demektir. Hemen hemen bütün bir servet ve şöhret ve makam ve mevki sahiplerini bekleyen büyük bela işte budur. Kendini nasihatten müstağni görmek... Bir bela ki... gözleri kör, kulakları sağır eder. Bir bela ki boynuna takıp zinciri gezdirir, alemde rüsva ederek. Ebu Cehil örneğine dikkat edilirse kıvrak bir zekâya sahip olmak onun cahillerin babası olmasına mani değildir. Hatta akıl yerine zekâyı kullandığı için cahillerin babası sayılmıştır. “Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır.” yani ego şişer, nefis azar. Allah muhafaza bir ülkede bu tür insanlar yönetim kademesinde etkili hale gelirse "vay başımıza gelenler" diye feryat etmek kaçınılmaz olur. Zannımca bugün dünya böyle bir afetin pençesinde kıvranmaktadır. “Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.” Halkın kendilerine emanet ettiği geçici makamlara kurulup bırakın nasihati, en hafif eleştiriye bile tahammül edemeyen kifayetsiz muhterisleri varın siz hesap edin.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.