Geçen haftalarda tarihimizin en büyük mimarlarından Mimar Sinan’ı andık. Yaptığı o büyük projeleri tekrar bir gözden geçirdik. Kolay mı bir ömre sığan 375 eser… Mimar Sinan’dan bu yana yüzyıllar geldi, geçti. Nice yeni eserler, nice ustalar yetişti. Kimisi usta Sinan’a yakıştı kimisi ise kemiklerini sızlattı. Üzgünüm ki sızlatan grup da bizler başı çekiyoruz. Peki Ağırnaslı Sinan’ı Mimar Sinan yapan neydi? Görkemli yapıları mı? Padişaha yakınlığı mı? O dönem işlerini ucuzdan yapması mı? Evet bunlar şuan için önemli kriterler olsa da sıradan bir askeri tarihe yazan kriterler başka idi. Öncelikle zekası, ustalığı ve en son zamana yenilmemesi… İşte bunlar onu sıradanlıktan kurtardı… Şöyle bir aracınıza bir atlayın ve gezmeye başlayın. Ereğli, Ilgın, Van, Erzurum, İstanbul, Edirne… O şehirlerin için de bir Sinan yaşar. İnsanlara ve çevresine yön verir. O bu şehirleri yüzyıllar önce şekillendirdi. Onun eserlerini ‘yaptım oldu’larla ya da daha çok para için yapmadığı apaçık ortadadır. O Osmanlı topraklarına eserlerini nakış gibi işledi. Sadece yapmayı değil yaşatmayı seçti. Eserleri hala dimdik ayakta… Bizler usta Sinan’ın kemiklerini bu özellikten yoksunluğumuz ile sızlattık. Yapmak için yaptık, ‘olsun bitsin’lerle bismillahı çektik… Nice eser olabilecek yapılar yapma fırsatı yakaladık ama eserden ziyade bir beton yığını oldular. Sonuç mu? Yaşadı ve bitti… İsim vermekten bir adım geri dursam da artık öldü diyebileceğim Konya Büyükşehir binası benim gönlümü sızlatanlardan… Daha yapılalı 40 sene olmasına rağmen tarihe karışıp gidecek. Keşke bir eser çabası ile zamanında bismillahı çekilseydi. Bu da bir derstir! Bu ülkenin güzel insanı gerekenleri heybene at … Şimdi önümüzde güzel bir belediye binası bizleri bekliyor. Ben umuyorum ki usta eller bu işi sırtlanacak. Yaşamak ve yaşatmak için bismillahı çekecek. Nice projeler ile yüzyıllara yeni mimar Ahmetler, Mehmetler ve Sinanlar yetiştirecek… Kimsenin dokunamadığı gerçek mimarlığa… Ustalara, hayallerine ve onların yaşayan eserlerine… Saygı ve hürmet ile…
BİLİNE