Konya
°C
Yeni Meram

DEVLETİN TEK KİMLİĞİ

DEVLETİN TEK KİMLİĞİ-Ayşe Hilal Savran-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
11.06.2019 09:24
0
8989
ABONE OL
TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ TÜRK MİLLETİ TÜRK BAYRAĞI TÜRK DİLİ   Yıllardır değişmeyen ama her seçim dönemi politik bir malzeme haline getirilen, aidiyetimizin mihenk taşları… Nereden başlasam bilmiyorum çünkü aşağı tükürsem sakal yukarı tükürsem bıyık. Her seçim dönemi kafası karışan hatta karıştırılan bireyler sizlere hatırlatmak istediğim şeyler var!   Artık olaya nereden bakarsanız orası sizi ilgilendirecektir. Seçim dönemleri en çok rahatsız hissettiğim süreçlerin başında gelmektedir.   Peki neden? Öncelikle sömürülmeye en açık olduğumuz zaman dilimleri, duyguların tavan yaptığı, galiz yaklaşımların alevlendiği, kaş yapayım derken gözü çıkarmaya hatta oymaya kadar uzanan eza verici sonuçlar.   Özellikle 31 Mart yerel seçimler sonrası bu durum daha çok patlak verdi. Kutuplaşmak adına, bölünmek adına seçmenlerin birbirine olan düşmanlığı asla yadsınamaz. Yok diyen külliyen ziyandadır. Zaten inkar ediyorsa bütün doktorların tedavisine evet demelidir. Yaşanılan ne varsa her şeyin ispatı bugünlerde!   Özellikle yenilenme kararı verilen İstanbul seçimleri işin cılkının çıktığı tek zirve!   Seçim sadece İstanbul’a değil tüm Türkiye’ye sirayet etmiş durumda. Tabloya bakılınca yerel seçim, seçmen kitlesine bakılınca ise sanki bir genel seçim!   Burada herkes duracak işte ya da duracağı yeri iyi belirleyecek. Özellikle bugünlerde bu sancılı süreç gelecek adına felaketlerinde başlangıcı olacak mı diye de düşünebilirsiniz. Eğer düşünüyorum diyorsanız bilin ki haklılık payınız oldukça fazla!   Nedeni gayet açık aslında, İstanbul seçimi üzerinden yeni bir seçim sürecine odaklanmak ayrıca bu noktada toplumun ferasetine en büyük zarar vermektedir. Birilerine her şey güllük gülistanlık olsa da durum tehlike arz etmektedir. Çünkü bu süreçte halk daha da ötekileştirilmekte ve tüm Türkiye’ye bu durum aşılanmaktadır. Zararı verenlerden ziyade görenler yani sen ve ben, biz…   Bu süreçte adayların dili ve söylemleri toplumu ya bir kıyıma sürüklüyor ya da huzura ev sahipliği yapıyor. Adayları yakından takip ediyorsanız ne demek istediğim en net hali ile anlaşılır. Bu süreçte gözüme çarpan Cumhur İttifakı Adayı Binali Yıldırım’ın Kürdistan söylemi oldu.   Anlayamadığım tek nokta bu söylem neden her seçim dönemi önümüze getirilir ki? Halbuki 31 Mart öncesi bu noktada herkesin tavrı gayet netti. Kürdistan hülyasına kapılanlara K.IRAK Bölgesel Kürt Yönetiminin olduğu topraklar işaret edilmişti. Eminim bu süreçten kast edilen Kürt halkı da sıkıldı. Onlara göre de kolay değil bebek katili ile aynı tabloda yer almak ya da tüm Kürt vatandaşları PKK’lı gibi görüp bu uğurda terör örgütü ile iltisakı olmayanları zan altında bırakmak.   Ayrıca diğer husus ise bu duruma sessiz kalan çoğunluğun Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’nun HaberTürk TV’de katıldığı programda Selahaddin Demirtaş ile olan söylemlerine kayıtsız kalmaması oldu. Nereden bakarsan bak iki ucu çoklu denklem! Nereye çekerseniz oraya gider. Asıl olan, hatırlatmak istediğim anayasada güvence altına alınan altın madde de saklı. Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes TÜRKTÜR.  Evet, tamda burada aslında ne anlatılmak istendiği, bizlerin yıllardır kabul ettiği, gerçek olan tek şiar. O halde bunu bilen topluma yeniden bir şeyleri kabul ettirmeye çalışmak neye kast öyleyse? Kabuk bağlayan yarayı kaşımak ezelden beri süregelen bu tartışmayı nereye götürecek bilinmez. Ama bilinen ve bilinmesi gereken tek şey TÜRKİYE CUMHURİYETİ; TÜRK MİLLETİ, TÜRK BAYRAĞI, TÜRK DİLİ’NDEN ibarettir. Nitekim gerisi bölücülüğe işarettir. Buda böyle biline!
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.