Şiir yüklü bir gezi!

Kimi dost, öğrenici, arkadaş ve okurlarım bu sıcak Anadolu bozkırında serinleyebilmek için şiirsel yaklaşımlarla dizelerimden örnekler yansıtmamı istiyor; başım, gözüm üstüne.
Şiir, umuda ve yeni yaşamlara doğru yolculuk, kulaç atmak ya da kanat açmaktır. Yaşamın ta kendisi, anlamı, rengi, müziği ve ruhudur. Öncelik, “Milattan Önce de Böyleydi Sevgi’den bir kaç kıt’a, sonra diğerlerinden.
■ Dağlar, denizler kadar yalnızlık;
Gece, gündüz ıslık çalar yalnızlık.
Nerde masal akşamları, nerede o sıcak bakış,
Umutlar üşüdü, bahar, bahar değil, kış!
Dili yok, gözü yok duvar yalnızlık,
Gece, gündüz ıslık çalar yalnızlık.

Hüzünlü şarkılar söylenir her akşam,
İki gözü, iki çeşme bir yaşam…
Kaf Dağı’nın arkasında bulduk gerçekleri,
Hayalleri, tomur tomur dallarda yaşadık.
Hasret hasret açtı, sevgi çiçekleri
Yıllar yılı gözyaşıyla suladık.

Senin alaca karanlıkta sallanan güzelliğin,
Bu taş aynaları çatlatan, korkusuz.
Düşünceler yumağında sonsuza değin,
Al götür, gözlerimi sorgusuz,
Yoktan var etmek bir Tanrıya vergi;
Tut ki mavi ötelerde Mayıs düşlü sabahlarım
Milâttan önce de böyleydi, sevgi.
■ Özlemin şiiri
Neredeyse alıp getirir,
İç Anadolu’da bir bozkır şehrine;
Alıp getirir seni bu aşk.
Haritaların güneyinde komaz,
Gözünün yaşına aldırmaz,
Kuş gibi alıp getirir.
■Ayrılığın fotoğrafı
Benim ikiye bölünmüşlüğümü gör;
Hiçbir şey eskisi gibi değil,
Daha da döküldü saçlarım,
Tutma avuçlarımı yanarsın,
Gel de ne hallere düştüm gör,
İlk bakışta anlarsın.
■ Mavi Şiir
Maviyi ikiye böldüler
Birini ben aldım.
Öbür maviyi balıklar kaçırdı
Bir tuttum denizleri sen çıktın.
■ İnadına aşk
Bu bir ayrılıktı, belki davetti;
Söylenecek şarkıları vardı, susmadılar
Trenler öttü gün doğusundan, üç kez el etti
Ve ayrıldılar.
Ve sonralar içinde çırpındı bu ilk,
Bütün yol ağızlarında buluştular yeniden,
Daha bir ezik.
■ Sabah,
Usandı yıldızlar gökyüzünde,
Güneşi çağırdılar.
■ Konya ovasının uçaktan çekilmiş fotoğrafı;
Bir sarı döşek sermişler altına,
Yat uyu!
■ Duruşma
Bilemezsin sayın yargıç,
Bilemezsin bay savcı,
Yasanızda adı geçmez suçumun
Yaz kâtip, yaz kardeşlik,
“Biri düşüncelerini bıçaklıyor” yaz!
■ Güdümlü mermi
Gelip yüreğinin ortasına düşeceğim,
Anlayacaksın çılgın sevgimi.
Ben duygularımın ayarladığı,
Güdümlü mermi.
■ Sevgi
Neyi mi esirgedim senden
İstedin gençliğimi verdim.
■ Üstün Sevgi
Alacakaranlıkta alıp götürecekler beni
Uyanma.
■ Sevgiden öte
Aynalara bakma kadınım
“Seni senden kıskanırım”
Mektup
Gelirsen baş üstünde yerin var;
Gelmezsen de sağ ol.
Yeter ki unutma beni,
Vefalı ol
(A.Rıdvan Bülbül)