Aziye Camii, geç dönem Osmanlı mimarisinin Konya’da yaşayan eserleri arasında yer alıyor. Aziziye Camii Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Mehmet Pıçak, “1671 yılında inşa edilen sonrasında 1874 yılında tekrar yangın sonrası inşa edilen caminin sivil toplum kuruluşları bünyesindeki temsilcisi olarak görev yapmaktayız. Aziziye Cami Koruma ve Yaşatma Derneği, camimizin temizliği düzen intizamı ve tanıtılması ile alakalı organizasyonları ve faaliyetleri yürütmektedir” şeklinde konuştu.
Türk –İslam Kültüründe büyük bir öneme sahip olan camiler gerek Selçuklu gerekse de Osmanlı Devleti döneminde sadece ibadetlerin yerine getirildiği bir mabet olmasının yanı sıra kültürel etkinliklerinde gerçekleştirildiği birer kültürel mekânlar olarak dikkat çekiyordu. Aziziye Camii Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Mehmet Pıçak, derneklerin toplumsal yaşamdaki önemine değinerek, “Dernek olarak eğitim öğretim çalışmalarına desteğimiz devam etmekte” dedi. Pıçak, Aziziye Camisinin yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilmesinin tarihimiz ve Türkiye’nin tanıtımı için önemine değinerek, “Aziziye Camii Koruma ve Yaşatma Derneği olarak bizler yurt içinden ve yurt dışından ülkemize gelen yerli ve yabancı turistlerin camimiz ziyaret etmesi ve bu tarihi atmosferden faydalanmasını sağlamak için çeşitli organizasyonlar yürütüyoruz. Sivil toplum kuruluşu olarak bölgemizdeki belediyelerle Diyanet İşleri Başkanlığı ile ve bölgenin diğer aktör temsilcileri ile değerlendirmeler yaparak camimizdeki programları zenginleştirmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“Camilerde mülk ve işletme şartları farklılık gösteriyor”
Camilerin mülk ve işletme şartlarının farklılık gösterdiğinin altını çizen Pıçak, “Bildiğiniz üzere camiler farklı stratejileri ve sistemleri olan kurumlar. Mülk ve işletme olarak farklı olan kurumlar. Aziziye Cami mülkü vakfa ait bir camidir. Cami Ahmet Efendi Vakfı mülkü olup mülkün kullanımı da Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edilmiştir. Vakfın vakfiyesinde caminin giderlerinin karşılanması mevcut ve etrafında bulunan han hamam İşhanı iş merkezleri dükkânların gelirlerinin cami için ve burada okuyan talebeler için Vakfiyesi mevcut sonrasında da işletmesini şu anda Diyanet İşleri Başkanlığı personelleri ile yapmaktadır” şeklinde açıkladı. Başkan Pıçak, vakıf olarak en büyük gayelerinin vatandaşların huzurlu ve temiz bir ortamda ibadetlerini yerine getirmeleri olduğunun altını çizerek, “Bizim Aziziye Camii Koruma ve Yaşatma Derneği olarak en büyük gayemiz gelen vatandaşların temiz ve huşu içerisinde ibadetlerini yapabil yapabileceği bir ortamı sağlamaktır.” dedi. Pıçak, ecdadın yaptığı eserleri korumanın huzurunu taşıdıklarının altını çizerek, “ Bizim amacımız ecdadımızın başta İslam Alemine daha sonra tüm insanlığa kazandırdığı bu eşsiz eseri koruyarak gelecek nesillere iletmektir. Yoksa hattı zâtında böyle mucizevi ve muhteşem bir eseri dünyaya kazandıran ecdadımızın yapabildiğinin yüzde biri bile etmiyor. Yapmaya çalıştığımız şey ancak bu bile büyük bir fayda diyerek bu hizmeti sürdürüyoruz.” şeklinde konuştu. Aziziye camisinin restorasyonundan da bahseden Pıçak, cami restorasyonunda altın kullanıldığına da dikkat çekerek, “Camimiz pençeleri kapısından büyük olan ender eserler arasında yer alıyor. Bundan dolayı içeriye ışığı en fazla alan ibadethanelerden. Ayrıca restorasyonu sırasında 6 ile 7 kilogram arası altın kullanıldığı da biliniyor”dedi.
Kaynak: yenimeram.com.tr (Şerife KAYA)
Yatırımcı Dolar’dan kaçtı Altın’a yöneldi
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.