Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kalaycı, TBMM Genel Kurulu’nda 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ve Kesin Hesap Kanun Teklifleri üzerine MHP Grubu adına yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin Türkiye’ye siyasi istikrar, güven ve güçlü bir yönetim yapısı kazandırdığını vurguladı. Konuşmasında esnaf ve sanatkârların desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Kalaycı, AVM ve zincir marketlere yönelik düzenleme yapılması, POS komisyonlarının düşürülmesi ve vergi-prim borçlarının yapılandırılması çağrısında bulundu. Çiftçilerin yüksek girdi maliyetleri nedeniyle zorlandığını ifade eden Kalaycı, Konya Ovası başta olmak üzere su sorununun çözülmesinin hayati önemde olduğunu aktardı.
Toplumda artan yolsuzluk ve ahlaki yozlaşmaya dikkat çeken Kalaycı, yolsuzluk cezalarının ağırlaştırılması, şeffaflık ve etkin denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Sayıştay raporlarının daha etkin denetlenmesini ve “Türkiye Denetim Kurumu” kurulması tavsiyesinde bulundu.
Konuşmasında Terörsüz Türkiye hedefinin devlet politikası hâline geldiğini ifade eden Kalaycı, milli birlik ve kardeşliğin güçlendiği yeni bir döneme girildiğini ifade etti.
Kalaycı konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi istiklalimizin, güvenliğimizin, millî birlik ve dayanışma kararlılığımızın hem güvencesi hem de güç kaynağıdır. Türkiye, yeni yönetim sistemiyle diplomasiden ekonomiye, enerjiden savunma sanayiye, sağlıktan kültüre, terörle mücadeleden egemenlik çıkarlarımızı müdafaaya kadar her alanda göz doldurmuştur. Türkiye, çok yönlü ve insani dış politika anlayışıyla bölgesel gelişmelerin belirleyicisi, küresel düzeyde etkili bir aktör konumuna gelmiştir. Uluslararası sistemin giderek daha büyük belirsizliklere sürüklendiği bir dönemde Türkiye’nin izlediği etkili diplomasi dünya başkentleri tarafından yakından takip edilmektedir.”
2026 yılında Türk Devletleri Teşkilatı 13’üncü zirvesi, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi, COP 31 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı Türkiye’nin başkanlığı ve ev sahipliği ile gerçekleşecektir. Ayrıca, Antalya Diplomasi Forumu, her yıl çok sayıda devlet ve hükûmet başkanlarının ve bakanların katılımıyla ve başarıyla gerçekleştirilmektedir. Küresel sistemin daha adil ve kapsayıcı bir hâle gelebilmesi Türk dış politikasının öncelikleri arasında yer almaktadır. Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle, dünya 5’ten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür. Türkiye, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası kuruluşların yeniden tanzimi hususunda etkili bir diplomasi yürütmektedir. Milliyetçi Hareket Partisi, Dünyaya meydan okuyan ABD-İsrail şer koalisyonuna karşı akla, diplomasiye, siyasetin ruhuna, coğrafi şartlara ve yeni yüzyılın stratejik ortamına en uygun seçenek olarak Türkiye, Rusya ve Çin’den müteşekkil “TRÇ” ittifakının inşa edilmesini önermektedir. Bizim dış politika vizyonumuzu Çift Başlı Selçuklu Kartalı simgelemektedir. Hem doğu hem batı diyoruz, iki tarafı da kucaklıyor, iki yöne de bakıyoruz. Şoför esnafı, yenileyeceği araç ve kullanacağı yakıta ilişkin verginin farklılaştırılması suretiyle desteklenmelidir. Ayrıca esnaf ve çiftçinin emeklilik prim gün sayısı 7200’e düşürülmelidir. Tarımda üretim planlaması ve destekleme konusunda devrim niteliğinde düzenlemeler yapılmış ve bütçeden tarıma ayrılan kaynaklarda önemli artış sağlanmıştır. Ancak, ürün fiyatlarının düşüklüğü ve mazot, elektrik, gübre, yem fiyatlarının yüksekliği çiftçilerimizin başlıca şikâyetidir. Yüksek girdi maliyetleri altında üretimini fedakârca sürdüren çiftçimizin, besicimizin ve süt üreticimizin gelirini artıracak ve daha fazla üretmesini sağlayacak ilave tedbirleri uygulamaya koymamız lazımdır. Sürdürülebilir bir tarım ve verimlilik için havzalar arası su transferi yapılması zorunluluktur. Orta Anadolu’nun, özellikle de çölleşme riski altındaki Konya ovasının suya kavuşturulması acil bir ihtiyaçtır. Konya kapalı havzasında 684’e ulaşan obruklar can ve mal güvenliğini de tehdit etmektedir. Ülkemizi petrol ve doğal gaz boru hatları, bölünmüş yollar, otoyollar ve demir ağlarla ören, dağları delik deşik edip onlarca tüneller açan bir iktidar şüphe yok ki Konya Ovası’na da suyu kolaylıkla getirir. Yapılacak harcamalar, üretim ve verimlilik artışından sağlanacak gelir ile kısa sürede amorti edilecektir. Gerekirse, Konya yatırımlarına ayrılan kaynağı bu işe aktarın, daha ötesi çiftçimiz destek almayalım yeter ki suyu getirin diyor. Su hayattır. Su yoksa hiçbir şeyin kıymeti yoktur. Hiç olmazsa, kışın denizlere boşa akıp giden suları Konya havzasına çevirerek yer altı sularımızı ve göllerimizi beslememiz gerekmektedir. Ayrıca su zengini olmayan ülkemizde bir damla suyun bile heba olmaması için yağmur hasadı yapılmalı, sulama kanalları kapalı sistemlere dönüştürülmeli, sulama organizasyon altyapıları iyileştirilmeli, basınçlı sulama sistemlerine verilen destekler etkinleştirilmelidir. Siyasi partilerin ve siyasetçilerin gelir kaynaklarının ve seçim harcamalarının etkin bir biçimde denetimi temin edilerek kamuoyunun bilgisine sunulması sağlanmalıdır. Milletvekillerinin yapamayacakları işlerin kapsamı genişletilmeli, milletvekilliği dışında elde ettikleri gelirlerin beyan edilmesi temin edilmelidir. Milletvekili dokunulmazlığı, kamu vicdanının kabul edeceği makul esaslara bağlanmalıdır. Kamu ihale sistemi, imar düzenlemeleri, mal bildirimi, bilirkişilik, kamu görevlilerinin yapamayacağı işler gibi hususları düzenleyen mevzuat gözden geçirilmeli, bu müesseseler şeffaf ve denetlenebilir olmalıdır. Kamu idarelerine dair Sayıştay denetim raporlarının ve kesin hesap kanun tekliflerinin ayrı bir Komisyon tarafından görüşülmesi sağlanmalıdır. Yolsuzlukla mücadelede, kamu yönetiminin; yasallık, verimlilik, etkinlik, tutumluluk, şeffaflık ve hesap verme sorumluluğu ilkeleri çerçevesinde iyileştirilmesinin yanında etkin bir denetim sisteminin varlığı büyük önem arzetmektedir. Denetim sistemimizin görev, yetki, sorumluluk ve kurumsal yapı itibarıyla etkinleştirilmesi, “Türkiye Denetim Kurumu” oluşturularak, teftiş ve denetim birimlerinin bünyesine alınması uygun olacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak tüm kariyer meslek mensupları özlük haklarının zaman geçirilmeden iyileştirilmesi gerektiği görüşündeyiz. Kariyer personelin merkez taşra diye ayrılmasını da doğru bulmuyoruz. Ayrıca, kamu mühendis ve diğer teknik elemanları ile akademik personelin aylıklarının, yürüttükleri hizmete mütenasip olmaktan uzak olduğu açıktır. Müdür ve müdür yardımcıları, şefler ve diğer kamu çalışanlarının da durumlarının değerlendirilmesi uygun olacaktır. On İkinci Kalkınma Planında, kamu personel mevzuatının statü ve sınıflandırma kriterleri dikkate alınarak geliştirilmesi, ücret sisteminin sadeleştirilmesi, ücret düzeylerinin görev ve sorumluluk esasına dayalı olarak yeniden düzenlenmesi öngörülmektedir. Bu kapsamda, kamuda statü ve istihdam karmaşasını giderecek ve ücret adaletini sağlayacak, bir kamu personel sistemi oluşturulması gerekmektedir. Memur ve memur emekli aylıkları 2024 yılında yüzde 78,1, 2025 yılında yüzde 28,9 oranında artırılmıştır Kamu çalışanlarının aylıklarına ocak ayında yapılacak artışta bütçe imkânları çerçevesinde ilave refah payı verilmesi uygun olacaktır. Ayrıca birinci dereceye gelen memurlara 3600 ek gösterge verileceğine de inanıyoruz. Asgari ücret tarihi bir reformla 2022 yılından itibaren vergi dışı bırakılmış ve tüm çalışanların asgari ücret kadar gelirine vergi istisnası getirilmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak 2026 yılında uygulanacak asgari ücretin belirlenmesinde çalışanların geçim şartlarının göz önünde bulundurulacağına inanıyoruz. Türk milleti hem gaziliğin hem de şehadetin yuvasıdır. Şehitlerimiz ve gazilerimiz, milletimizin asırlarca dimdik ayakta durmasının yegâne dayanakları ve ikamesi olmayan güçleridir. Şehit ailelerine ve gazilerimize toplumda kendilerine yaraşır bir hayat seviyesi sağlamak, devlet ve millet olarak vazifemizdir. Şehitlerimizin anne ve babalarının aylıklarının artırılması, şehit çocuklarının hepsine iş imkânı verilmesi, gazilerimize ikinci istihdam hakkı ve ÖTV’siz araç alma imkânının sağlanması ve rütbeli vazife malullerinin hak kayıplarının giderilmesi görüşündeyiz.
Türkiye milli birlik ve kardeşliğin tahkim olduğu, barış ve huzurun kalıcılaşacağı bir döneme girmiştir. Terörsüz Türkiye, devlet politikasına dönüşen milli ve tarihi bir hedeftir. Bazı provokasyonların varlığına, iç ve dış kaynaklı sabote etme girişimlerine, bazı kara propaganda, istismar ve iftiralara rağmen aşama aşama, sonuca doğru gidilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı, birliği, egemenliği ve tarihi müktesebatı her türlü düşüncenin üstündedir. Türkiye Cumhuriyeti milli ve üniter bir devlettir. Türk milleti ayrılık kabul etmeyen tarihi, kültürel ve beşeri bir bütündür. Ay yıldızlı al bayrağımız, bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin sembolüdür. Türkçemiz, bizleri bir arada tutan dilimizdir. İstiklal Marşımız, kahramanlık ve bağımsızlık destanımızdır. Türkiye Cumhuriyeti, ebedi vatanında milli varlığını, milli birliğini sonsuza kadar koruyacaktır. Türk milleti bin yıldır kardeşçe yaşadığımız bu vatanda hiçbir sebebin ayrıştıramayacağı kadar kaynaşmıştır. Siyonist emperyalist hiçbir komplo, senaryo ve oyun, hiçbir yalan ve dedikodu aramıza giremeyecek, millet çınarında buluşan ebedi dost ve kardeşliği bozamayacaktır.”
Kaynak: HABER MERKEZİ
Konya’daki uyuşturucu operasyonunda yakalanan iki şüpheliden biri tutuklandı
1
Avrupa’nın en gelişmiş savaş uçağı Konya’ya iniş yaptı
134073 kez okundu
2
Konya’daki o markaya ait peyniri yemeyin! İfşa oldu
129589 kez okundu
3
Konya’da metrelerce kuyruk oluştu
114198 kez okundu
4
Meram Belediyesi’nden Dünya Günü’nde doğaya çifte dokunuş
112703 kez okundu
5
Bakanlık duyurdu! Konya’daki o markalar tağşiş ürün satıyormuş
109571 kez okundu
6
Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde Hemşirelik Haftasında çifte bayram
69043 kez okundu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.