İnanın, Yerli Otomobil Fabrikasını hak ettik!

Konya yatırım yapacakların kaybetmeyeceği bir şehir olarak anıldı. Anılmak elbette yetmiyor. İşin sonucuna bakılması gerekiyor.
KOBİ Başkenti olarak anılmasının yanı sıra, bundan böyle Fabrikalar şehri olarakta anılacak Konya.
Fabrikaların bacaları tütmeye çoktan başladı. Kimi ararsanız Konya’da. Zaman, Konya zamanı denilen bir zaman!
Hayalden gerçeğe dönüşümün başladığı 1954 yılından, yani 19 Eylül 1954 Konya Şeker Fabrikasının açılmasından bu yana tam 62 yıl geçmiş. Bugün yüzlerce fabrikası olan 30 bin kişinin istihdam edildiği, dünya’da 50 kadar devletten daha büyük bir yüzölçümüne sahip bir şehirde yaşıyoruz.
Yahya Kemal’in, ” İnsan bu alemde hayal ettiği müddetçe yaşar” dizesine uygun olarak, Konya, şehirlerin bu alemde hayallerini gerçeğe dönüştürmesiyle yaşayabileceklerini, ayakta kalabileceklerini ispat eden şehirlerden birisi.
Şehir yüzölçümü olarak, hinterland olarak, gelişme olarak, azim, sebat ve fedakarlık olarak her türlü gelişmeye yüzyıllardan beri hazırdı.
Konumu, şehrin kuruluşunun avantajları, şehir sakinlerinin gelişmeden, büyümeden, seslerini duyurmadan yana olan bakış açıları, tarihin der döneminde şehre artı bir şeyler kattı.
Konya, Selçuklu’dan itibaren gözde bir şehirdi.
Başkentti…
Sanat ve ticaretin merkeziydi…
Ana yolların kesiştiği ve kıtalara dağıldığı bir şehir olarak, daima önem arz eden, merak edilen, gezilip ve görülme isteği duyulan bir şehirdi.
Hayalleri olan bir şehir olarak, tekrar dikkatleri üzerinde toplamaya başladığında, ulaşımda büyük adımlar attı.
Akdeniz’e ulaşmak için gün sayar hale geldi.
Bu özelliklerin bir araya geldiği bir şehir olarak, daha büyük ve daha gerçekçi hayallerin konuşulduğu ve şehre kazandırılmak için bir araya gelinmesinin şart olduğu bir dönemi yaşamayı başladı.
Bu dönem Yerli Otomobil Fabrikasının Konya’ya kurulması çalışmalarının yapıldığı bir dönemi kapsıyor.
Bu işin talibi çok…
Ağırlığını hissettirenlerin, ağırlıkları gerçekten oldukça ciddi… Bu konu, ağızlara bir parmak bal çalınacak, geçmişin yerli otomobilleriyle görüntüler çektirilip, paylaşılacak ve sonra da yapılan onca proje çalışmasına, göz nuruna, emeğe, dökülen alın terine, uykusuz geçirilen gecelere elveda denilecek bir zaman dilimi değil!
Konya sanayisi gurur veren ve gurur duyulan bir sanayi.
Ekonomik savaşlar, ekonomik yarışlar, yönlendirmeler, masa başında kaybedilen proje tercihleri, bu şehre çok şey kaybettirdi.
Gerçekçi tercihlere, hakkını teslim eden yaklaşımlara bel bağlayan, beni görsünler, halimi anlasınlar, yüzümü okusunlar diye bekleyen bir şehirden bahsediyoruz.
Yerli üretim ve endüstri noktasında bende varım, buradayım diyen bir şehir Konya…
Konya bir koltukta birden fazla karpuzu rahatlıkla taşıyabilen bir şehir.
Tarım şehri olarak başladığı mücadelesinin yanına sanayi şehrini, kültür şehrini ve turizm şehrini ilave etmesi ve her birini taşıyabilecek güce ve kapasiteye sahip olmasını görmek gerekiyor.
Konya bir marka şehir.
Bu marka şehirde birlik ve beraberlik havası kaybolmadığı sürece, sektör yöneticileri, üreticiler, yüreği Konya için çarpanlar samimi bir şekilde el ele verdiği sürece Konya’nın aşamayacağı hiç bir problem yok sevgili okurlar!
Yerli Otomobil Fabrikasının akıbeti, nereye kurulacağı sanıyorum 65. Hükümetin kararına bağlı görülüyor. Yerli otomobil fabrikasını isteyen Konya olarak göstergelerimiz, çalışmalarımız, proje üzerinde çalışan isimsiz kahramanlarımız ellerinden gelenin çok daha fazlasını yaptılar.
İnanın, Yerli Otomobil Fabrikasını hak ettik!
Madem ki, Sezar’ın hakkı Sezar’a verilecek…
Bu hak, yatırım yapacakların kaybetmeyeceği bir şehre, yani Konya’ya verilmelidir!