Konya AÇIK 33°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
TORKU BİSKÜVİ

ÇANAKKALE ZAFERİ NEDENİYLE DİYANET’İN VE ATATÜRk‘E ANLAŞILMAZ TAVRI!

ÇANAKKALE ZAFERİ NEDENİYLE DİYANET’İN VE ATATÜRk‘E ANLAŞILMAZ TAVRI!-Ümit Sürmeli-Yeni Meram Gazetesi

Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kim kurdu?
ATATÜRK.
Ne zaman?
3 Mart 1924 tarihinde çıkarılan 429 numaralı kanunla Diyanet İşleri Başkanlığı kuruldu.
Sayesinde krallar gibi yaşıyorlar.
Sayesinde tam 7 tane bakanlığın bütçesine eşit devasa bir bütçeyle işlerini sıkıntısız sürdürüyorlar.
Demiyorlar ki!
Okulsuz, dersliği yetersiz, öğrencileri yarı aç yarı tok sınıflara gelen ve sırtı açıkta, ayağı soğukta onlarca öğrenciye, bu devasa bütçemizden milyarları, Milli Eğitim Bakanlığı’na aktaralım ve minicik çocuklar yararlansın!
Ama olur mu? Sadece bu bütçeden, dini eğitim görenler yaralanabilirler.
Bilmezler ki, Kurtuluş Savaşı boyunca ve Cumhuriyetin ilanından sonra da, Mustafa Kemal Atatürk’e, Rıfat Börekçi ile birlikte onlarca din adamı da destek oldu.
Cumhuriyet döneminde Atatürk’ün yanında yer alan, devrimlerinde onu destekleyen din adamlarını, şimdinin Diyanet İşlerinin din görevlileri, onları ne ile suçlayacaklar?
Tanıdıkça o dönemdeki vatansever din adamlarını, verdikleri destekleri okudukça ve öğrendikçe acaba biraz üzüntü duyarak yanlıştan dönecekler mi?
Vatanımızı bize kazandıran, özgürlüğümüzü veren, emperyalistlerden kurtaran, borçsuz, para dilenmeden tarımda, hayvancılıkta, sanayide, kara, hava ve demiryollarında, ticarette Türk Milleti’nin dünyada saygınlığını artırarak hak ettiği yere ulaştıran, yalnız savaş meydanlarında değil, eğitimden sağlığa, kadın haklarından, siyasal ve sosyal yaşama bize çağ atlatan bu özel lidere bir Fatiha, bir teşekkürü çok görmeyelim.
Yüce Tanrının gazabı bir gün elbet üzerimize yağacaktır.
Çünkü yaratan asla nankör, dalkavuk, yalancı, riyakar, kul hakkı, masum hakkı, hayvan hakkı yiyenleri affetmez!
Konyamız’ın belediye başkanları, 15 yıl boyunca, afişlerde 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi’ni Atatürksüz hazırlattılar.
Onların derdi neydi bilmiyorum!
Çünkü 29 Ekim 1923 tarihinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin belediye başkanları onlar! Atatürk tarafından kurtarılan vatanın evlatları. Unutmasınlar!
Mustafa Kemal, Çanakkale’de Seddül Bahir, Conkbayırı, Çimentepe, Anafartalar Savaşları’nın komutanı idi.
Savaş olurken geziye çıkmayı aklından bile geçirmeyen, savaşı en modern teknoloji ile koltuğunda izleyerek, alınan yerlere bakıp bakıp keyiflenen bir başkomutan değildi. Bir tepenin alınışında ilerlemeyen erlere ne duruyorsunuz? demişti.
-Yağmur gibi kurşun yağıyor, komutanım sözü üzerine,
– Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum, diyerek erlerden önce, en önde ileri atılmış ve o tepeleri almıştı.
Ne dersiniz sayın hoca efendiler?
En öndeki bu komutanı acaba hangi güç korudu?
En önde çarpışırken, kurşunu tam kalbinin üzerindeki saatine, hangi güç isabet ettirdi de ölmedi?
Görevliydi beyler! Görevliydi.
Türk Milleti’ni dünya haritasından silmek isteyen emperyalist devletlere ders vererek, belediye başkanı, vali, bakan, vekil olmanız, partilerin il başkanı olmanız, her sözünüzü geçirmeniz için bu güzel vatanın kurtarılıp, sizlerin de bol bol sefasını sürmeniz için görevliydi.
Bence her akşam ona Fatiha okuyup, Yüce Yaratana teşekkür edip öyle uyumak, her Türk vatandaşının görevi olmalı.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Güzel insanlar biriktirin hayatınızda…

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0