747. YILINDA VUSLAT

Medar-ı iftiharımız Konya'mızda meftun Hz. Mevlana Celalettin Rumi'nin vuslatının 747. yılındayız. Kendi deyimiyle Şeb-i Arus( Düğün Gecesi)'un yıldönümü. Koranın gündemi tamamen meşgul ettiği bir ortamda vuslat. Covid- 19 aşısının geliş tarihinin konuşulduğu vuslat. Aşı yaptırmak ya da yaptırmamak ikileminde bir vuslat... Örnekler uzatılabilir. Ancak şehirlerin değerleri böyle zemin ve zamanlarda belli oluyor. Şehirlere isim veren, şehre mana katan, şehirle ismi bir anılan zat-ı muhteremlerin kıymeti bir kez daha ortaya çıkıyor. 747. vuslatta şehirde vuslat havası yok. Ticaret ehli insanlarda bir beklenti zaten yok. Anma programları öncesinde tacirler tarafından Mevlana Kültür Merkezi önünde kurulan çadır yok. Son gün 17 Aralık'taki insan selini ancak alabilen Spor ve Merkezinin kapıları kilitli. Korana illeti bitene kadar merkez maske takmış ve mesafe kuralına uymuş, temiz bir şekilde bekliyor. Tabii ki kapısı kilitli. Kültür Bakanlığının açıklamaları doğrultusunda 30 kişiyi geçmeyen bir dua ile açılışın akabinde akşam seyircisiz sema ve kapanışta MKM'de Şeb-i Arus gecesi anması ve sema... İhtifaller bu şekilde tamamlanacak. '30'u yadırgamayalım. Virüs illeti geçene kadar da alışalım. Otuz kişi ile nikah, otuz kişi ile düğün, otuz kişi ile öncelikli programlar ve otuz kişi ile cenaze merasimi. Allah korusun, sayılarını eksik etsin. Hatta bazı cenazelerde astronot görünümlü cenaze görevlileri. Bu olumsuz ve istemediğimiz ortamı lehimize çevirmenin tam da zamanı. Mevlana ortak değerimiz. Salgından dolayı hareket mekanizmamızın kısıtlandığı bu dönemde durağanlığı fırsata çevirmeliyiz. Büyükşehir Belediyemizin çok önemli projelerinden biri olan Mevlana Alanının Kentsel Dönüşümü projesine hız vermek gerekiyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın destekleri ile hayata geçirilecek projenin gelecek yıl Mevlana ihtifalleri öncesine yetiştirilmesi lazım. Bir diğer konu Mevlana Türbesi etrafında yer alan yapıların hemen hemen tamamı eski ve görümü çok kötü durumda. O zaman tez elden Mevlana Müzesi civarında yer alan Şehit Nazım Bey Caddesi, Mevlana Caddesi, Aslanlı Kışla Caddesi,  Türbe Sokak, Selimiye Sokak vb. yerlerin bina cephelerinin sağlıklaştırılması lazım. Büyükşehir Belediyemizin Alaaddin Bulvarı etrafında uyguladığı ve beğeni toplayan cephe sağlıklaştırma projesinin Mevlana civarında uygulanması. Bir önemli konu da Konya Müzesinin yapımı. 3 milyona yakın insanın ziyaret ettiği Mevlana Türbesi dışında da insanları Konya'da oyalamalıyız. Türbe ziyaretinde bulunan insanlar, Konya Müzesini de ziyaret etmeli. Bildiğimiz kadarıyla tennure şeklinde projeleri de hazırlandı. Konya Müzesi yapılacak alan yanında düşünülen ticari alanlar bir an önce bitirilmeli ya da ticaret erbaplarına bitirtilmeli. Yine civarda imar planında ayrılan alanlardaki 3 adet mistik otelin yerlerinin de tamamlanması gerekiyor. Böylece türbe ve etrafındaki düzenlemeler, yeni yatırımlar, ticari alanlar, konaklama yerleri tamamlandığında 2021 vuslatının 748. yılına daha bir hazırlıklı girmiş oluruz. Şehrin merkezinde yer alan ve yıllar sonra yıkımı gerçekleştirilen Mevlana Çarşısı ve civarının kentsel dönüşümü en önü çekiyor. Bu salgın günleri gelip geçici olacak Allah'ın izniyle. Eskisi kadar yanaşık düzende olmasa da sosyal mesafeli birlikteliklere az kaldı. Bu illet hastalık semazenlere dahi maske taktırdı. Umarız bu maske salgın sonrasında da kalıcı olmaz.