Konya’nın Türkiye’nin en kalabalık illerinin başında geldiğini hatırlatan Akkurt, “Konya bildiğiniz gibi sanayinin ve ticaretin merkezi konumunda şehrimiz 7/24 yaşayan bir şehir. Hal böyle olunca özellikle akşamları ve sabahları çorba içme alışkanlığı olanların sık olduğu ilimizde çorbacılar önemli lezzet durakları arasında” şeklinde konuştu. Çobanın kültürümüzdeki yerine de değinen Akkurt, “Günlük taze malzemelerle hazırlanan kelle paça, mercimek, işkembe ve tavuk suyuna çorbalar, henüz güne başlamamış birçok kişinin ilk durağı oluyor. Bu alışkanlık Osmanlı döneminden Selçuklu dönemine kadar uzanan kadim bir gelenek”dedi. Akkurt, müşterilerinin toplumun her kesiminden insanlardan oluştuğunu ifade ederek, “Gece çalışanlar, taksiciler, öğrenciler Konya’yı ziyaret edenler yani her kesimden insan var burada. Sadece çorba değil, sohbet de kaynıyor bu dükkânda.”ifadelerini kullandı.
“TÜRK MUTFAĞININ KLASİKLERİNE İLGİ YOĞUN”
Türk Mutfağında özellikle mercimek çorbasının sofralarda çorba denince akla geldiğini dile getiren Akkurt, “Özellikle mercimek çorbamız tüm halkımız tarafından sevilen Türk Mutfağında derin izler bırakan bir çorba. Yöresel bir lezzet olmaktan ziyade Tüm Türkiye’de severek tüketilen Mercimek çorbası yüksek besin değeri ve hızlıca hazırlanabilmesi sebebiyle herkes tarafından sevilerek tüketiliyor.” dedi. Akkurt çorbanın tarihçesine değinerek, “Anadolu mutfak kültürünün gelişiminde, bayramlarda ya da toplumsal olaylarda önemli rol oynayan çorba toplayıcılık kültüründen izler taşımakta bu anlamda kültürün kurucu besin maddelerinden diyebiliriz” şeklinde konuştu. Hünkar Çorba İşletmecisi Veysel Akkurt çorba kültürünün tüm uygarlıklarda olduğu gibi İslam Uygarlıklarında da önemli bir yeri olduğunu dile getirerek, “Tarih boyunca çorba dini bir etken oldu. Tekkelerde de en çok çorbalar servis edildi. Çorba İslam’ın kabulüyle Türk Mutfağının vazgeçilmezleri arasına girdi” dedi.
Kaynak: yenimeram.com.tr (Ümmügülsüm DÜNDAR)
Konya’da bir Osmanlı mirası: Aziziye Camii