Normalleşme adımları atılıyor Aylardır süren bu virüs ortamı yavaş yavaş ortadan kalkmaya başladı. Yöneticiler bu hafta başında yaptıkları açıklama ile normalleşme takvimini açıkladı. Adım adım Avm’ler, kuaför ve berberler açılacak. Futbol maçları tekrardan oynanmaya başlayacak. Üniversitelerde sınavlar yapılacak. Kafeler, sosyal tesisler gibi toplumun iç içe olduğu ortamların açılışı bu süreci izleyecek. Peki gerçekten de tam zamanı mı? Tartışmalar aldı başını gidiyor. Özellikler sosyal medyada yoğunlaşan tartışmalar ile insanlar kararlara tepkiliydi. Evet haklı yanları olsa da genel itibari ile onlara katıldığımı söylemem zor… Kalabalık coşkusu ile şişirilmiş bir davranıştı… İnsanlar söyleyecek bir söz arar gibiydi… Yönetenlerin görevi en doğru kararı uygulamaktır. Onlar da her kararı tekrar tekrar gözden geçiriyor. Yanlışları var ise geri adım atıyorlar… Üniversite sınavlarının yüz yüze yapılması konusunda insanların tedirgin olması gayet doğal bir durum. Yüzlerce insanın şehir değiştirmesi sonra yan yana gelip sınav yapması ve ardından tekrar memleketine dönmesi… Virüsün tam aradığı ortam… Devlet ve YÖK bu konuya sırtını dönemezdi. Onlarda bu kararın doğru olmadığını belirterek yanlıştan döndüler. Sınavları artık online olarak yapılacak. Normalleşme takviminde yanlış kararlar olsa da bazı gruplar tabiri caiz ise bütün dünyada korona geçene kadar karantina istiyor gibi davranıyor. Aman şunu yapmayın aman bunu yapmayın… Onu açmayın bunu kapatmayın… Böyle bir uygulama kabul edilemez. Şu unutulmamalı ki devletler sonsuz güce ve maddiyata sahip yapılar değil. Bir çok inşan normalleşme adımlarını ve bu virüsün yok olmasını bekler pozisyonda… İnsanlar ekmek teknelerini kapadı, işlerinden çıkarıldı… Aylardır 1 lira kazanamayan esnaf kardeşlerimiz var. Elinde telefon ile ne tweet atsam diye düşünmekten çok daha zor durumlar yaşanıyor. Ekonomik açmazlar, psikolojik sorunlar vb… Şu durumda devletin yardımı ancak yaralara pansuman olur… Peki bu virüsü yok sayalım demek mi? Tabi ki hayır! Virüse elimizde taşıdığımız bir yumurta edasıyla davranmalıyız. Doğru taşınmaz ise kırılabilir ancak ya doğru taşınırsa? Bu yumurta bir şekilde elimizin içindedir ya bunu yok sayıp kıracağız ya da doğru kararlar ile taşıyacağız… Kimse bu hastalığı yok sayıp yaymak istemez. Atılan adımlar yavaş yavaş olmalı ki virüse ortam yaratılmasın. İşte açıklanan program da büyük oranda bu şekildedir. Her önlemi alarak küçük küçük eski yaşamımıza dönmeliyiz. Zorunlu olmadıkça topluma karışmadan işlerimizi halletmeli ve virüse son yumruğu indirmeliyiz. Belirtilen kurallara uyalım… Bunlar son karanlık günlerdir… Sevgi ve saygı ile…
Bayramda sokağa çıkma kısıtlaması olmalı!
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.