Mimarlar Konya’da “Ortak Zemin, Ortak Hikaye”de buluştu

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla, Konya Turizm ve İş Dünyasını Geliştirme Derneği (TURİDER) öncülüğünde düzenlenen etkinlik, 8 Kasım Cumartesi günü Selçuklu Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Program, geçmişte Mimarlar Odası Konya Şubesi yönetiminde görev almış ve 19. Dönem Delegesi olan İsmail Fidan’ı anmak amacıyla hazırlanan fotoğraf sergisinin açılışıyla başladı. Ayrıca festival kapsamında Ekim ayı boyunca yapılan atölye çalışmalarının ürünleri de aynı sergide yer aldı. Etkinliğin ilk oturumunda Celaleddin Çelik, “Birikim, Hafıza ve Çağdaş Yorum” başlıklı sunumuyla katılımcılara seslendi. İkinci oturumda SCRA ve 2×1 Mimarlık ekibinden Kutlu Bal ile Seden Cinasal, “Kolektif Aralık: Kenti Kültürle Bağlamak” konulu sunumlarını gerçekleştirdi. Verilen kısa aranın ardından üçüncü oturumda Doç. Dr. Halil İbrahim Düzenli, Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Asım Divleli ve Dr. Öğr. Üyesi Emin Selçuk Taşer, “Bir Dönüşüm Hikayesi: Samsun Üniversitesi Ballıca Kampüsü” sunumuyla yer aldı. Günün son oturumunda ise Konya’nın tanınan simalarından Saime Yardımcı, “Geleneksel Konya Evlerinde Gündelik Yaşam Kültürü” başlıklı söyleşisiyle etkinliği tamamladı.

‘MİMARLIK, KENTLERİN DAYANMA GÜCÜNÜ ARTIRAN ORTAK ZEMİNDİR’

Programda konuşan Mimarlar Odası Konya Şube Başkanı Ahmet Övet, Konya’nın köklü geçmişine vurgu yaparak şunları söyledi: “Çatalhöyük’ten bu yana imar faaliyetinin sürdüğü, Selçuklu’ya başkentlik yapmış, İpek Yolu üzerinde önemli bir durak olan ve Türkiye’nin yüz ölçümü bakımından en geniş altıncı kenti Konya’da yaşıyoruz. Dolayısıyla köklü tarihiyle çağdaşlarıyla eşdeğer büyüyen bir şehirde, inşaat sektöründe önemli bir noktadayız. Yapı üretimi ülkemizin ekonomik parametreleriyle orantılı olarak sürekli artıyor. Ancak bu artış, mimarlık ve mühendislik hizmetlerinin kalitesiyle aynı oranda ilerlemiyor. Ülke genelinde mesleki faaliyetlerin standart hale gelmesi için öncelikle bir mimarlık politikasının oluşturulması gerekiyor. Bu politika kapsamında, Mimarlık Meslek Yasası da temel bir sorun olarak çözüm beklemektedir.”

Ahmet Övet, mimarlık politikasından beklentilerini ise şöyle özetledi: “Köklü geleneğimize yaslanan yapılaşma pratiğimizin, kültürel mirasımızı koruyarak teknolojiyi yakalayan, yasa ve yönetmeliklerle mimarlara yol gösteren, ekolojik, sürdürülebilir ve nitelikli tasarımlara yönelmiş bir yapıya dönüşmesi gerekiyor. Bu sayede sağlıklı, afete dirençli, kaliteli mekanlar oluşturabiliriz.” Övet, mimarlık ortamının tartışılması, tecrübe aktarımının sağlanması ve yapıların ülke genelindeki mimarlık hikâyesine katkı noktalarının belirlenmesi açısından bu tür etkinliklerin büyük önem taşıdığını ifade etti. “Bu buluşmanın gayesi, mimarlığın yalnızca yapı üretmek değil; kentlerin ve toplumların dayanma, uyum sağlama ve yeniden inşa etme kapasitesini güçlendiren bir ortak zemin olduğunun altını çizmektir. Konya’nın ve ülkemizin tarihsel belleğinden, kültürel mirasından beslenen bu ortak hikâyede, geleceğe yönelik kolektif tasarım ve üretim biçimleriyle birleşerek mimarlığın dirençli, kapsayıcı ve sürdürülebilir yönlerini görünür kılmayı amaçladık.” Konuşmasının sonunda Ahmet Övet, etkinliğe destek veren kurum ve kişilere teşekkür ederek sözlerini şöyle tamamladı: “Etkinliğimiz için bizlere desteğini esirgemeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Selim Terzi ve Genel Müdür Yardımcısı Vildan Satık Hanımefendiye şükranlarımızı sunuyorum. Ayrıca Konya’nın marka şehir değerini artırmaya yönelik çalışmalarda her zaman öncü olan Konya Turizm ve İş Dünyasını Geliştirme Derneği (TURİDER) Başkanı Seda Kuşvuran’a iş birliği için teşekkür ediyorum.”