“Mesleğimizin onurunu korumak adına bu açıklamayı yapıyorum”

Emiroğlu konuşmasında, göreve yaklaşık beş ay önce meslektaşlarının teveccühü ile geldiğini belirterek, “Göreve geldiğim ilk günden itibaren bu emaneti en iyi şekilde taşımaya, yönetim kurulumuzla birlikte mesleğe ve meslektaşlarımıza faydalı olmaya çalıştım. Ancak seçimden kısa bir süre sonra içinde bulunduğum koalisyonda ciddi rahatsızlıklar yaşamaya başladım” dedi.

Yaşadığı süreci detaylı bir şekilde anlatan Emiroğlu, “Mobbing, dışlanma, yok sayılma ve istişaresiz bir yönetim anlayışıyla karşılaştım. Bilgisayar şifrelerim verilmedi, protokol ziyaretlerinden haberdar edilmedim, hatta şoförlük ve plaket taşırsam götürüleceğim söylendi. Aynı çatı altında yaşamamıza rağmen selamlar kesildi, hiçbir paylaşım yapılmadı. Bu rahatsızlıklarımı hem Abdil Erdal hem de Mehmet Akif Yıldırım ile paylaştım ancak çözüm üretilmedi” ifadelerini kullandı.

Engellemelerle karşılaştık

Emiroğlu, yönetim içinde çoğunluğu oluşturmalarına rağmen engellemelerle karşılaştıklarını belirterek, “Karar defteri kayboldu, personellere sahte sağlık raporları düzenlendi, olağanüstü seçim kararı alındı. Tüm bunlar koltuğu bırakmamak adına yapıldı. Başkanlık koltuğuna gelirken savunulan ‘çoğulculuk ve demokrasi’ anlayışı çoğunluk değişince yok sayıldı” dedi.

Yönetim kurulu bir kez dahi toplanmadı

Sürecin demokratik olmadığını savunan Emiroğlu, “Eylül ayından bu yana yönetim kurulu bir kez bile toplanmadı. Ekim ayında yapılması gereken görev toplantısı da bilerek engellendi. Üyelerin sandıkta ortaya koyduğu irade, masa başında askıya alındı. Bugün yapılan mağduriyet söylemleri gerçeği yansıtmıyor” şeklinde konuştu.Açıklamasında birlik ve sağduyu çağrısı da yapan Emiroğlu, “Ben bu gerçekleri gizlemeden, büyütmeden sadece mesleğimin onurunu korumak adına dile getiriyorum. Lütfen beni dinlemeden, yaşananları bilmeden yargısız infaz yapmayın. Gerçek ortadadır. Artık söz sizindir” ifadelerini kullandı.