KARABAĞ AŞİRETİNİN İZİNE ANADOLU’DA BİRÇOK YERDE RASTLIYORUZ
Büyükşehir Belediye Kanunu’nda yapılan değişiklikle 2012 yılına kadar belediye konumunda olan, bugün ise Konya’nın Cihanbeyli ilçesinin bir mahallesi durumundaki Karabağ’ın tarihini 2015 yılında hazırladığı “Konya-Cihanbeyli Karabağ Köyü Monografisi” adlı lisans bitirme teziyle yapıları, buluntuları sanat tarihi açısından değerlendiren Sariye UÇAR, Yusuf Halaçoğlu, İbrahim Şirin ve Tufan Gündüz’ün eserlerine atıfta bulunarak Bozulus Türkmenlerine bağlı Karabağ aşiretini ele aldı.
AŞİRETİN ANADOLU’DAKİ İZLERİ
Sariye Uçar, tarihsel süreç içerisinde Azerbaycan , Karabağ bölgesinden Anadolu’ya göç eden Bozulus Türkmenlerine bağlı Karabağ aşiretine Anadolu’da ilk kez 1540 yılında rastlandığını belirterek “Karabağ aşireti Anadolu’ya gelmesinin ardından İran’a, Azerbaycan’a ve tekrar Anadolu’ya göç etmiş ve Anadolu’nun birçok bölgesinde yerleşim göstermiştir.” Aydın, Manisa, Adana, Rakka, Tarsus, Sis, İçel, Çirmen, Karaman, Kars, Iğdır, Konya Cihanbeyli, Eskişehir, Afyon-Bolvadin, Emirdağ, Sultandağı’nda geldikleri bölgelere isimlerini vermek suretiyle yerleşen Azerbaycan Türkmenleri çok sayıda Karabağ isimli köyler kurduklarına değindi.
MEZAR TAŞLARINDAN GEÇMİŞE YOLCULUK
Uçar, “Karabağlı olduğu mezar taşında açıkça belirtilen medfundan bahsederek köyün kuruluş tarihini belirlemeye çalışmıştır. Karabağlı Tataroğullarından Hacı Bekir Ağa’nın H. 1220/ M. 1805 yılına ait mezarının fotoğrafını göstererek Karabağlıların bundan önce bu bölgeye yerleşmiş olduğunu belirtti: “İlk başta Erzurum’a yerleşirler, orada bir müddet durduktan sonra oymağın bir kısmı Erzurum’da kalır ve geri kalan kısmı bugünkü Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinin Karabağ köyüne yerleşirler, iklim şartlarından dolayı aşiret iki kısma ayrılır. Bir kısmı Afyonkarahisar’da kalmaya devam ederler, geri kalan kısımda Konya’ya gelirler. Zamanın Konya Valisi’ne çıkarlar. Vali Konya’da şimdiki Musalla mevkinde bir yer gösterir. Geçimini daha çok hayvancılıkla sağlayan halk daha sonra develerle tuz taşımacılığı yapmaya başlarlar. Cihanbeyli ilçesine bağlı olan Yapalı beldesi yakınlarındaki Bolluk mevkine yerleşirler. Burasının rutubetli olması nedeniyle develeri yanıkara (şarbon) hastalığına yakalanan halk buradan ayrılarak Afyon’un Bolvadin ilçesinin Büyükkarabağ köyüne gitmişlerdir. Ticaretin etkisi ve hayvanlar için otlağın bol olması nedeniyle de 1841 yılında şimdiki bölgeye iskan olundukları belirlenmiştir.” dedi.
BOZULUS TÜRKMENLERİN YOLCULUĞU
Yusuf Halaçoğlu, Tufan Gündüz ve İbrahim Şirin’in eserlerinde aşiretler hakkındaki bilgilerine değinen Uçar, Yusuf Halaçoğlu’nun Anadolu’da Türkmen ve Yörük gruplarını listeleyerek Bozulus Türkmenlerinin de bu listede yer aldığını, 16. yüzyılda Anadolu’da Bozulus Türkmenleri dahilinde bir Karabağlı aşiretinden de söz edildiğini belirtti.
İbrahim Şirin’in ise “Bolvadin’de Mukim Karabağ Aşiretinin İskânı, İktisadî ve Sosyal Tarihi” adlı makalesinde Osmanlı dönemi tahrir defterlerinden yola çıkarak Karabağ aşiretinin Bozulus Türkmenleri dahilinde olduğunu belirtmektedir . Bozulus’a bağlı Karabağ aşiretine ilk kez Anadolu’da 1540 tarihinde rastlıyoruz. Karabağ aşireti Diyarbekir, Sivas ve Edirne yakınlarında Çirmen kazasında konar göçer bir hayat sürdüğünü ifade etti.
Uçar, Karabağlıların Anadolu’daki yerleşim yerlerini şu şekilde sıraladı: “Adana, Rakka, Tarsus, Sis, İçel, Çirmen, Karaman, Kars ve Iğdır’da Karabağ aşireti ya kendi isimlerinde Kars, Digor ve Kağızman örneğinde olduğu gibi Karabağ köyleri gibi köyler kurmuşlar ya da başka adla kurulmuş köylerde yaşamaktaydılar. Konya Cihanbeyli, Karabağ köyü; Eskişehir, Çifteler Doğanay, Ortaköy Yenidoğan, Afyon Emirdağ, Bademli, Davulga, İncik, Karakuyu, Eşrefli, Daydalı, Avdan, Ali Kan, Aşağı Çomaklı; Bolvadin, Büyükkarabağ, Ortakarabağ, Derekarabağ; Sultandağı, Yeni Karabağ köylerine yerleştiler.”
AŞİRETİN İZLERİNE KIBRIS VE İRAN’DA RASTLIYORUZ
Hayvancılıkla uğraşan konar göçer bir hayat tarzını benimseyen aşiret mensuplarının Osmanlı ile arasının iyi olmadığına vurgu yapan Uçar, vergilendirme ve iskan faaliyetlerine karşı çıkan aşiret mensuplarının 1572 yılında Kıbrıs’a sürgün edildiğini, İran’a giden aşiret mensuplarının Safevi Devleti’nin kurulmasında önemli rol oynadığını ancak Safevilerin devlet yönetiminden Türkmenleri dışlamaları sonucu 17. yy. başlarında Karabağlıları da sürgüne gönderdiklerine vurgu yaptı: “Devlet yönetiminde Fars kökenliler etkinlik sağlamıştır. Gerek İran’da gerekse Anadolu’da kalan Bozulus Türkmenlerinin 1613’te Batı Anadolu’ya Konya ve Aydın’a göç ettiği belgelerden anlaşılmaktadır. Osmanlı Devleti’nin vergi sistemini uygulamak ve Türkmen aşiretleri yerleşik hayata geçirmek için uyguladığı politika Bozulus Türkmenlerini de oldukça etkilemiştir.”
Karabağlı olmaktan büyük gurur duyduğunu söyleyen Sariye Uçar yöresel kelimelerin karşılıklarına değinerek “Acemoğlu Hikâyesi”nin konusunu aktararak konuşmasını tamamladı. Sohbetin soru cevap kısmından sonra Dernek Başkanı Prof. Dr. Önder Kutlu ve Mehmet Çelik tarafından Sariye Uçar’a dernek plaketi takdim edildi. Toplantı toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Kaynak: HABER MERKEZİ
INNOPARK, girişimcilerle yatırımcıları buluşturdu
‘Kenara çekilir misiniz’ diyerek uyardı, dayak yedi
Küçükçekmece’de markete köpeğiyle giren kadına yumruklu saldırı
Arnavutköy’de esrarengiz cinayet: Polis yeleği giymiş şahsı vurup kaçtılar
Kaleiçi’nde 2 kişinin öldüğü otel yangını davasında bilirkişi raporu beklenecek
İzmir’de köpeğe kemerli şiddet
İzmir’de kan donduran iddia: Anne, bebeğini köprünün altına gömdü
Konyaspor’da o listeye tek isim girdi
Su kuyusuna inen 4 kişi gazdan etkilenerek hayatını kaybetti
Konya’da 2 kişinin öldüğü binanın çökmesiyle ilgili sanıkların yargılanması sürüyor
Ordu’da iki otomobil çarpıştı, 7 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.