KARATAY Belediyesi, Hayıroğlu Mahallesin’de bulunan ve tarihimizin en eski yerleşim yeri olan Boncuklu Höyük’te bilgilendirme programı düzenledi. Progama Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca ve Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar’ın yanı sıra basın mensupları katıldı. Kazı alanında kazı çalışmaları yapan Arkeolog Prof. Dr. Douglas Baird, Prof. Dr. Gökhan Mustafaoğlu ve Dr. Andrew Fairbairn eşliğinde çalışmalar incelendi ve bilgi verildi. Açıklamalarda bulunan Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Boncuklu Höyük’ün Konya turizmi açısından önemli bir yere sahip olduğunu ifade ederek, “Boncuklu Höyük ile ilgili çevre düzenleme projelerimiz mevcut bunları biran önce tamamlayacağız” dedi.
EVLERİN TABANLARINDA İNSAN İSKELETLERİNE RASTLANMIŞ
Boncuklu’da evlerin tabanlarında ve atık alanlarda pek çok insan iskeletine rastlanmış. İyi korunmuş olmaları durumunda bu insanların kemiklerinin ve dişlerinin şekillerini incelemek, kemik kimyalarını analiz etmek; yaşlarını, cinsiyetlerini, diyetlerini anlamakta yardımcı olmuş. Böylece buluntular, evler, yedikleri yiyeceklerin kalıntıları ve yaşadıkları çevre ile birlikte Boncuklu halkının detaylı bir resmi ortaya çıkabiliyor. Ortalama yaşam süreleri bugünden daha kısa olmasına rağmen bazı Boncuklu insanları ileri bir yaşa kadar yaşayabilmişler ancak ne yazık ki birçok çocuk yetişkinliğe erişemeden ölmüş. Mezarların yaklaşık yüzde 30’u çocuk ve ergenleri ait olduğu söyleniyor.
ÇOCUKLUKLARINI YAKIN ÇEVREDE GEÇİRMİŞLER
Strontium’un kimyasal izotopları, insanlar büyüdükçe yedikleri yiyeceklerden ve içtikleri sudan dişlerde birikiyor ve yaşadıkları yere özgü olduğu söyleniyor. Boncuklu insanlarının hepsinde de benzer izotoplara rastlanmış. Doğumlarını veya çocukluklarını Boncuklu’nun yakınında veya çevresinde geçirmişler.
YEREL ZENGİNLİKLERİ
Boncuklu’nun insanları, yiyeceklerini, yapılarında ve el sanatlarında kullandıkları, hammaddelerin çoğunu yakın çevreden sağlamışlar. Köy; Kuş, domuz, sığır, kurbağa ve kaplumbağalar dahil olmak üzere besin için uygun bitki ve hayvanlarla kaplı olan bataklık ve göllerler çevriliymiş.
KARMAŞIK İNANIŞLARI OLMUŞ
Ölü atalarının varlığı ile birleşen dekerasyon, Boncuklu’da ki evlerin yalnızca basit yaşam alanları olmadığını, aynı zamanda sembolik değerlerle oluşturulan ve neolotik inanış sisteminin büyük bölümünü temsil eden evler olduğunu da göstermekte.
EVLER MERKEZDE AÇIK BİR ALAN ETRAFINDA KÜMELENMİŞ
Boncuklu Höyük hakkında bilgi veren Prof. Dr. Douglas Baird cümlelerini şu şekilde aktardı; “Yaptığımız arkeolojik çalışmalar ve bulgulara göre 10 bin 500 yıl öncesinde, Çatalhöyük’ten yaklaşık bin yıl daha eski bir yerleşim yeri olan Boncuklu, 100-150 insanın yaşadığı küçük bir köydü. İnsanlar, zemine açılan çukurlar üzerine kerpiçten duvarları olan oval şeklindeki yapılarda yaşıyordu. Çatılar, dallar üzerine konulan sazlarla yapılıyordu ve bunlar çamurla kaplanıyordu. Evler merkezde açık bir alan etrafında kümelenmiştir. Evlerin duvarları ve zeminleri çamurla sıvalıydı. Evlerin içinde bir tarafta bir ocak ve diğer tarafta ise temiz bir oturma-yaşama alanı vardı. İnsanlar evlerine güneydoğu tarafında zemin seviyesinin üstüne yükseltilmiş bir kapıdan giriyorlardı. İnsanlar, çöplerini binalar arasında kalan açık alanlara boşaltıyorlardı.”
“İNSANLAR AĞIR İŞLER İLE UĞRAŞMIŞLAR”
Ortalama yaşam sürelerinin bugünden daha kısa olduğunu ve el kemiklerindeki etkilerin ağır işlerle uğraşmış olmalarından dolayı kaynaklandığını aktaran Dr. Gökhan Mustafaoğlu ise, “Bazı Boncuklu insanları ileri bir yaşa kadar yaşayabilmişlerdir. Ne yazık ki birçok çocuk yetişkinliğe ulaşamadan ölmüştür. Mezarların yaklaşık yüzde 30’u çocuk ve ergenlere aittir. Yetişkinlerin yaklaşık yüzde 20’si 20-30 yaşları arasında, yüzde 60’ı 30 ile 50 ve yüzde 20’si ise 50 yaş üzerinde ölmüştür. Boncuklu’da bulunan insan kemiklerine kanıt bırakan en yaygın hastalık osteoartrit idi. Bu, 30 yaşın üzerindeki yetişkinlerde, muhtemelen erkekler ile kadınların yaptıkları ağır işlerin el kemiklerindeki etkilerinden tespit edildi. Akciğerleri etkileyenler de dahil olmak üzere bazı bulaşıcı hastalıkların kanıtları da vardır. Dişler, muhtemelen sert tanecikli besinlerin ağırlıkta olduğu bir beslenme biçiminden dolayı oldukça aşınmıştır. Eldeki sınırlı veriler, ortalama boy uzunluğunun 164 santimetre olduğuna işaret etmekte. Bu rakam Türkiye’deki mevcut boy ortalamasından biraz daha kısa” diye konuştu.
BESİN KAYNAKLARI AVCILIK VE TOPLAYICILIK
Boncuklu’nun besin kaynağının avcılık ve toplayıcılık olduğunu söyleyen Dr. Andrew Fairbairn de, “Vahşi hayvanların avlanması, meyvelerin ve diğer yabani bitkilerin yenilenebilir bölümlerinin toplanması. Bitkiler ve hayvanlar aynı zamanda yaşamsal açıdan önemli yakacak, deri, bina yapmak için uygun malzeme sağlamıştır. Her ne kadar vahşi koyun, tilki ve kaplumbağa gibi hayvanlar avcıların hedefi olmuş olsa da en genel olarak yaban öküzü ve domuz, besin zincirinde önemli yer tutmakta. Kuşlar avlanıp, yumurtaları toplanmış ve balıkların çoğu Boncuklu’yu çevreleyen sulak alanlardan avlanmıştır” ifadelerini kullandı.
KARATAY BELEDİYESİ OLARAK ELİMİZDEN GELENİ YAPIYORUZ
Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Boncuklu Höyük çevresinde basın mensupları ile birlikte incelemelerde bulundu. Kılca, çevre düzenleme, yol düzenleme ve kazı alanlarının üstünün kapatılması gibi projelerinin olduğunu da dile getirerek cümlelerini şu şekilde aktardı; “Konya’da çok önemli arkeolojik alanlar mevcut. Turizm destinasyonlarından birini daha hep birlikte inceledik. Klistra, Çatalhöyük gibi birçok yerde hüyük çalışmaları bulunuyor. Bunların yanında Boncuklu Höyük, yerleşim alanlarının en eskisi olarak biliniyor. Bu çalışmalarda emeği geçen bütün hocalarımı kutluyor ve tebrik ediyorum. Karatay Belediyesi olarak bizlerde elimizden geleni yapıyoruz. Bu tarihi yapının daha iyi gezilebilmesi ve daha iyi algılanabilmesi için çevre düzenlemesi, yol düzenlemesi, karşılama merkezinin yeniden gözden geçirilmesi ve kazı yapılan alanların üstünün kapatılması ile ilgili çalışma ve projelerimiz mevcut. Buranın Konya’mıza yeni bir turizm destinasyonu olarak kazandırılması için elimizden geleni yapacağız.”
BONCUKLU HÖYÜK, YILDIZI PARLAYAN BİR ALAN OLACAK
Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar ise, “Öncelikle burada kazı çalışmalarında bulunan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Boncuklu Höyük’ün önümüzdeki yıllarda yıldızı parlayan turizm alanlarımızdan olacağına inanıyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı kendisine yapılan müracaatlar çerçevesinde kazı alanlarına izin veren makamdır. Yani kendine göre kesinlikle bir iş dağıtımı yapmaz. Sayın Bakanımızın yeni bakış açısı çerçevesinde, kazı alanlarında yapılan kazı çalışmalarının süresi önümüzdeki yıldan itibaren uzatılacak. Şuanda 2 ay gibi kısa sürelerde kazı yapılıyor. Ancak bu işi ne kadar kısa sürede yaparsak da şehrimize değer katmış oluruz” dedi. Hüseyin MENEKŞE
MÜSİAD Konya’nın konuğu Selçuk Öztürk oldu