Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında iddianame hazırlandı. 9 sanığın yer aldığı iddianamede, Cemil Koç’un ihraç durumda polis memuru olduğu, 8 suç kaydının olduğu belirtildi. İddianamede, Ayşe Tokyaz’ın kardeşi Esra Tokyaz’ın ifadelerine de yer verildi. Esra Tokyaz, 8 Temmuz 2025 akşamı Ayşe Tokyaz’ı görüntülü aradığında yüzünde morluklar ve kanama gördüğünü, ne olduğunu sorduğunda Ayşe’nin Cemil Koç tarafından darbedildiğini söylediğini aktardığı belirtildi. Esra Tokyaz, 10 Temmuz 2025 saat 23.30 sıralarında bu kez Cemil Koç’un kendisini aradığını, Ayşe Tokyaz’a hediye aldığı 7-8 adet yüzüğü geri istediğini belirttiğini, yüzükleri almak üzere Cemal Arslan’ı göndereceğini söylediğini ifade etti. Bunun üzerine yüzükleri alan Esra Tokyaz, Cemal Arslan’ın kullandığı araçla Ayşe’nin bulunduğu eve gitti. Kapıyı Cemil Koç’un açtığını, yüzükleri teslim ettikten sonra kardeşini sorduğunda Koç’un ‘Gitti, evde değil’ dediğini, ancak Ayşe’nin ayakkabılarının kapı önünde durduğunu görünce kardeşinin hayatından endişe ederek Polis Merkezi’ne gidip şikâyetçi olduğunu beyan etti.
MEMURLAR HAKKINDA AYRI SORUŞTURMA YÜRÜTÜLDÜ
Soruşturma kapsamında yapılan işlemlerin devamında, söz konusu müracaat üzerine Küçükçekmece İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin, 11 Temmuz 2025 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen arama kararını uygulamak üzere saat 06.45 sıralarında ilgili daireye gittikleri belirtildi. Düzenlenen tutanakta, dairede kimsenin bulunmadığı ve evin dağınık halde olduğunun tespit edildiği kayıt altına alındı. Ancak, anılan arama kararını yerine getiren polis memurlarıyla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ayrıca bir soruşturma yürütüldüğü de iddianamede ifade edildi.
Güvenlik kamerası kayıtlarının incelenmesiyle, olay günü saat 01.36 sıralarında şüpheliler Cemil Koç ve Oğuz Kal’ın blok önüne geldikleri, Oğuz Kal’ın maktulün içinde bulunduğu valiz ile dışarı çıktığı ve valizin aracın bagajına yerleştirildiğinin tespit edildiği belirtildi. Ayrıca, tasarlayarak öldürme suçunun planlama aşaması kapsamında, şüpheliler Cemil Koç ve Oğuz Kal’ın 11 Temmuz 2025 günü saat 10.00 sıralarında ikametgâhı temizletmek amacıyla eve temizlikçileri yönlendirdikleri tespit edildi.
ARACIN ANAHTARINI AĞAÇLIK ALANA ATMIŞ
Devam eden incelemelerde, 12 Temmuz 2025 günü, olaydan haberdar olan ve tasarlayarak öldürme eyleminin yardım safhasında etkin rol üstlenen şüpheliler Barış Can Aydın, Yusuf Ziya Sancak ve Erhan Girgin’in, olayda kullanılan 03 DR 985 plakalı aracın bagajını açarak maktulün cesedinin bulunduğu valizi araçtan çıkarıp, 34 TG 1693 plakalı araca yerleştirdikleri belirlendi. Bu sırada yolun karşı tarafında bekleyen, tasarlayarak öldürme eyleminden haberdar olan ve yardım aşamasında aktif rol aldığı değerlendirilen şüpheli Necmettin E.’nin kolluk görevlilerinin şüpheliye yöneldiği sırada aracın anahtarını ağaçlık alana doğru attığının güvenlik kamerası ve kolluk tespitlerine yansıdığı ifade edildi.
DUVAR DÖŞEMELERİNİN BOYALI OLDUĞU BELİRLENDİ
Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğünün raporunda, araç kapı ceplerinde naylon poşet, pet şişe, bagaj içerisinde, 1 adet bej renkli kanlı mont, siyah renkli kanlı mont, naylon poşet, 15 farklı operatörlere ait sim kartı alınmış kartlıklar, karton telefon kutuları olduğu, araç bagajında bagaj paspası üzerinde sıvı halde kan olduğu belirlendi. Araçta bulunan sanıklar Barış Can Aydın, Yusuf Ziya Sancak ve Erhan Girgin’in, 13 Temmuz 2025 günü saat 01.00 sıralarında aracın bulunduğu konuma yakın bir noktada, Eyüpsultan Göktürk Mahallesi İstanbul Caddesi üzerinde yakalandıkları bildirildi. Sanıklar, polis ekiplerine verdikleri sözlü beyanlarda, Ayşe Tokyaz’ın cesedinin bulunduğu valizi yeşillik bir alana attıklarını söyledi. Bunun üzerine bölgeye giden polis ekipleri, Eyüpsultan Mithatpaşa Mahallesi’ndeki yeşillik alanda kan lekeleri bulunan ve yoğun koku gelen siyah bir valizi buldu. Valizin içinde Ayşe Tokyaz’ın cansız bedenin görüldüğü belirtildi. Ayrıca olayın yaşandığı evde yapılan incelemede, duvar döşemelerinin komple ahşap ve kırmızı renkli boyalı olduğu, merdiven çıkışında sağda 1’i yerde diğeri koltuğa yaslı vaziyette iki minderin olduğu, yerdeki minderin kılıfında yoğun kırmızı lekeler bulunduğu belirlendi.
‘AYŞE MERDİVENDEN DÜŞÜP ÖLDÜ’
Cemil Koç’un savunmasında, “Ayşe Tokyaz benim imam nikahlı eşim, Ayşe ile problemim yok kendisinin her dediğini yaptım lafını ikiletmedim. Olay günü dubleks evimin üst katındaydık ve Ayşe bana meze hazırlamak için alt katta bulunan mutfağa gitmek üzere basamakları tahta yüksek ve dar olan merdivenden indiği sırada ses geldi. Bunun üzerine Ayşe’nin yanına gittim, Ayşe’yi oturur vaziyette düşmüş ve kafasını duvara vurmuş vaziyette buldum. Ayşe’yi alıp koltuğa yatırdım, Ayşe’nin ağzından köpükler geldiğini görmem üzerine yardım çağırmak için telefonunu almak için üst kata çıktım. Ayşe’ye kalp mesajı ve suni terefüs yaptım ancak Ayşe’nin nefes almadığını fark ettim. Ayşe’nin vücudu ölü vücudu olup soğuduktan sonra Uğur abi diye hitap ettiği Oğuz Kal’ı aradım. Oğuz evin yakınlarına geldi daireye çıktık. Ayşe’yi valize ben koydum Oğuz Kal karışmadı. Sonrasında valizi alarak aracın yanına gittik valizi araca ben koydum. Sonrasında Oğuz’un ortaklığının bulunduğu benzinliğe gittik. Benzinlikten Oğuz ile birlikte ayrıldıktan sonra ne yapacağımızı konuştuk. Ancak Oğuz korkup beni sattığını söyledi. Oğuz’un beni satması nedeniyle iyice korkuya kapılarak düşünmek için meyhaneye gittim ve meyhanedeyken Necmettin’i arayarak ‘Valizde sıkıntılı bir şey var bunu gömmemiz lazım ilerleyen zamanda geri alacağım ama içini açıp bakmak yok’ diyerek karşılığında para teklifinde bulundum. Kişi başı 100 bin lira şeklinde toplamda 500 bin lira karşılığında anlaştık. Necmettin bana, bu işi kendisinin yapmayacağını aracılık edeceğini ancak yapacak kişileri bulacağını söyledi. 4 kişi olduklarını biliyordum ve Ayşe’nin cesedinin bulunduğu 03 DR 985 Plakalı aracın anahtarını Necmettin’e verdim. Gerisi ile Necmettin’in ilgilendi, cesedin bırakıldığına dair fotoğraf veya konum bilgisi almadım varsa da olayın sıcaklığı ile bakamamış veya anlayamamış olabilirim. Paranın bir kısmını fotoğraf attıklarında ya da valizi geri istediğimde vereceğimi söyledim. Ancak para veremeden olay açığa çıktı. Ayşe Tokyaz’ı öldürmedim. Ayşe Tokyaz düşerek vefat etti ben sadece korktuğum için cesedi yok ettim. Ayşe’yi hiç darp etmedim, Esra Tokyaz’ın iddiaları gerçek dışı. Diyarbakır’da gerçekleşen imam nikahlı eşi Ejegül’ü de ben öldürmedim. Ejegül intihar etti” dedi.
‘VALİZE CESET BEN VARKEN KONULMADI’
Sanık Oğuz Kal savunmasında; “15 yıl kadar önce Cemil’in Beykoz’da polis memuru olduğu dönemde tanıştık, aramızda abi-kardeş ilişkisi vardı. Alibeyköy’de gasilhanenin karşısında bulunan ortağı olduğu şirkette bulunduğu sırada olay tarihinde gece saat 1 sıralarında Cemil Koç beni arayarak yurt dışına gideceğini ve benimle görüşmek istediğini söyledi. Bunun üzerine petrole gelmesini söyledim. Cemil sarhoş olması sebebiyle gelemeyeceğini söyleyerek telefonu kapattı. Tekrar aradığını ve yurt dışına gideceğini arabasını 15-20 günlüğüne emaneten almasını ve görüşme istediğini yeniden söyleyerek evinin konumunu atıp beni çağırdı. Bahse konu olan eve 55 AOE 795 plakalı araçla gittim. Cemil’in siteden kırmızı aracıyla çıkması üzerine aracımdan inerek Cemil’in aracına bindim ve site içerisine girerek aracı sitenin girişine park ettik. Cemil, valizleri almak için kendisiyle yukarı gelmemi söylemesi üzerine valizleri tek başına almasını söyledim. Ancak Cemil’in ‘abi gel’ demesi üzerine onu kıramayarak yukarı çıktım, evde bir tane kapalı vaziyette duran siyah valiz olduğunu gördüm. Valize ceset ben varken konulmadı, Cemil’e kesinlikle yardımcı olmadım. Olay yerinde ceset görmedim sadece valiz gördüm. Sabah 08.00 sıralarında Cemil beni uyandırarak ‘Birlikte gidelim aracımı alalım, buradan taksiyle gidelim, 2 araç gitmeyelim’ demesi üzerine petrolün önünden taksiye binip aracın bulunduğu yere gittik. Tekrar petrole döndük Cemil bana ‘Temizlikçiyi arayayım, evi temizleteyim, evin anahtarını da sana vereyim dursun’ dedi ancak reddettim. Cemil’in gergin tavırlarından şüphelenerek araçla birini ezmiş olabileceği veya aracın çalıntı olabileceği düşüncesiyle aracı almak istemedim ve beni araçtan indirmesini istedim” dedi.
CEMİL KOÇ HAKKINDA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENDİ
İddianamede, sanık Cemil Koç hakkında ‘Kadına Karşı Tasarlayarak ve Canavarca Hisle Eziyet Çektirerek Öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘Cebir Tehdit veya Hile Kullanarak Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma’, ‘Şantaj’ suçlarından ise 4 yıldan 15 yıla kadar, Oğuz Kal hakkında ise ağırlaştırılmış müebbet ve diğer suçlardan 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası istendi. Tutuklu diğer 7 sanık hakkında ise, ‘Kadına Karşı Tasarlayarak ve Canavarca Hisle Eziyet Çektirerek Öldürmeye Yardım Etme’ suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi.
Kaynak: DHA
DMM, “Afgan, Iraklı ve Suriyeli suçlular Avrupa’dan uçaklarla Türkiye’ye gönderiliyor” iddiasını yalanladı
1
MSB: Son bir haftada, Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 3 PKK’lı terörist teslim oldu
95517 kez okundu
2
Ankara’da eski eşinin arkadaşını öldüren zanlı yakalandı
78719 kez okundu
3
Kontrolden çıkan otomobil bariyerlere saplandı: 2 ağır yaralı
72010 kez okundu
4
Adana’da kaybolan 7 yaşındaki çocuğu arama çalışmaları sürüyor
70275 kez okundu
5
Şehit Önder Özen’in ailesine verdiği evi yenileme sözünü devlet gerçekleştirecek
66203 kez okundu
6
Alkollü ve ehliyetsiz sürücüden gazeteciye “Öldürürüm” tehdidi
60904 kez okundu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.