Bilge İnsan Merhum Prof. Dr. Erol Güngör’e Vefasızlık!

■ Alimlerin mürekkebi, şehitlerin kanından faziletlidir. (Hadis-i Şerif)
■ Dört şey var ki, dört şeye doymaz; Göz bakmaya, yer yağmura, kadın erkeğe, bilgin de bilgiye. (Hz. Muhammed)
■ Her şeyin bir yolu vardır. Cennetin yolu da bilimdir. (Hz.Muhammed)
***
Bilge insan merhum Prof. Dr. Erol Güngör saygı duyduğum kadim dostumdu. Adının bir okuldan silinmesi haberini alınca öylesine üzüldüm ki, tarifi mümkün değil. Değerli dostlarım gazeteciler Cengiz Dönmez’in iletisi ve Faruk Mangırcı’nın uyarısına ayrıca teşekkür ederim. Kamuoyu Konuya ilişkin yetkililerden açıklama beklentisi içindedir.
—
Prof. Dr. Erol Güngör aramızdan ayrılalı
33 yıl oldu. Henüz 45 yaşında iken, ağaçların çiçeğe durduğu bir ilkbahar günü 24 Nisan 1983’de yitirdik. Ailesini görmek için gittiği İstanbul’dan Konya’ya döneceği sırada, otomobiline binerken yaşama veda etti.
—
■ İlim uzaktan hoşa gitmez, içine girmek lazım. Bilgi onun dibinde yatan inciye benzer(Yusuf Has Hacib)
—
Rahmetli Güngör her şeyden önce adam gibi adam, Rektör gibi Rektördü. İnsandı, disiplinli ve etik değerlere önem verirdi. Neyse O’ydu. Göstermeliklerin arkasında gizlenmez, açıkta dururdu. Yalan dolan semtine uğramaz, hile hurda bilmez, salt, arı duru bir bilim adamı ve yöneticiydi. Lafla peynir gemisi yürütmez, hizmet ve proje üretir ve uygulardı. Selçuk
Üniversitenin yapılanması ve rüştünü ispat etmesi, onun yönetiminde ivme kazandı .
Prof. Dr. Halil Cin ve Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu Güngör’den sonra aynı görevi üstlendi kalıcı hizmetler üreterek bölgemizin sevgi ve saygısını kazandılar.
—-
■ İlim harcandıkça artar, mal harcandıkça azalır.(Hz. Ali)
■ İlim servetten üstündür. Çünkü sen serveti korursun, ilim ise seni korur. (Hz. Ali)
—
Bir Anadolu insanı olan merhum Güngör; 1938 yılında Kırşehir’de doğdu İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde Tecrübi Psikoloji Kürsüsünde Prof. Dr. Mümtaz Turhan’ın asistanlığını yaptı, burada Profesörlüğe yükseldi, 1982’de Selçuk Üniversitesi Rektörlüğüne getirilmişti.
Gurur, kibir bilmez, halkın içine girer, içi boş kuru sözcükler yerine hizmet üretirdi. Onun sözcüklerinde “yapacağız, edeceğiz “ yoktu; “yaptık, ettik” vardı. Kimileri gibi Masal anlatmaz, hizmetler ortaya koyardı.
—
■ İlim insanı fenalıklardan en iyi koruyan bir babadır. Takva da; kendisine sığınanı bağrına basıp saklayan ana.(Zemahşeri)
■ İlim sahiplerini koruyunuz.
( Edebali)
—
Prof. Güngör ile daha önce tanışıklığımız bulunduğundan, dostluğumuz kısa sürede pekişmişti. Feyzi Halıcı ile hemen her gün birlikte olur, Konya’nın tarihi dokusunu yaşar, eni- konu sohbet ederdik. Aramıza çoğu kez Üniversiteye derse gelen Mahir Kaynak ile Nur Vergin de katılırdı.
—
■ Dostluk iki yürek arasında akan bir nehir gibidir. Gittiği yeri de temizler, geldiği yeri de. (Hz. Mevlana)
—
Makam ve mevkiler iki kapılı handır, biri girer, diğeri çıkar. Önemli olan bu kubbede hoş bir seda bırakmaktır. Aradan 33 yıl geçmesine karşın onun doğru ve tok sesinin sedası Konya gök kubbesinde yankılanıyor.
Prof. Dr. Mümtaz Turhan’ın yanında sosyal psikoloji asistanlığı yapan Erol Güngör bilim kapasitesini kalemine de yansıtmış değerleri eserler vermiştir. “Dahiler ve Deliler” adlı romanın yazarı Mehmet Niyazi Özdemir, Erol Güngör’ü şöyle tanımlıyor:
“Her köşebaşında rastlanan bir tip değildi; az konuşur, çok dinlerdi. Onu hindistancevizine benzetirlerdi; dışı sert, içi özlü idi. Uzaktan bakan onu soğuk, biraz kendini beğenmiş zanneder; ama yakından tanıyan onun sıcak, samimi bir insan olduğunu hemen anlardı.”
—
■ Cahil ile oturup bal yiyeceğine
Âlimle oturup kuru ekmek ye.(Hz. Mevlana)
■ Âlim ile oturan, alır mertebe, cahil ile oturan döner merkebe.( Hz. Mevlana)
—
Kültür Bakanlığı, “Anma ve Armağan Kitapları Dizisi”nin son kitabını Erol Güngör’e ayırdı. Murat Yılmaz’ın özenli çalışmasıyla ortaya kalıcı ve iddialı bir eser çıktı;
“Eskinin toprak yolları gibi, geçip gidenlerin bıraktığı iz, derin bir yatak açmıştır. Yükselen suyun, karşılaştığımız sorunların getirdiğimiz çözümlerin bu yatağın dışına çıkması zordur. Çatışan veya uzlaşan medeniyetler. İki zıt kutba yerleştirdiğimiz bu sorunu çözmeden önce anlamak isteyenlerin başvuracağı ilk kaynak Erol Güngör’dür. Bilim şüphedir. Benim Erol Güngör’den öğrendiğim bilim anlayışının özü budur.
—
Prof. Dr. Erol Güngör, geleneklerin temeline yenilikler eklemiş, kendisine özgü bir model de ortaya çıkarmıştı. Nur içinde yatsın!

■ İlim ilim bilmektir,
İlim kendin bilmektir,
Sen kendini bilmezsen,
Bu nice okumaktır.
(Yunus Emre)