Konya
°C
Yeni Meram

Çivi Çiviyi söker

Çivi Çiviyi söker-Rıdvan Bülbül-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
18.01.2019 05:00
18.01.2019 14:36
0
4695
ABONE OL
■ Her önemsiz şey, çok küçümsenirse, öcünü alır. (Lessing) *** “Bir çividen ne çıkar?” denilmemelidir. Küçük bir çivi kimi zaman ve koşullarda önemli sonuçlara neden oluşturabilir.Kimi olgu, oluşum ve nesneler var ki, küçüktür ancak ne var ki, işlevleri öylesine büyüktür, dikkate almak gerek. … Çivi nedir; Çiviye ilişkin rutin bilgiler; Çivi, ahşap ya da plastik malzemeleri bir daha açılmamak üzere birleştirmek için kullanılan birleştirme aygıtıdır. Bir ucu sivri ince çubuk benzeri parçanın diğer ucunda çekiç ile vurulabilecek başlık vardır. Başlığa çekiç ile vurulduğunda sivri uçta çok yüksek basınç oluşur. Bu basınç çivinin yumuşak tahta veya plastik içerisine dalmasına neden olur. Çivi üzerinde bulunan ufak tırtıklar geri çıkmasını önler. İki parçaya da saplanan çivi parçaları birleştirmiş olur. Çivi çakmak için dizayn edilmiş çekiçler üzerinde yanlış çakılan çiviyi düzeltmek veya çıkarmak için özel bir anahtar delik bulunur. Bu deliğe çivi başı takılır ve çekicin diğer ucundan kuvvet uygulanarak kaldıraç etkisi ile çivi sökülür. Kullanım amaçlarına göre çivilerin gövde kısmı, düz, ring, helikal (vidalı) şekildedir. Ring ve vidalı çiviler düz çivilere göre daha zor söküldüğünden çok iyi birleştirilmesi gereken ve yük taşıma etkisine maruz kalan yerlerde yeğlenir. Beton uygulamalarında kullanılmak üzere karbonlu telden, ısıl işlem ile sertleştirilerek üretilmiş çiviler vardır. … “Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh (çivi) gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum. (Attila İlhan) … Bir tüccar atına atlayıp, uzak kentlerin birine gitmiş. Elindeki kıymetli taşları satarak tekrar yaşadığı kente dönmek arzusunda imiş.. Öğle üzeri bir yerde mola vermiş. Atının bakımını yapan uşak efendisini uyarmış; " Atınızın sol arka ayağının nalından bir çivi noksan. Çiviyi çakmamı ister misiniz?" Tüccarın yanıtı şöyle oldu; "Bir şey olmaz . Vakit kaybetmeme gerek yok. Nasıl olsa altı saatlik yolum kaldı, gidene kadar da nal düşmez herhalde." İkindi üzeri bir konakta, tekrar dinlenmek için mola vermiş. Atın yemini ve suyunu veren uşak tüccara sormuş "Atınızın sol arka ayağının nalı yok. Ne yapmamı istersiniz?'' Tüccar demiş ki; "Hiç bir şey yapmayın. şunun şurasında bir kac saatlik yolum kaldı. Vakit kaybetmeden yoluma devam etmem lazım. Gidene kadar bir şey olmaz." Tüccar yola çıkmış. Fakat çok geçmeden at aksamaya başlamış. Bu topallama uzun sürmemiş. Sonunda yere düşen atın bir ayağı kırılmış. Tüccar çaresiz atı bırakmış.Yükünü sırtına alarak, yolun geri kalan kısmını yürüyerek tamamlamak zorunda kalmış. Sonra da kendi kendine konmuşmuş; “ Aaah, benim akılsız kafam aah!. Bütün bunlar bir tek çivi yüzünden geldi başıma. Beş dakika bekleyip çiviyi çaktırsaydım, hem saatlerce yürümemiş olacak, hem de at, boşu boşuna ölmeyecekti. … Büyük Türk hakanı Atilla konuşmuş; "Atımın nalındaki bir çivi düşseydi, bu büyük ülke olmazdı!" Çevredekiler şaşkınlık içinde konuşmuş; "Ama nasıl olur? Bir çivi bir ülkeyi nasıl kurtarır?" Büyük Türk Hakanı Atilla yanıt vermiş; "Bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu da koca bir ülkeyi kurtarır. Şimdi anladınız mı? Bir çivinin eksikliği, ne kadar büyük kayıplara neden oluyormuş." … ■ Çivi çakmak için tornavidanın sapını kullanabilirsiniz, ama en uygun araç çekiçtir. (Nakamura) ■ Köhne fikirler, paslanmış çivilere benzer, söküp atmak çok güçtür.( Cenap Şhabettin) ■ İşinin sahip olduğu tek şey çekiç ise; çevresindekileri çivi gibi görmeye başlar. (Victor Hugo) ■ Dostuz insan çivisiz tahtadır.(Anonim) ■ Eğer bir örs isen kendini sabit tut, eğer bir çekiç isen zamanında vur. (G.Herbert) ■ Çürük tahta çivi tutmaz.(Anonim) ■ Çekiç ve çiviler olmadan ev yapamazsınız. (Hosotani) … Ülkemizde “çivi” soyadı almış o kadar çok aile var ki. Çivi bizim Kültür, Edebiyat, Sanat ve geleneğimizde kimi zaman öykü, şiir, hatta roman ve folklordur; Bütün kaygılarımdan arına arına, Bilmem ki çıkar mıyım yarına, Kızımın resmi için odamın duvarına Bir çivi çakarken ölebilirim.. Düşündüm musalla saltanatımı, En son bineceğim tahta atımı, Bir ayna önünde kravatımı Takarken ölebilirim.. Çağırırsın bir gün beni de ölüm İster istemez gelirim. Bir güzel çocuğa, bir güzel kıza Bakarken ölebilirim.. (Yavuz Bülent Bakiler) … Çivi kimi yapıtlara da ad oldu. Örneğin ünlü şair İlhan Berk’in bir şiir kitabının adı Çivi Yazısı (1960) … Çivi ve sanat; Filografi, çivi sanatıdır, yabancı adıyla string art. Göz okşayan, estetik, son zamanlarda da popülerliği artmış bir teknik. Ahşap ya da sunta pano üzerine çiviler çakılıp araları düzenli biçimde teller ya da iplerle doldurma işlemiyle yapılarak özellikle hat yazıları, çiçek desenleri ve harflerle oluşturuluyor. Bu denli çivi sanatı – filografide pano üzerine, tasarlanan çizim yapılıyor. Çiviler belli sıklıklarla düzgün bir şekilde panoya bu desen üzerinden çakılıyor. Daha sonra da uygun renklerde teller ya da ipler çiviler arasından geçirilerek desenlerle dolduruluyor. İpleri ya da telleri sıkı biçimde germek de şart, İnce ve renk renk teller Hobi mağazalarından temin edilebilir. … Saçları yere dökülü Dağılmış tel tel kâkülü Elleri çiğdem kokulu Bir güzel sevdim yaylada. Duvara halı çakmışlar Yollara çiçek dökmüşler Eline kına yakmışlar Bir güzel sevdim yaylada. ( A.Rıdvan bülbül) … En çok kullandığımız çivi terimi de şu; ■ Çivi çiviyi söker! Terime çeşitli anlamda yüklemeler yapılır; ■ Güç bir şey, güçlü bir şeyle yenilir. Çetin işlerin üzerine sağlam bir irade ve olağan gücümüzle yüklenmeliyiz. ■ Çirkefe taş atma üstüne sıçrar, Çivi çıkar ama yeri kalır. ■ Çobana verme kızı, ya koyun güttürür ya da kuzu. ■ Çobansız koyunu kurt kapar … Harnupun bağrındaki çivi Gövdesine kalın bir çivi çakmışlar Bencileyin acılar çeken harnup Sakız sakız kanını akıtmış yarasından Adak çiçekleri renk renk dallarında Güver uçurumu bir milyon yıllık Harnup yüz yaşında Çivi on yıl önce çakılmış Sevgimiz daha yedi yıllık Benim tek niyetin sensin Bu çiviyi çekip çıkarabilirsem bağrından harnupun Benimsin Çıkaramazsam olmayacak niyetim Harnup çektikçe bağrındaki acıyı Ben de çekeceğim ölene dek Harnupun sakızı çivinin pasına kaynamış Yarası derin mi derin harnupun Tuttum çivinin başını Ne de güçsüzmüş parmaklarım Dayan sevdalı yüreğim Göster gücünü demire Göster gücünü sakızı taşlaşmış harnupa Kurtar harnupun yüreğini Ve kurtar kendi yüreğini Çek çıkar çiviyi güçsüz parmaklarım Herkül’se Herkül’ün parmakları Zeus’sa Zeus’un Zaloğlu Rüstem’in Hazret-i Ali’nin parmakları ol Savaşım zorlu mu zorlu Kan ter içindeyim Bir milyon yıllık uçurum Harnup yüz yaşında Çivi yarası on yıllık Sevgimiz yedi Pas sakıza sakız pasa kaynamış Çıkarabilirsem çiviyi Uçsun gönül kuşum kendi göklerinde Çıkaramazsam İşte uçurum Paslı çivi oynadı yerinden Ya kırılırsa başı çivinin Canımı takıp dişime Senin adını haykırdım uçuruma Sesim geri döndü yüzonbeş metreden Ve bir milyon yıl öteden Çivi söküldü harnupun bağrından Demek benimsin günün birinde sevgilim Harnupun yarası on yıllık Benimki yedi Harnup yüz yaşında Bir milyon yıllık uçurum O paslı çiviyi saklıyorum Güver uçurumunca sabırlıyım Ölsem de kalsam da Dünya durdukça seni seviyorum (Aziz Nesin)
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.