Kilo kaybı sürecinde yalnızca yağ değil, kas kütlesinde de azalma yaşanabileceğine dikkat çeken Demiralay, bu durumun metabolizma hızını düşürdüğünü belirtti. “Düzenli spor yapmak, özellikle direnç antrenmanlarıyla kas kaybını önler, kas oranını artırır. Bu da metabolizmayı hızlandırarak gün boyunca daha fazla kalori yakımını destekler,” dedi. Yürüyüşün her yaştan bireyin kolayca uygulayabileceği, en basit ve etkili egzersiz biçimi olduğunu ifade eden Demiralay, “Orta tempoda 30-45 dakikalık yürüyüş, kişiye göre değişmekle birlikte 150–250 kalori yakılmasını sağlar. Düzenli yürüyüş, metabolizmayı hızlandırır ve yağ yakımını optimize eder,”dedi. Diyet sürecinde egzersizin sağladığı katkıların yalnızca kilo kaybıyla sınırlı olmadığını belirten Demiralay, diyet ile yapılan sporun kas kütlesini korur ve artırdığının altını çizerek, “Kaslar, yağ dokusuna göre daha fazla enerji harcar. Bu da metabolizmayı aktif tutar. Ayrıca kardiyovasküler sağlığı destekleyerek, egzersiz, kan dolaşımını artırır ve kalp-damar sağlığını korur.İnsülin duyarlılığını artırır, kan şekeri seviyelerini dengeler. Özellikle Tip 2 diyabet riski taşıyan bireyler için önemlidir” dedi.
Gerçekçi hedeflerle psikolojik motivasyon arttırılmalı
Demiralay, egzersizi günlük yaşama adapte etmenin önemine vurgu yaparken, “Egzersiz, endorfin salgısını artırarak stres seviyesini düşürür, diyete bağlı kalmayı kolaylaştırır.Spor için özel zaman ayırmak zor olabilir. Bunun yerine işe yürüyerek gitmek, merdiven kullanmak veya kısa öğle yürüyüşleri gibi yöntemlerle hareketli yaşam alışkanlık haline getirilebilir.Yalnızca yürüyüş değil; bisiklet, yüzme, pilates ve hafif direnç antrenmanları gibi farklı egzersiz türlerinin de motivasyonu artırdığını belirten Demiralay, “Akıllı saatler ya da basit pedometrelerle atılan adımların takip edilmesi, kişinin ilerlemesini görmesini sağlar ve motivasyonunu artırır,”şeklinde konuştu.Uzman Diyetisyen Gülce Demiralay, sağlıklı yaşamın sadece kiloyu değil; kemik sağlığından bağışıklık sistemine, hormon dengesinden ruh haline kadar birçok sistemi etkilediğini ifade etti. “Düzenli fiziksel aktivite yapan bireylerde obezite, hipertansiyon, kalp hastalıkları ve bazı kanser türlerine yakalanma riski önemli ölçüde azalır,”dedi. Demiralay, kilo verme sürecinde görülen duraklama (plato) dönemlerinin egzersizle aşılabileceğine de dikkat çekerek, “Vücut zamanla düşük kalori alımına adapte olur. Bu da kilo kaybını yavaşlatır. Spor, bu süreci kırarak yeniden ilerleme sağlar.Unutmayalım ki, diyet ve spor birlikte uygulandığında yalnızca kilo verilmez; vücut daha enerjik, zinde ve sağlıklı hale gelir. Sağlıklı bir yaşam için sadece ne yediğimize değil, ne kadar hareket ettiğimize de dikkat etmeliyiz.”dedi.
Kaynak: Ümmügülsüm DÜNDAR
KOMÜT, Rusya gezisinde