Konya
°C
Yeni Meram

Türk-Toplumu-Avrupa Toplumu

Türk-Toplumu-Avrupa Toplumu - Tayyar Çimen - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
15.08.2017 10:23
0
10063
ABONE OL
Büyük Atatürk, bundan 90 küsür yıl önce yeni Türk Devleti’ni kurarken, Türk toplumu da aynı Avrupa’daki toplumlar gibi, refah içinde yaşasın, uygarlık ve insan hakları insanlara ne gibi imkanlar sağlıyorsa benim vatandaşlarım da aynısına sahip olsunlar istiyordu. Bunu yapmak için ve yeni devleti kurarken, mensup olduğu milletine, daha doğrusu onun temsilcisi olan TBMM’ye (Türkiye Büyük Millet Meclisi) sırtını dayadı. Kurtuluş savaşlarını da o şekilde kazandı. Bu en sağlam ve en doğru yoldu. 600 yıllık Osmanlı yaşayışından, Batı Avrupa’daki beğendiğimiz, refah toplumu yaşayışına geçebilmek için, değiştirilmesi gereken o kadar çok şey vardı ki. Atatürk İnkılapları dediğimiz bu muazzam çalışmaya, Atatürk 1922 de, saltanatın kaldırılması ile başladı, 1935’te ticaret ve sanayi odalarının kurulmasına kadar uzanan büyük bir inkılap listesini gerçekleştirdi. Başlıklarıyla bunları hatırlamak istersek: 1-Siyasal alanda yapılanlar inkılaplar. 2-Hukuk alanında yapılan inkılaplar. 3- Eğitim ve kültür alanında yapılan inkılaplar. 4- Ekonomik alanda yapılan inkılaplar. 5-Toplumsal alanda yapılan inkılaplar. 10-15 yıla sığdırılan bu inkılaplar (devrimler), Türk toplumuna asırlara sığacak bir değişimi, adeta bir altın tepsi içinde sundu. Bu muazzam olay büyük oranda başarılı oldu. En büyük zorluklardan birisi, 600 yıllık İslami kültür içindeki insanların, şimdi birden batı Avrupa’nın insanlarının yaşama şekillerine uymalarının istenmesi şeklinde oldu. Şehirlerde ve bazı çevrelerde kadınlarımızın başlarını örtmeleri hoş karşılanmadı. İslamca yasak olan alkol tüketimi her yerde serbest bırakıldı. Sarık ve fes giyilmesi yasaklandı. Bunun yerine Avrupalılar’ın taşıdıkları şapka ve kasket taşınması istendi. Aslında, yüce dinimiz İslam, insan aklına ve mantığına en uygun dindir. Getirdiği bütün kurallarda,  insanın ya sağlığı, ya temizliği, ya ruh huzuru, ya da üretim ve faydaya dayalı pragmatik çalışmalar önerilmiştir. Bir ayetinde, yüce Allah, kullarına günde 8 saat ibadetten bahsetmiştir. Bunun uygulamada zor olduğu açıktır. Ancak bunun meali ve tefsirine baktığınız zaman, Allah’ın, maişetini kazanmak için işinde 8 saat çalışan kullarının bu çalışmalarını en muteber ibadet saydığını  görürsünüz. Burada yüce dinimizdeki yüksek akıl ve mantık hakimiyeti görülmektedir. İnkılaplarla, tekke ve zaviyeler kapatılmakla, toplumumuzun İslami kültürü kurtarılmadı. Toplumun çeşitli katmanlarına, boş buldukları için sızmış, dini eğitim ve okul eğitimi almamış, cahil insanlar İslamı, camilerde, başka gizli mekanlarda yanlış anlattılar, uygulattılar, çıkarları için kullandılar. Devletin kurduğu dini eğitim kurumları, bu boşlukları 90 yıldır hala dolduramadı. İnançlı bir vatandaşınız olarak, 10 yıl bu örnek aldığımız Avrupalıların arasında çalıştım yaşadım. Dini inanışımdan dolayı oralarda en ufak bir olumsuzluk yaşamadım. İşini düzgün yapan, randevusuna zamanında gelen, gelemiyorsa bunu zamanında bildiren, yalan söylemeyen Avrupalı bence makbul insandır. Ama 5 vakit namazında niyazında olup da boş zamanlarında gramların altını törpüleyen esnafımın da Müslümanlığını istemem. Saygılarımla.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.