Sağlık olsun Sayın Vekil..

Milletvekili seçimleri olur ve haklı olarak umutlanırız.. İstediğimiz vekil seçilsin ve işimiz düştüğünde bize yardımcı olur. Sonuçta doğal olarak milletin vekili olacak ve millet için orada bulunacaklar.. Seçim oldu ve bizde tanıdıklarımız vekil seçilince sevindik.. Nazımızın geçeceği birkaç kişi vekil olmuştu ve içlerinden Abdullah Ağralı’yı bir yakınımın işi için arayıp, çok kısa görüşmek istediğimi söyledim. Bu arada şunu belirtmeliyim. 30 yıldır bu işi yapıyor olmama rağmen, hiçbir zaman birilerinin yaptığı gibi gazeteci havasına girmeyip, sıradan bir vatandaş gibi davranmışımdır.. Burada da öyle oldu.. Neyse; “Hafta sonu Konya’ya geleceğim görüşelim” dedi. Hafta sonu Konya’ya geldi ve beni aradı. Paşam Pastanesi’nde buluşalım dedi, buluştuk.. Yanında danışmanı da vardı.Danışmanını yanımızdan uzaklaştırdı. Kısa bir hal hatırdan sonra konuya geçtik. Bir yakınımın işe ihtiyacı olduğunu söyledim ve konuyu detayıyla anlattım... Öyle ilgilendi ki, sanırsınız kesin onu işe aldıracak izlenimi oluştu. Çaylar, kahveler içildi. Genel sohbetten sonra ‘seni arayacağım’ dedi ve ayrıldık. Aradan 15 gün geçti ve Ağralı’dan ses çıkmayınca onu aradım. Telefona bakmadı.. 1 hafta sonra tekrar aradım, yine bakmadı.Daha sonraki hafta ısrarla yeniden aradım. Telefona yine bakmayınca, hem whatsapp’tan, hem de SMS yolu ile mesaj yazdım.. Mesajlarımın hiç birine cevap vermedi.. 2 gün sonra tekrar aradım ve Ağralı telefona yine bakmadı.. 2 gün sonra, “Sayın vekilim benimle ilgili bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Bu sıkıntıyı söyler misiniz. Neden telefonlarıma bakmıyor, mesajlara yanıt vermiyorsunuz?” diye, mesaj yazdım.. Ne yazık ki bunlara da yanıt vermedi. Tamam kesinlikle bir hatamız oldu. Fakat telefonumu açıp bunu bana söylemeliydi ki, bizde hatamızı bilip kuyruğumuzu kıvırıp otururduk.. Kendisine dini anlamda mesajlar attım. Bir müslümanın böyle yapmayacağını, kitapların bundan bahsettiğini yazdım. Ve çok acıdır ki bunlara da cevap vermedi ve beni hiç aramadı. Oysa pastanede buluşmamızdaki halleri hiçte böyle değildi. Konuşmalarını duysanız, istediğimiz işi kesin yapacak gibiydi. Fakat artık onun bulacağı işi de istemiyordum. Sadece telefonuma yanıt verip, “Şundan dolayı seninle ilgilenmiyorum” demesi yeterli olurdu. Ancak ne yazık ki, milletvekili Sayın Abdullah Ağralı’dan tık ses çıkmadı.. Bana yüz yüze çok iyi davranmasına rağmen, yazıklar olsun ki, ola ki hatamızın bari ne olduğunu söylemek lütfunda bulunmadı. Allah büyüktür.. Kısaca milletvekili seçerken, benim işlerimi görecek diye kimse umutlanmasın. Söyleyeceğimiz budur..