Örnek bir yaşam

Uzun yıllardır kas hastası olan ve solunum cihazına bağlı olarak hayatını sürdüren 28 yaşındaki Emrah Savsar’ın hayatı, 3 yıl önce hayal edemeyeceği bir biçimde değişti. Bu değişimden önce de aktif ve mücadeleci bir ruha sahip olan Emrah, Başbakan’ın Ablası Ayşe Çalık ile tanışmasından sonra farklı bir hayata adım attı. Biranda tüm şehir ve hatta Türkiye’den birçok insan, devlet erkânı Emrah Savsar’ı yakından tanıdı. Artık konferanslar vermeye bile başladı. Hatta gözlerindeki mutluluğu ve yüzündeki hayat sevincini, zor durumdaki hastaların ve engelli vatandaşların görmesi için hastanelerden özel davetler aldı. Evine sayısız ziyaretçiler gelip gitmeye başladı. Ve Emrah, “insanlara faydalı olma” hayalini de fazlası ile kısa zamanda, hiç tahmin edemeyeceği bir şekilde gerçekleştirmiş oldu. OLGUNCA CEVAP VERDİ Bu 3 yıllık sürede ise Emrah Savsar’ı üzen tek konu, bazı insanların onu anlamaması, tanımadan-bilmeden ve görmeden hakkında haksız yorumlarda bulunması oldu. Bu noktada, Emrah’ın ismini kullanmak isteyenler bile çıktı. Bir anda Emrah’ın popüler olmasını ve insanların sempatisini kazanmasını kıskanan bazı isimler ise, Emrah’ı zor duruma bile soktu. Emrah, bu durumu olgunca karşılayarak, “İnsanların hakkımdaki olumsuz söylemleri, kesinlikle benim için önemli değildir. Hakkımda kötü konuşandan da iyi konuşandan da Allah razı olsun diyorum” dedi. Yeni Meram,’a son 3 yılda hayatındaki değişimleri anlatan Emrah Savsar, ayrıca önemli mesajlar da verdi. Yaşadığı bütün zorluklara ve ağır hayat şartlarına rağmen mutlu olmasını ve insanları sevmesini bilen Emrah Savsar’ın hayatındaki değişimi ve insanlara mesajını kendi ağzından yazıyoruz YAKINDAN İLGİLENDİLER “Tam 3 yıl önce hayatımda bir dönüm noktası oluştu. Önceki Konya Valimiz Aydın Nezih Doğan Bey ve değerli eşine telefonla ulaşmam ile hayatımdaki değişim başladı. Fakat onlara ulaştığım dönem, Valimizin tayininin Van’a çıktığı bir dönemdi. Van’a gitmeden önce beni ziyaret edip, geç tanıdıkları için üzüntülerini dile getirmişlerdi. İlk olarak Vali Aydın Nezih Doğan ve eşi farkıma vardı desem yeridir. Hatta Valimiz şehirden ayrılırken yazdığı şiirde benim de ismimi telaffuz etmiştir. Yaklaşık 2 ay sonra falan rahatsızlandım ve hastanenin yoğun bakımında tedavi görmeye başladım. Aydın Bey ve eşi Hatice Hanım bu durumu duyuyorlar, Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun Ablası Ayşe Çalık ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’e bilgi veriyorlar.” EMRAH’IN FARKINA VARDILAR “Sayın Ayşe Çalık ile Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Akyürek hızlı bir şekilde bana ulaştılar. İkisi beraber geldi fakat hastanede karşılaştılar. Çünkü ikisine de ayrı ayrı haber etmişler. Ayşe Çalık annem de benim farkıma vardı ve benimle ilgilenmeye başladı. Kendisi benim için çok hüzünlendi ve ağladı. Tahir Başkan da çok ilgilendi. Bunların hepsi bana Rabbimin bir lütfüdür. Ayşe Annem, etrafına sürekli benden bahsetmeye başlamış. İlk etapta telefon rehberimde 70 kişi varken, biranda 700 kişiye ulaştı. Her hafta Cuma günü, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız başta olmak üzere Konya’daki bütün mülki erkan, büyüklerim, kader arkadaşlarım ile Cuma günü mesajlaşıyoruz. Ayşe Çalık Annemin yardımı ile Emrah Savsar biranda tanındı ve bilindi.” AMACIM İNSANLARA FAYDALI OLMAK “Her zaman, “insanlara nasıl faydalı olabilirim?” sorusunu kendime sordum. “Emrah Savsar popüler olsun” düşüncesine sahip değilim. Bunlara da zaten ihtiyacım yok. Bana Rabbim yeter. İnsanların hakkımdaki olumsuz söylemleri, kesinlikle benim için önemli değildir. Hakkımda kötü konuşandan da iyi konuşandan da Allah razı olsun diyorum. Eleştirinin insanları olgunlaştırdığına inanıyorum. Her zaman söylüyorum, gönüllere girmek gerekir çünkü gönüllerde Allah vardır. Amacımız buydu. Ayşe Çalık Annem vasıtası ile de amacıma fazlası ile ulaşmış oldum. İnsanlar beni tanıdıkça daha çok sempati duymaya başladı.” HER GÜNÜN KIYMETİ BİLİNMELİ “Allah’tan gelen imtihana, rahmet penceresinden bakarak, kabullenmek ve benimsemek gerekiyor. İnsanlarımız, para-pul-borç derdine düşmüş, “daha çok kazanayım” “daha büyük şeyler elde edeyim” düşünceleri kafalarda oluşurken, hiç kimsenin aklına maalesef maneviyat gelmiyor. Ben şuan bir imtihan yaşıyorum. Kas hastasıyım, solunum cihazına bağlıyım, yatalak bir hayat sürdürürken bir yandan da aktifliğimi ve heyecanımı yitirmemeye çalışıyorum. İnsanlara hep gülmek istiyorum. İnsanlara olan sevgimi hiçbir zaman saklamadım ve arka plana atmadım. Çünkü insan yaşadığı her günün kıymetini bilmesi lazım. Ayrıca şunu da belirtmek istiyorum; Annem benim her şeyim. Onu çok seviyorum. Benim her ihtiyacım ile ilgileniyor. O olmasaydı ne yapardım bilmiyorum. Allah ondan razı olsun.” “KALBİM KUŞ GİBİ ÇARPTI” “Ben duygusal bir insanım ve yazmayı çok seviyorum. İnsan, ya hüzünlüyken ya da sevgi doluyken yazar. Zamanında aşık oldum. Kalbimiz bir kuş gibi çarptı. Duygular olmasaydı, insanoğlu yaşantısından hiçbir tat almazdı. Sevdim ve aşık oldum. Aynı zamanda da sevildim. Fakat nasip olmadı, evlenemedik. Evliliğin eşiğinden 2 kez döndüm. Her şey nasip-kısmet.” Salih KÖPRÜLÜ