KONYASPOR, SAHİPSİZ KALMADI

Tüm sporseverlerin takip ettiği gibi bizim takım, Konya'nın takımı, benim takımım Konyaspor'da son bir yılı kongreler ile geçirdik. Olağan olağanüstü, hepsi de özünde yönetim değişikliği ve başkan değişikliğini içeren kongreler ya da genel kurullar.
Hamdolsun, iş tatlıya bağlandı. Yaşı biraz daha müsait olanlar bilirler, tarihte kayyuma gidiyordu. Kulübün anahtarının Vali Bey'e teslim edileceği günleri birlikte yaşadık. Farklı yönleriyle, çok farklı kulüp başkanları tanıdık. Bazılarına paralı bazılarına emanetçi yaftası yapıştırdık. Her zaman söylediğimiz bir sözü, müsaadenizle tekrar edelim. Site yönetimine talepte bulunmayan bir kişi, site yönetimini eleştirmesin.
Geçmişte partimizin takdirleri ve seçmenin teveccühleri doğrultusunda , biraz da uzunca bir süre bir kamu görevi ifa etmeye çalıştık. Vatandaş, bazen yapılanları da görmeyip haklı haksız ve acımasız eleştirilerde bulunurdu. Kendilerinin bu hususta önerilerinin ne olduğunu, ne gibi projeleri olduğunu sorardım. Son olarak da kendilerine, “ Birikiminiz var, projeleriniz var. Bu deneyimlerinizi Karatay ilçesinde kullanmak ister misiniz, aday olmayı düşünmez misiniz?” derdim. İş aday olmaya gelince vatandaş orada yok oluyor.
Bu örneği şunun için verdim. Eskimez Konyaspor başkanlarını, elini taşın altına koyan kardeşlerimizi acımasızca eleştirdik. Ve en çok eleştiri alan başkanlarımızdan Sayın Fatih Özgökçen basın toplantısı düzenledi. “Biz görevi teslim etmeye hazırız. Kulübün borcu da ödenemez düzeyde değil, 20 milyon dolar, buyurun teslim alın.” dedi.
Başkanlığa talip olan kardeşlerimiz peş peşe Büyükşehir Belediye Başkanımız ve Sayın Vali ile görüştüler. Kimi ailesel kimi de farklı sebeplerden dolayı başkanlıktan vazgeçtiler.
Konyaspor başkanı ve yönetimleri takımın istikbali ve iyiliği için bazı eleştirileri hak edebilir. Bizler de kimi zaman yapıcı eleştirilerde bulunduk. Spor kamuoyu hala İlhan Hoca'nın niçin gönderildiğini bir türlü anlayamadı. Bir açıklama da yapılmadı.
Futbolun adaleti yok ki! Konyaspor'un kurtulmak ve göndermek için araya büyük adamları koyduğu İsmail Kartal, Fenerbahçe'de tarih yazıyor. Demek ki futbolu, futbolcular oynuyor. Teknik direktörün işi abilik, idarecilik ve organizasyon.
Bir anımı tazelemek isterim. Konyaspor'a maddi imkan sağlamak için çırpınan geçmişteki bir belediye başkanımızı biliyorum. Takım eski stadyumda rahip takım ile 2-2 berabere kalmış. Maç çıkışında çakırkeyif bir seyirci, Büyükşehir Belediye Başkanı'na, “Kurduğun takımla övün!” demesin mi?
Belediye başkanı takımı yapan değil, futbol oynayan futbolcu değil ancak belediye başkanı günah keçisi. İstanbul, Ankara ve İzmir'de böyle olduğu kanaatinde değilim. Bizde öyle değil. Başkan, her şeyden sorumlu.
Velhasıl yapılan ikna turları neticesinde ailesinden izin alabilen, takımın yönetim emektarlarından, değerli Ömer Korkmaz kardeşimiz elini, belini, gövdesini taşın altına koydu. Konyaspor'u en iyi tanıyanlardan. Transfer politikalarını yapan ve yönlendiren isim. Bu kutlu görevi üstlenen başkanımıza teşekkür ediyoruz. Yükünü almak adına üzerimize düşeni yapmanın azim ve kararlığında olmalıyız.
Büyükşehir belediye başkanımız, ilçe başkanlarımız ve tüm siyasilerimiz Konyaspor'un hep yanında oldular. Onlar, kimse bilmese de şimdiye kadar Konyaspor için maddi ve tesis konularında çok yük kaldırdılar. Değerli sporseverler bilmiyor olabilirler, “Belediye başkanları, kulüp başkanı olamayacakları gibi profesyonel takımlara da ayni ve nakdi yardım talebinde bulunamazlar.”
Hamdolsun, yönetim emin ellerde. Geçmişte Konyaspor'umuza başkanlık eden tüm başkanlarımıza ve Fatih Özgökçen kardeşimize teşekkür ediyoruz.
Yönetimin işi zor. Bu sene takımın ligde sıralamadaki yeri, 1922 Konyaspor'un geleceği ve verilecek karar, hepsi birer problem. Ancak değerli ve deneyimli başkanımız Ömer Korkmaz Bey, bu işin üstesinden gelecektir. Konyaspor camiasının bizden tek bir isteği var onu da yapmazsak ayıp olur.
TRİBÜNLERİ DOLDURMALIYIZ.