Konya
°C
Yeni Meram

Konya'nın kimliği meselesi!

Konya'nın kimliği meselesi!-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
15.02.2018 00:16
14.02.2018 16:17
0
6817
ABONE OL
Büyüklerimiz günümüzde bütün şehirlerin birbirine benzediğinden dem vurarak, Konya’nın kimlik meselesine vurgu yapıyorlar. Moda tabirle dokunuyorlar! Şehirlerin bir kimliği olmalı mı? Olmalı tabi… Olmalı tabi de, öncelikle Konya yüzyıllardır kimlik sahibi bir şehir, kesinlikle kimlik aranılan bir şehir değil… Öyle düşünülürse bu şehre haksızlık yapılmış olur, saygısızlık yapılmış olur, vebal altında kalmak için adım atma teşebbüslerinde bulunulmuş olur! Hem Selçuklunun Başkenti diyeceksiniz! Diyar-ı Mevlana diyeceksiniz… Asitane diyeceksiniz… Hoşgörü kenti diyeceksiniz Türk tarımının kalbi bu şehirde atıyor diyeceksiniz… Bu şehir tarımın yanında aynı zamanda bir sanayi şehri diyeceksiniz… Sonra geleceksiniz Konya’nın kimlik meselesine! Kimlik kavramının içinde bir dünya açılım var. Mimari açılım, sanatsal açılım, sosyal çalışmalarla yapılacak açılımlar, şehrin estetiğine doğru açılımlar, trafikle ilgili yapılacak açılımlar ve birde ekoloji var! Ekoloji! O ne? Canlıların hem kendi aralarındaki, hem de çevreleriyle olan ilişkilerini tek tek veya birlikte inceleyen bilim dalı. Eko demek, kısaca ev demek, yakın çevre demek! Çevre demek, kuşatmak demek, çevrenizin kuşatılması demek, kuşatma altında olmak ve de kalmak demek. Çevreye itibar ederken, duyulması gerekenleri duyamamak, görülmesi gerekenleri görememek demek, Ah ekoloji ah…Bak senin yüzünden nerelere kadar geldik! Ne diyorduk? Şehrimizin ciddi mimari sıkıntıları var… Trafik sıkıntıları var… Otopark gibi aşılmaz, şehrin sokaklarını, mahalle aralarını kilitleyen bir açmazı var… Kendimize has adına Konya mimarisi diyebileceğimiz bir mimari geliştirememişiz mesela… Elimizde ki yapıları, Selçuklu mimarisine benzetmeye çalışıyoruz, ancak Selçuklu mimarlarının aşkını, taş oyma ustalarının heyecanını, günümüz yapılarına yansıtamıyoruz. Selçuklu Mimarisini, modernize etmeye çalışsak da, elimizdeki mevcut örneklere yaklaşamıyoruz. Selçuklu mimarisinin her biri birer sanat şaheseri olan yapılarını yıkılsın diye kaderine terk eden vurdumduymazlığımızı bu şehir unuttu mu? Şehrin içinde orijinalliğine halel gelmeden kala kala kaç tarihi Selçuklu eseri kaldı bilen var mı? Bu şehrin Selçuklu Başkenti olma kimliği var! Bu kimliği görmezden gelmek için, yıkılmak üzere olanı, ayağa kaldırırken, bütün mimari ve sanatsal özelliğini yok etmekten çekinmediğimiz o günleri de unutmadı bu şehir! Hangi kimlik meselesinden söz ediyorsunuz sevgili büyüklerimiz? Bunu restorasyon adına yapmış olduğumuz oldukça üzücü restorasyon facialarına dönüşen çalışmalarda da görmek mümkün. Şehrin kimliği, şehir olduğu gibi muhafaza edilmeye çalışıldığında korunabilir cümlesini bir türlü doğru okuyamadık! Kentsel dönüşümlerin, baş döndüren büyüsüne öyle bir kapıldık ki, iş işten geçtikten sonra, şehirler birbirine benzememeye başladı sözleri dökülmeye başladı ağızlarımızdan! Bu ifade, yapılan yanlışları, şehrin tarihi, kültürel ve yapısının yerle bir edilmesini telafi edemez. Şehir içi mimariyi ve estetiği kendi evinizin içi gibi düşündünüz mü? Evinizin içini çöplüğe, çöp tepeciklerine döndürür müsünüz? Şehri dev bir ev gibi düşündüğünüzde, ne o sokakların, caddelerin hali demeyecek misiniz? İşte onun içindir ki… Şehrin mimarisinde ve estetiğinde sınıfta kaldık! Ancak ısrarlı bir şekilde bunu kabul etmeme gibi bir gayretin içindeyiz! Mimari diyorsunuz, şehir hani nerede benden, Selçukludan bir iz diye soruyor? Estetik diyorsunuz, şehir, estetik kavramını bir daha okuyun gelin diyor, sen benden daha mı iyi biliyorsun diye ahkam kesiyoruz! Tarih diyorsunuz, şehir, nerede ne tarih çıksa gömmekten yorulmadınız galiba diye takılıyor, anlamazdan geliyoruz! Şehrimizde, dünyanın birçok ülkesini, şehrini, bölgesini gezen dolaşan insanlar var. Buradan nereye mi geleceğiz? Otopark meselesine… Birçok ülkede, çok katlı binaların ilk üç-beş katı otopark! Mesela, daireler beşinci, altıncı kattan itibaren başlıyor! Bizde nasıl? Mesela, şehrimizde, verdiğimiz örnekte anlatılan bina benzeri bir yapı var mı? Olacak inşallah diyenleri duyar gibiyim? Ne zaman sorusunun cevabının ucu bildiğiniz gibi bayağı bir açık! Şehrin estetikçileri, kentsel dönüşümcüleri, cazibe merkezi projelerinin mimarları, mühendisleri şehrin başı döndürülürken neredeydiler? Şehrimizin bisiklet yolları da dahil olmak üzere, bir uçtan bir uca şehir kocaman bir otopark olmuş kimin umurunda? Sevgili belediyemiz, şehrin merkezindeki sokakları uzunca bir zamandır ziyaret etmiyor diye düşünmeye başladık. Çünkü son beş yıldır, her sokak, her mahalle otopark kimliğine büründü. Sizler alıştınız, bizler alıştık, otopark olmak hem kaderimiz, hem kimliğimiz oldu. Büyüklerimiz, şehrimize 2023 Vizyonu kazandırma gayretlerine başlamışlarken, şehrin kimliği nedir, ne değildir diye hazır sorgulamaya başlanmışken, bu şehri de dinlersiniz, bu şehre de kulak verirsiniz inşallah sevgili belediyemiz!
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.