Konumuz MEDAŞ!.

--------------- *** “ÖNCE fareyi defet, sonra buğday topla.” (Hz Mevlana) *** ELEKTRİK YOKSA… Pazar günü… Rüzgar ıslık çalıyor!.. Saat 11.40’ta elektrikler kesiliyor. Kesilir mi, kesilir… Ancaak, saat 18.50’ye geldiğinde teşrif ediyor! Bu yüzden 3’üncü sayfa yazımı da atamadım gazeteye… Elektrik gelmedikçe stresim arttı. Fırtına ise fırtına… Yaz aylarında “bakım-onarım” nedeniyle 7-8 saat kesilen elektrikler boşa mı kesilmişti?. Ne oldu bir fırtına sonrası?.. O zaman Çanakkale’de yılın 365 gününün 300 günü elektriklerin kesilmesi gerek. Ya da Karadeniz’de… “Konya’nın birçok yerinde kesik… Ekiplerimiz çalışıyor” derlerken, teybe alınan ses, sürekli MEPAŞ mı nedir onu övüyorlardı! 7 gün 24 saat hizmetteler-miş! Hizmette kalite için-miş!. Maçı izleyemedim. Çünkü elektrikler yoktu. Televizyonlar çalışmıyor. Buzdolabı çalışmıyor, varsa asansör çalışmıyor, bilgisayar çalışmıyor, kalorifer çalışmıyor, fırın çalışmıyor, elektrik süpürgesi çalışmıyor. Sular akmıyor. Yani, hayat duruyor. Elektrik yoksa hayat da yok ama “kaç-AK” elektrik parasını almasını biliyorlar, şimdi de yasalaştırıyorlar. Büyük enerji firmaları kar üstüne kar edecekler, senin-benim gibi “Vatandaş Mülayim Efendiler”in ceplerini boşaltacaklar! Özetle; maçı izleyememişim. Buradan Ak Parti İl Başkanı sayın Musa Arat’a sesleniyorum. Ben MEDAŞ’ı gerektiği şekilde yadettim! ve size havale ediyorum. “Özel şirket” falan demeyin. İpler sizin elinizde. Gönderin genel müdürlerini başka bir yere orada hizmete devam etsin! Çünkü biliyorum ki, siz de yakınıyorsunuz… O zaman kestirmeden gidelim: Alınan 3 puan, ilaçtan da öte. Fakat unutmayalım, ateş çemberindeki alttan üçüncü takımla aramızda sadece 3 puan fark var. *** GÜCÜMÜZ BU… Sivas da bizi solladı! Yani Süper Lig’in en az gol atan 2 ekibinden biriydik, Sivas 3 daha attı Gaziantep’e… Hem de deplasmanda. Ve hep şunu dile getirdik: “En kötü oynayan takımız.” Ben geçen haftaki KON-TV’de canlı yayınlanan yönetmenliğini sayın Selahattin Akçakaya’nın yaptığı, her zaman olduğu gibi Mustafa Durmuş kardeşimin katıldığı programda, “Eskişehir maçı ne olur?” diye sorulduğunda “Eskişehir’i yeneriz” diye kesin bir dille cevap vermiştim. Aslolan şuydu: Takımın takviye edileceğinden emindim. Bilemedim yönetimin teknik direktör Aykut Kocaman’ın ısrarla, “takviyeler isterim”lerine karşı duracağını ve eller alıp satarken bakacağını… Mevcutlar toparlanırsa toparlanacaklar ve bizi getirdikleri bu noktadan çıkaracaklarsa yine onlar çıkaracaklar. Kusura bakmayın, biz dostuz. Acı son, alttakiler puan aldıkça her hafta 7-8 takıma yaklaşıyor. *** SKORA BAK?! 75-47… Ne yaptık, TOFAŞ deplasmanına amatör bir takım mı götürdük ve oynadık ki, bu kadar açık farkla yenildik? Ligde ardı ardına alınan kötü sonuçlar bizi play-off’tan uzaklaştırdı. Torku Konyaspor Basket, işin hiç şakası kalmadı, artık en kısa zamanda toparlanmalı. Başka ne diyebiliriz ki?.. *** AMAN HA DİKKAT! Eğer skoru eleştiriyorsak bizden Anadolu Selçukspor’a yerden göğe kadar tebrikler… Aslında biz 1 puana razı olacağımızı belirtirken, onlar Hacettepe deplasmanından 3 getirdiler ve haftanın dışarıdan galibiyet getiren tek takımı oldular. Aman ha dikkat!.. Galibiyet şımartmasın. Ayaklarımız yere bassın! Çünkü, 4 takımın düşeceği bu grupta tehlikeli bölgedeki takımla aramızda 1 maçlık fark var. Üstelik bu hafta ateş hattındaki Fethiyespor Konya’ya geliyor. İki takımın da puanları aynı. 6 puanlık bir mücadele. Kazanırsak rahatlarız… Temsilcimize güveniyoruz ve yeneceğiz. ---------------------