Konya
°C
Yeni Meram
03.10.2019 08:47

KOMÜT Başkanı Adem Bulut: "Yeni binalar daha güvenli"

Konya Müteahhitler Birliği (KOMÜT) Yönetim Kurulu Başkanı Adem Bulut Yeni Meram Gazetesinin sorularını yanıtladı. Depreme ilişkin açıklamalarda bulunan Bulut, "Karkas dediğimiz binalar özellikle Bosna Hersek Mah. Cumhuriyet ve Binkonut civarında bulunuyor. Konya'da Allah göstermesin bir deprem olmuş olsa öncelikle bu binalar gider" dedi.

A+
A-
03.10.2019 08:47
03.10.2019 13:55
0
9046
ABONE OL
Konya Müteahhitler Birliği (KOMÜT) Yönetim Kurulu Başkanı Adem Bulut, gazetemizin sorularını yanıtlayarak değerlendirme ve açıklamalarda bulundu. 2000'li yıllarda meydana gelen Zümrüt Apartmanı faciasının inşaatlarda olan denetimlerin artmasına zemin hazırladığını dile getiren Başkan Bulut, 2002 yılının ardından belediyeler tarafından ciddi denetimlerin olduğunu kaydetti. Bulut, Konya'da depremin yaşanması halinde özellikle kargas yapıdaki binaların tehlike altında olduğunu da ifade ederek; "İnşaatlarda kolonların enleri ve boyları büyüyor ve kalite artıyor. Binaların artık kaliteli olmaya başladığını söyleyebiliriz. Ancak daha önceden inşa edilen Kargas dediğimiz binalar özellikle Bosna Hersek Mah. Cumhuriyet ve Binkonut civarında bulunuyor. Konya Allah göstermesin bir deprem olmuş olsa öncelikle bu binalar gider" dedi. KOMÜT'tün yapılanma aşaması nelerdir? KOMÜT Hakkında bizlere biraz bahsedebilir misiniz? KOMÜT 5 yıllık bir geçmişe sahip olan dernek. Yönetim Kurulumuz şuanda 11 asil, 11'i yedek kişiden oluşuyor. 130 mevcut üyeye sahibiz. Üye sayıları zaman zaman farklılık gösterebiliyor. KOMÜT'ün kurulma amacı; Sektördeki inşaat firmalarını, müteaahhitleri bir araya getirerek tanışmalarını ve kaynaşmalarını sağlamak. Yani KOMÜT bir çimentonun yapmış olduğu görevin aynısını yapıyor. Sorunların yetkili makamlara iletilmesi ve çözülmesi konusunda KOMÜT her zaman müteahhitlerin yanında olacak. Bildiğiniz üzere son zamanlarda ekonomide bir dalgalanma mevcut. Bu kapsamda inşaat sektörünü nasıl değerlendirirsiniz? Ben 20 yıldır sektörün içerisindeyim ancak son 1 yıldır yaşadığımız sorunları bu zamana kadar hiç yaşamadık. 2001, 2004, 2008 yıllarına şahit olduk. Krizin boyutu biraz daha büyüdü. Kriz denildiği zaman ilk akla gelen inşaat sektörü oluyor. İnşaat sektörü de burada hemen kendini hissettiriyor. Yapacak olan da kendi kabuğuna çekiliyor alacak olanda kendi kabuğuna çekiliyor. Önümü göreyim misali kendini korumaya alıyor. İnşaat sektörü şuan gelindiği nokta itibariyle büyük sıkıntılar yaşıyor. Ancak yaklaşık 3 aydır Kurban Bayramı itibariyle bir hareketlenme var. Buda sektörümüze biraz nefes aldırdı. 2020 planlamaları doğrultusunda bizde dahil olmak üzere maalesef kimsenin bir planlaması yok. Sektörümüzde daha temel kazılmadan satışlarımız başlardı ve inşaat bittiği zaman satışımızda biterdi. Geçmişte vizyonu olan müteahhit ayakta kalırsa mücadele vererek ayakta kalmayı başaracak. İnşaat sektöründe ki arz-talep dengesi konusunda bilgi verir misiniz? Bir de Kentsel dönüşüm ile konut stoğu erir mi? Türkiye genelinde konut noktasında bir şişme mevcut. Buda planlama ile ilgili. Konya'nın hangi bölgesinde, hangi ilçesinde ne kadar konuta ihtiyacı var? Bu konu hiç tartışılmadı ve hesaplanmadı. Olduysa da bizlere bildirilmedi. Her müteahhit istediği bölgede istediği kadar evi araştırmadan inşaa etti. Bundan dolayı da tamamen plansız konut stoğu oluştu. Bu stoğun erimesi lazım eridikten sonra da buna göre ihtiyaçların giderilmesi lazım. Her ilçenin bölgesine göre ihtiyacı farklı. Kentsel dönüşümün temelinde de can ve mal kaybının yok olmaması var ve birikmiş olan konut stoğuna yardımcı olmaz. Konut kredilerinin aylık bazda 0, 99'a daha sonrada 0, 75 'e düşmüş olması sektörü hızlandırdı mı? Faiz oranların düşmesi ile birlikte tahmini olarak değil gerçekten de konut sektöründe hareketlenme yaşandı. Türkiye genelinde 35 bin başvuru yapıldı. Vade sayılarının 180 aya çıkmış olması da buna etken oldu. Sıkıntı şu; eskiden her başvuru yapan kişiye bankalar rahatlıkla kredi veriyordu. Şuanda maalesef herkese vermiyorlar. Örneğin; 10 kişi kredi talebinde bulunuyorsa bunun 5'i kullanabiliyor 5'i kullanamıyor. Konya genelinde ise kredi faiz oranlarının düşmesi ile beraber biraz da olsa nefes aldık. 2000'li yıllardan sonraki yıllarda yapılan inşaatlar da ki kaliteyi depremi de esas alarak değerlendirir misiniz? Konya'da 2000'li yıllarda çöken Zümrüt Apartmanı buna zemin hazırladı. Önceki yıllarda inşaat sektöründe hazır beton olayı çok yaygın değildi. 2002 yılından sonra yapılan binalar özellikle belediyeler tarafından ciddi anlamda denetlendi. Denetlemeler 2010 yılına kadar devam etti ve bu süreçten sonra da denetlemeleri yapı-denetim firmaları üstlendi. İnşaatlarda kolonların enleri ve boyları büyüyor ve kalite artıyor. Yani binaların artık kaliteli olmaya başladığını söyleyebiliriz. Kargas dediğimiz binalar özellikle Bosna Hersek Mah. Cumhuriyet ve Binkonut civarında bulunuyor. Konya Allah göstermesin bir deprem olmuş olsa öncelikle bu binalar gider. Konya'da arsa tedariği noktasında mal sahipleri ve kurumlar arasında herhangi bir problem yaşanıyor mu? Arsa bulma noktasında sıkıntılar halen mevcut mu? Arz-talep meselesinden dolayı tabiki sorunlar yaşanıyor. Özellikle arsa sahipleri ile olan süreç bizim için zor geçiyor. Belediyelerden almış olduğumuz arsalar da süreci zorlaştırdı. Önceden 20 bin TL'ye almış olduğumuz arsalar şuan 100 bin TL'ye kadar çıktı. Bu da tabi doğal olarak dairelerin değerini artırdı. Bu da müteahhitlere yansıdı. Daha önceden aza satıyorduk çok kazanıyorduk. Şimdi ise çok paraya satıyoruz ama az kazanıyoruz. Hızlı bir büyüme oldu ve büyüme ile beraberde lüks bir hayatın içerisinde kendimizi bulduk. Eskiden bir daireye 5 bin TL'lik mobilya yapılıyorsa şuan 25 bin TL'lik mobilya yapılıyor. Yani sanmayın ki müteahhitler çok para kazanıyor. Böyle bir şey maalesef yok. İnşaat maliyetleri ve satışları arasında ki denge nasıl? Yüksek maliyetleri alıcılara yansıtabiliyor musunuz? Birde Müteahhitlik niteliği nasıl ve merdiven altı müteahhitlikte azalma var mı? Bizler maliyetleri yüksek olarak alıcılara yansıtamıyoruz. Eğer gerçek maliyetleri yansıtmış olsak daire fiyatları bu şekilde olmaz. Şuandaki fiyatlar eski maliyetlerden gidiyor ve zararına satış yapılıyor. Maliyetler ile satışların dengelenmesi doğru değil. Müteahhitlik niteliği Konya üzerinden konuşacak olursak oldukça düşük. Bu işin bir okulu veya eğitimi yok. Müteahhitlere baktığımız zaman çoğu taşeronluktan gelme. Bu niteliği artırmakta tamamen bizimle alakalı. Para büyüdü ama müteahhitler aynı oranda maalesef büyüyemedi. Biz nitelik olarak büyüyemedik. Buda sonuç olarak binalara yansıdı. Ne kadar hızlı yaparsak o kadar hızlı kazanırız mantığında binalar yapıldı ve kalitesiz binalar ortaya çıktı. Bence proje aşamaları biraz daha iyi irdelenmeli. Parası olan herkes müteahhitlik yapabiliyor yani aslında. Ancak müteahhitlik parayla olacak bir iş değil. Genel olarak Konya'nın yapılaşmasını nasıl buluyorsunuz? Son olarak eklemek istediğiniz görüş ve düşünceleriniz var mıdır? Yüksek katlı binaları ben yapma taraftarı değilim. Bölge olarak yapılacak yerler vardır bununda 10 katı geçmemesi tarafındayım. Butik şeklinde yapılacak olan binaların daha rahat kullanılacağını düşünüyorum. 15-20 katlı binalar şehrin siluetini bozar. Bu tür binaları yapıyorsanız bahçesini de düşünmeniz lazım. Dikey yapılar belli bölgelerde sınırları koyularak değerlendirilmelidir. Adnan YILDIRIM-Hüseyin TURGUT-Hüseyin MENEKEŞE
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.