Konya
°C
Yeni Meram

“KİMSEDEN SANA KÖTÜLÜK GELMESİNİ İSTEMİYORSAN…”

“KİMSEDEN SANA KÖTÜLÜK GELMESİNİ İSTEMİYORSAN…”-Erol Sunat-Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
30.11.2018 00:26
29.11.2018 16:27
0
6637
ABONE OL
İyilik varken, iyiliği tavsiye etmek varken, huzuru, esenliği, doğru düzgün bir hayatı tavsiye etmek varken, bunun tam aksini yapanlar, halinden en çok şikayet edenler olarak tanınırlar. Neden bunlar hep benim başıma geliyor? Ne dedim ki? Ne yaptım ki? Ne söyledim ki? Beni herkes bilir! Aslım belli, sülalem belli, sülalemde kimlerin olduğunu bütün alemi cihan biliyor, iki kelam etmişim çok mu? Diyenlerin hemen birçoğu neler demezler neler! Toplum olarak, sır saklamayı, aman kimse duymasın diye size emanet edilen bir konuyu, senden başkasına söylemek istemiyorum denen bir hassasiyeti birilerine anlatmadan, birileriyle paylaşmadan yapamıyoruz. Eskiler bu davranışa, ağzında bakla ıslanmıyor diye yaklaşırlardı. En yaygın hastalığımız, birilerinin yanında yüzüne karşı övdüğümüz, iltifatlar yağdırdığımız bir insan hakkında, yanımızdan ayrılır ayrılmaz, hemen aleyhinde konuşmaya başlamak! Hiç kimse de çıkıp! Az önce iyi dediğine, şimdi neler söylüyorsun? Utanmıyor musun? Sen ne biçim bir insansın? Bundan böyle senin dostun, arkadaşın değilim! Demez, demediği gibi, daha neler söyleyecek, anlatacak diye merakla lafların bitimini bekler! Aleyhte konuşanlar! İnsanları birbirine takanlar! Laf taşıyanlar! Dedikodulardan kuleler yapanlar! Toplumda esprili, eğlenceli insanlar olarak kabul görür. Bırak anlatsın! Yalanda olsa, şaka da olsa güzel anlatıyor, içinde doğrularda yok değil! Şunun şurasında az biraz gıybet yapıyoruz! Günah mı? Günahsa da, senin günahın benim olsun, anlat, anlat! Demeye başlayanların çoğaldığını da görüyoruz. Bu türden yaklaşımların, sözlerin, repliklerin espri niyetine de olsa dizilere konu edilmesi ise daha da vahim. Fena kavramı içine giren, hoş olmayan, kötü, yanlış, olumsuz, aykırı düşünceler, fiiller ve davranışlar yadırganmıyor. Aksine taraftar buluyor. Vara yoğa küfredenlere, İnsanlar gülüyor, el üstünde tutuyor diye en olmadık edepsiz cümleler kuranlara, Edebe, adaba ve ahlaka mugayir fıkralar anlatanlara, İşimize gelen lafları getirip götürenlere, Menfaatimiz doğrultusunda bize çalışan sinsilere, Sevmediklerimizin yanında olup, onlara dost görünüp, içten pazarlıklı olup, bize bilgi aktaranlara, Özellikle yalanları doğru gibi anlatanlara duyduğumuz hayranlığımızın ölçüsü yok! Bütün bunları yaptıktan sonra, valla gördüğünüz gibi, işimde gücümdeyim, kime ne demişim, ne yapmışım diye kenara çekiliveriyoruz. Bir zamanlar esprili bir şekilde söylenen, “ Yaşasın kötülük!” cümlesi zirve yapmıştı. “Yaşasın İyilik” diyemeyen bizler, kötülüklere zirve yaptırmaya meğer ne kadar da meraklıymışız, diyenlere aldırmıyorlar bile! Atalarımız iyilik yap iyilik bul demişler! Kötülük yapanlar, Fena kavramının içine aldığı cümle özellikleri üzerinde taşıyanlar, İyiliğin kenarından geçmeyenler, Gün gelip yaptıkları kötülüğün aynısıyla belki de çok beteriyle karşı karşıya geleceklerini bilmiyorlar mı, söylemlerine aldırmazlar! Birinden size karşı herhangi bir kötülük gelmesini istemiyorsanız, fenalıklardan, yanlış hareketlerden kaçının tavsiyeleri dahi bir çoğumuz için itici gelmiştir! Hiç beklemedikleri bir anda işleri ters gidenler, Talihleri ters-kepçe gelenler, Mal ve mülklerini en olmadık sebeplerle kaybedenler, Kaybetmekle karşı karşıya kalanlar, Geriye dönüp, ben bunları hak etmedim, bana gelinceye kadar, şu var, şu var, filanca var, neden ben? Kime ne yaptıysam, desin, çıksın söylesin demeye devam ediyorlar! Bu durumu kabul edenler, kabullenenler o kadar az ki… Bu konuda Hz. Mevlana diyor ki; “ Kimseden sana kötülük gelmesini istemiyorsan; fena söyleyici, fena öğretici, fena düşünceli olma.”
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.