Konya
°C
Yeni Meram

Hz. MEVLANA VE RAMAZAN -II-

Hz. MEVLANA VE RAMAZAN -II- Rıdvan Bülbül - Yeni Meram Gazetesi

A+
A-
15.06.2017 03:34
15.06.2017 08:39
0
10270
ABONE OL
■ Oruç ayı geldi. Hepinize kutlu olsun. Ey oruca yol arkadaşı olan, dost olan kişi! Yolun uğurlu olsun, hoş olsun. Ben ayı görmek için dama çıkmıştım. Çünkü candan, gönülden orucu özlemiştim, onu hasretle bekliyordum. Aya bakayım derken başımdan külahım düştü. Mübarek oruç padişahı benim aklımı başımdan aldı. Beni mest etti. Ey Müslümanlar! Ona gönül verdiğimden beri ben zaten mest olmuşum, aklım başımda değil. Ah, orucun ne de hoş bahtı varmış, ne de güzel devleti varmış, hali varmış. Bu oruç ayında gizlenmiş eşsiz bir ay var. Hem de Türk gibi oruç çadırında gizlenmiş. Bu mübarek ayda, oruç harman yerine sıkıntısız, neşeli gelen kişi, o güzeller güzeli aya yol bulur. Sıhhatli, atlasa benzeyen yüzünü kim sarartırsa, o orucun ipekli elbisesini giyer. Bu ayda dualar kabul olur. Oruçlunun âhı gökleri deler, geçer. Oruç kuyusunda sabreden kişi, Yusuf gibi aşk Mısır"ında sultan olur. Ey sahura kalkan, sahur yemeği yiyen kişi! Az konuş, hatta sus! Sus da orucu anlayanlar, oruçtan söz etsinler. Gel ey Şemseddin, ey Tebriz şehrinin avunduğu büyük insan! Oruç askerinin başkumandanı sensin. ■ Artık, ekmeğe karsı ağzını kapa, tatlı oruç geldi. Şimdiye kadar, yemenin, içmenin hünerini gördün. Şimdi de orucun hünerini seyret! Oruç, Meryem oğlu İsa"ya zemzem oldu. Oruç yolculuğuna çıktı da dördüncü kat göğe yükseldi. Kuşların kanat çırpmaları nerede, meleklerin kanat çırpmaları nerede? Kuşlar yem için kanat çırparlar, melekler ise oruca doğru uçarlar. Orucun bazı zorlukları varsa da, yüzlerce çeşit hüneri de vardır. Oruç sevdası bambaşka bir sevdadır. Oruç, çarşafa girmiş, kendini gizlemiş bir güzeldir. Çarşafını aç da onu seyret; o ne kadar güzelmiş! Boynunu inceltir ama, seni ölümden emin eder. Mide dolgunluğu, rahatsızlığı, fazla yiyip içmeden meydana gelir. Oruç ise seni manen mest eder. Otuz gün ramazan denizinde bir baştan bir başa, bir uçtan bir uca yüzer durursun. Sonunda oruç incisi elde edersin. Şeytanın bütün hileleri, tedbirleri, bütün okları, oruç kalkanına çarpar, kırılır. ■ Oruç anası keremlerde bulundu, çocuklarına geldi, kavuştu. Çocuğum! Fırsatı kaçırma, oruç ananı sıkıca tut, bırakma! Oruç anasının güzel yüzünü seyret! Onun lütuf sütünü em! Onun yurdunu yurt edin! Orucun kapısında otur! Rıza çölüne bak, Allah"ın ilkbaharını seyret! Oruç nergisleri ile dolu olan can cennetini müşahede et! Ey gonca! Çok güçsüzsün. Gelişmemişsin. İpte oynayan bahar cambazı gibi sıçra, oruç çemberinden geç! Ey gül! Kanlara batmışsın, hal böyle iken, neden gönlün hoş, neden gülüp duruyorsun? Yoksa Halil"in İshak"ı mısın ki, oruç hançerinden hoşlanıyorsun? Neden ekmeğe asıksın? Bahar mevsiminde gençleşen dünyayı seyret! Oruç harmanından can buğdayı satın al ■ Ey gönül; oruçlu iken Allah"a misafirsin! Ey gönül! Oruçlu iken Allah"a misafirsin; sana gökyüzü sofrası yakışır! Sen, bu mübarek ayda cehennemin kapısını kapadın! Böylece sen, cennetten binlerce kapı açarsın! Topraktan, ateşten, sudan, rüzgârdan dikilmiş olan beden hırkasını çıkar, at! Can, aşkın kapısına geldi de; “Beni affet; sen, özürlerin canısın!” diye yalvardı! “Ey aşk!” diye sızlandı. “Bu ayda özrümüzü kabul et; hata ettik!” Aşk da, gülerek cana dedi ki: “Senin elini tuttum! Biliyorum ki sen, elsizsin, ayaksızsın! Hekimim; ben, sana perhize girmeni emrettim! Çünkü sen, bu korkunun ve ümidin hastasısın! Perhize gir de, sana bir şerbet yapıp sunayım; onu içince sen, hiç kendine gelmeyesin!” Sustum; artık bunu aşk anlatsın! Çünkü onun gözü, canlara can katar! ■ Ramazan ayında gereği gibi oruç tutarsan, senin vücut toprağını altın ederler. Senin fani varlığını taş gibi ezerler de göğe sürme yaparlar. İftar vaktinde yediğin yemek lokmasının her biri, birer anlam incisi olur. Ramazan"da yemekte, içmekte, kötü söz söylemekte, kötü iş işlemekte sabırlı olduğun için, bu sabır, senin manevî görüşünü artırır, gönlünün gözünü açar. Oruç; kişide imanın, Allah"ı sevmenin, O"na bağlanmanın, O"ndan sakınmanın, haramdan kaçınmanın varlığına şahitlik eder. Ramazan"da sadece yemek ve içmekten kaçınmak değil, kötü söz söylemek ve kötü iş işlemekten de kaçınmak, bunlara sabır göstermek gerekir. Orucun bazı zorlukları varsa da, yüzlerce çeşit hüneri de vardır. Oruç; şeytanı ve nefsi güçsüz ve etkisiz hâle getirir, maddî ve manevî açıdan temizliği gerçekleştirir, gönlü bedenî isteklerin tahakkümünden kurtarır, nefsi kirlerinden arındırır, ruhu özgürleştirir, gönül gözünü açar, manevî görüşü artırır, sabrı öğretir, bedenî hastalıklardan korunmanın yollarını öğretir, insanın insanlığı olgunlaşır, manevî rızıklara ulaştırır, Allah"a yakınlaştırır. Bu namaz, oruç, hac ve cihad da inanışa tanıktır. Bu zekât hasedi bırakma da "kendi sırrından haber vermedir.” İhsanda bulunmak, doyurmak, konuk davet etmek: “Ey ulular, biz sizinleyiz, size doğru bir özle inandık” demektir. Armağanlar, sunulan şeyler: “Ben seninleyim; seni seviyorum” diye tanıklıktan ibarettir. Kim, bir mal veya afsun için çalışır, uğraşırsa bu ne demektir? “İçimde bir cevherim var”, demektir. Allah"tan çekinmemden yahut cömertliğimden bir cevherim var ki bu zekatla oruç ikisine de şahittir. Oruç der ki: “Bu, helalden çekindi, bil ki harama ulaşmasına artık imkân yok.” Zekât der ki: “Kendi malını bile veriyor, artık, kendisiyle aynı dinde, aynı yolda olandan nasıl çalar?” Fakat bu işleri riya ve tezvirle yaparsa o iki tanık, Allah"ın adalet mahkemesine kabul edilmez. Avcı tane saçar ama acımasından değil, avlanmak için. Kedi de oruç ayında oruç tutar ama kendisini av avlamak için uyur gösterir. Bu eğrilikten yüzlerce kavim, kötü sanılmıştır. Bu kötü kişi, cömert kişilerle oruç tutanların adını da kötüyü çıkarmıştır. Fakat Allah"ın lütuf ve ihsanı, o eğri işlerde bulunmakla beraber nihayet onu hepsinden de arıtır. Rahmeti, o kötülüğü aşmış, ayın on dördüne vermediği ışığı vermiştir. Allah, onun çalışmasını bu kötülükle karışmadan yıkar; rahmeti onu bu hatadan arıtır. Bu suretle de Allah"ın yarlıgayıcılığı meydana çıkar, bu miğfer kulun kelliğini örter. Yağmur, pis şeyleri arıtmak için gökten yağar. ■ Sevgi (kulluk), düşünce ve mânâdan ibaret olsaydı, bize oruç ve namaz lüzumlu olmazdı. Bağlılık ve sevgiden bir eser olsun diye dostlar birbirine armağan sunarlar. Armağanlar, bağlılık ve sevginin şahitleridir. Onlarda samimiyet ve beraberlik gizlidir. O ihsanlar, gönülde meydana gelen sevginin görünen şahitleridir. ■ Oruca sarıl, sabret; orucu terk etme, her an Hak"tan rızkını bekle! ■ Cihad ve oruç güçtür, çetindir. Fakat bu güçlük ve çetinlik, Allah"ın, kulu kendinden uzaklaştırmasından daha iyidir. ■ İnsanın namaz kılmayı arzu edişi, oruç tutuşu, Hakkın kulunu kendine çekisindendir.
HABER YORUMLARI
  1. Henüz yorum yapılmamış.
    İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.