Hırsızlık ilk sırada

Türkiye’deki cezaevlerini hırsızlık suçluları dolduruyor. 2014 yılı itibariyle cezavelerinde 154 bine yakın tutuklu ve hükümlü bulunurken en fazla işlenen suçta ise başı hırsızlık çekiyor. Uzmanlar vatandaşları tedbiri elden bırakmamaları konusunda uyarıyor ADALET Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye’deki cezaevlerinde 153 bin 946 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Bunların 144 bin 958’ini erkekler, 5 bin 495’ini kadınlar, 3 bin 493’ünü de 18 yaş altındaki çocuklar oluşturuyor. Cezaevlerinde bulunanların suçlarına göre dağılımında ilk sırayı 31 bin 518 ile hırsızlık alıyor. Hırsızlığı 27 bin 22 ile adam öldürme, 26 bin 764 ile uyuşturucu, 17 bin 984 ile yağma ve gasp, 17 bin 931 ile yaralama, 12 bin 546 ile cinsel suçlar, 6 bin 577 ile sahtecilik, 3 bin 140 ile dolandırıcılık, 2 bin 23 ile fuhuş, bin 941 ile de adam öldürmeye teşebbüs suçları izliyor. EN ÇOK GÜVENLİK KAMERASI KULLANILIYOR Özellikle hırsızlık olaylarının önüne geçmek için en çok tercih edilen yöntem, güvenlik kameraları ve alarm sistemleri. Bu sayede yüzde 80 oranında güvenliğin sağlanabileceğini belirten konu ile ilgili uzmanlar, birlikte çalıştıkları işyerlerinde şu ana kadar hırsızlık olayının yaşanmadığını söylüyor. Vatandaşların, güvenlik kamerası taktırarak kendilerini güvende hissettiğini ifade eden uzmanlar, bazı kişilerin de olumsuz bir olayla karşılaşmadan tedbir almadığını ve bu tarz sistemler için ödenen paranın boşa gideceğini düşündüğünü ifade ediyor. Alınacak tedbirlerle hem kişilerin hem de eşyaların güvence altına alındığını dile getiren uzmanlar, “alarm sistemi devreye girdiğinde alarm çalışıyor ve 3 saniye içinde cep telefonlarına uyarı gönderiliyor. Bu sayede hırsız, olay yerinden kaçıyor. Tedbiri elden bırakmamak gerekir. Hırsızlık olayı özellikle kış aylarında artıyor” diyor. GÜVENSİZLİK DE ETKEN Güvensizliğin ortaya çıkmasıyla birlikte işyeri sahiplerinin işçileri takip etmek amacıyla güvenlik kameralarına yöneldiğini anlatan uzmanlar, bu sayede verimin artırılabildiğini vurguladı. Güvenlik kameraları, disklerinin kapasitesine göre en az 10 gün, en fazla da 6 aylık kayıt yapabiliyor. Alarm sistemi de elektrikler kesilse bile 5-6 gün boyunca aktif bir şekilde çalışmaya devam ediyor. Bunların yanı sıra yüksek güvenliğin ihtiyaç duyulduğu, özel üretimlerin yapıldığı ve herkesin görmemesi gereken işyerlerinde retina sistemi kullanılıyor. Düşük maliyetli güvenlik tedbiri isteyenlerse parmak izi sistemini tercih ediyor. Bu, daha çok işçilerin giriş ve çıkışlarını kontrol etmek amacıyla kullanılıyor. Yüz tanıma sistemi ise genellikle hastaneler ya da işçi sayısının fazla olduğu yerlerde tercih edilen bir yöntem. MARMARA İLK SIRADA Tutuklu ve hükümlülerin bölgelere göre dağılımında Marmara Bölgesi 43 bin 947 ile ilk sırada yer alırken, Marmara’yı 25 bin 2 ile Ege Bölgesi, 22 bin 345 ile Akdeniz Bölgesi, 21 bin 647 ile İç Anadolu Bölgesi, 18 bin 519 ile Karadeniz Bölgesi, 12 bin 697 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi, 9 bin 789 ile Doğu Anadolu Bölgesi izliyor. Türkiye’de 302 kapalı, 52 müstakil açık ceza infaz kurumu, 2 çocuk eğitim evi, 5 kadın kapalı, bir kadın açık, 3 çocuk kapalı ceza infaz kurumu olmak üzere toplam 365 ceza infaz kurumu bulunuyor. Cezaevleri 159 bin 475 kişi kapasiteli. Mevcut tutuklu ve hükümlü sayısı 153 bin 946. Cezaevlerinin kapasitesinin dolmasına sadece 5 bin 529 kişi kaldı. Türkiye’deki cezaevlerinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin eğitim durumlarına göre dağılımında ilkokul mezunları 64 bin 193 ile ilk sırada yer alırken, ilkokul mezunlarını 28 bin 221 ile ortaokul, 22 bin 218 ile lise, 6 bin 776 ile okur-yazar olup okul bitirmeyen, 5 bin 311 ile okuma-yazma bilmeyen, 3 bin 932 ile yüksekokul, 68 ile yüksek lisans, 14 ile doktora mezunu takip ediyor. 5 bin 448 kişinin ise öğrenim durumu bilinmiyor. Tutuklu ve hükümlü bulunanların medeni durumlarına bakıldığında 67 bin 494 ile bekarlar ilk sırada yer alırken, onları 64 bin 789 ile evliler, 18 bin 194 ile boşananlar, 2 bin 134 ile dul olanlar, 46 ile evliliği iptal edilenler, 14 ile evliliği feshedilenler izliyor. Bin 276 kişinin ise medeni durumu bilinmiyor. Adem SERİN