‘Hedefimiz 7 vekil’

Milliyetçi Hareket Partisi Konya İl Başkanı Murat Çiçek, aday adaylığı başvurularında geçmiş dönemlere nazaran ciddi bir yoğunluğun söz konusu olduğunu, Genel Merkeze yapılacak resmi müracaatların, 12 Mart’ta başlayacağını ve 18 Mart’ta sona ereceğini söyledi. Aday adaylarının, Milliyetçi Hareket Partisinin davasına gönül vermiş, toplumda kabul görmüş kişilerden oluştuğunu ifade eden Çiçek, bir milat olarak değerlendirdiği 7 Haziran seçimlerinin, Konya’yı “çantada keklik” olarak gören Ak Parti açısından zor olacağını vurguladı. Konyalı esnafın, sanayicinin ve çiftçinin büyük sıkıntılar yaşadığını, kredi kartı borcu olmayan hiç kimsenin kalmadığını anlatan Murat Çiçek, geçim derdindeki çiftçinin üretim yapamaz hale geldiğini, köyden kente göçün yoğunlaştığını, bu durumun da işsizliği artırdığını belirtti. KONYA’DAN EN AZ 7 MİLLETVEKİLİ Emeklilere, hakaret eder gibi 24 TL’lik zammın layık görüldüğünü dile getiren Murat Çiçek, “Milliyetçi Hareket Partisi, sağlık, tarım ve eğitim gibi tüm alanlarda projeleri olan bir partidir. Aday adaylarımız, verimli çalışmalarıyla ulaşmadıkları mahalle bırakmayacak. Tüm Konyalılara projelerimizi, parti politikalarımızı anlattığımız zaman Konya’da sağlıklı bir netice alacağımıza, Konyalı hemşerilerimizin sadece Konya gündemini değil Türkiye’nin tamamını değerlendirerek bir seçim yapacağına inanıyorum. Konyalı seçmenin yüzde 40’ı ya Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy vermiş ya da organizasyonuna katılmış. Yani bizim camiaya yakın bir taban var. Konya’da ciddi bir başarı elde edebileceğimize, en az 7 vekil çıkaracağımıza inanıyorum” diye konuştu.  “PKK, CİDDİ ANLAMDA SİLAHLANDI” 2009 yılından bu yana Ak Parti iktidarı tarafından çözüm süreci adı altında bir çalışma başlatıldığını fakat bu sürecin içerisinde nelerin olduğu, nelerin açıklığa kavuşacağı veya çözüm yollarının ne olduğu noktasında kamuoyunun herhangi bir bilgisinin olmadığını belirten Milliyetçi Hareket Partisi Konya İl Başkanı Murat Çiçek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Abdullah Öcalan ve birkaç BDP’li vekilin dışında hiç kimsenin bilgisinin olmadığını söyledi. Geçtiğimiz haftalarda Dolmabahçe Sarayında bir rezillikle karşılaşıldığını, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve BDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in, 10 maddelik mutabakat metninden bahsettiğini ifade eden Çiçek, “bu 10 maddeyle birlikte “silahlara veda, özgürlük, çözüm sürecinde finale doğru” şeklindeki süslü laflarla bir hava estirilmeye çalışıldı. Fakat bu süslü laflar, ortaya konan senaryodan başka bir şey değildir. Zira biz bu filmi daha önce izledik. İki yıl kadar önce de BDP, “PKK silah bırakıyor, dağa çekilecek, sınır dışı olacak” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu. Fakat gelinen noktada böyle bir çekilmenin, silah bırakmanın söz konusu olmadığı gibi tam tersine bu zamana kadar silah noktasında yetersiz olan PKK, uçak savar ve zırhlı araçlar da olmak üzere ciddi anlamda silahlandı” dedi.  “TÜRK MİLLETİ KANDIRILDI” PKK’nın silahlanmasında hükümetin de etkisinin olduğunu savunan Çiçek, gelinen noktada hem Türk milletinin hem de devlet idarecilerinin kandırıldığını ifade etti. PKK’nın kazanımının bundan ibaret olmadığını, doğu ve güneydoğuda asayiş düzeni ve vergi sistemi olan adeta paralel bir devlet oluştuğunu anlatan Çiçek, “PKK silah bırakıyorum deyip silahlandı. Ve bunu açık bir şekilde devlete, hükümete tehdit olarak kullanır hale geldi. Diğer taraftan devletle masaya oturarak uluslar arası arenada, AB nezdinde meşruluk kazanma çabası içerisine girmiş ve bu noktada önemli bir adım atmıştır. Maalesef Türkiye de buna alet olmuştur. Bunlara karşılık lehimize hiçbir gelişme olmadı. Birkaç tane çapulcu, adeta devlete baş kaldırdı. Bunlar, ülkemiz için oldukça tehlikeli gelişmelerdir. Zira Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçmişte “büyük orta doğu projesinin eş başkanıyım” diyerek hangi amaca hizmet ettiğini açık bir şekilde ortaya koymuştur” diye konuştu. “EN ÇOK KAZANAN PKK OLDU” Ak Parti hükümetinin yanlışlar yapmaya, yanlış politikalar uygulamaya devam ettiğini belirten Murat Çiçek, “çözüm sürecinden en çok kazanan PKK oldu. Açıklanan 10 madde içerisinde bolca demokratik laflar geçiyor. Bu maddeler, her yöne çekilebilecek nitelikte. Görünmeyen yüzünde İmralı canisinin serbest kalması, federal yapıya geçip toprak talebi de var. PKK’nın silah bırakacağını sanmıyorum, tam tersine bu süreçle birlikte PKK meşruiyet kazanıp seçim sonrasında büyük orta doğu projesi kapsamında kendi federal yapısını kurup silahlarını artırarak muhafaza edecek. Bunun aksini düşünmek de ahmaklıktır. Hükümet halkın gözünü boyayarak seçimlerde daha fazla oy alabilmenin peşinde. Bunu görmeyenler bir gün adaletin eline düşecek ve bedelini ödeyeceklerdir. Sonucu görebilen ve çözüm üretebilen tek parti, Milliyetçi Hareket Partisi’dir” ifadelerini kullandı. “BAŞKANLIK SİSTEMİNİN ÖN ADIMI” İç güvenlik paketine de değinen İl Başkanı Murat Çiçek, “Milliyetçi Hareket Partisi’nin desteklemiş olduğu bazı maddeler var. Bizim tepki gösterdiğimiz konu, polise verilen aşırı yetkiler. Valiler, Ak Parti’nin il başkanı, kaymakamlar ilçe başkanı gibi hareket ediyor. Ve direkt saraya bağlı bir yapı oluşturmuşlar. Mevcut hükümler uygulanmazken, cezaların artırılıp yeni hükümlerin uygulamaya konulmasını samimi bulmuyoruz. Demokratik düzende ve cumhuriyet rejimlerinde bu şekilde bir yetki olmaz. Bunun adı polis devletidir. Molotofun silah olarak kabul edilmesine destek verdik. Tepkimiz, rejimle, Cumhurbaşkanının yetkilerinin aşırı derece artacak olmasıyla ilgili. PKK, doğuda ve güneydoğuda asayiş birimleri kurmuş, yol keser hale gelmiş. Bunlarla ilgili ceza yaptırımı var ama uygulanmıyor. Bu kişilerle ilgili herhangi bir soruşturma yok. Bu noktada hükümetin samimi olduğunu düşünmüyorum. İç güvenlik paketini başkanlık sisteminin ön adımı olarak değerlendiriyorum” dedi. Adem SERİN